Tedbir Bizden Takdir Allah'tan… KURBAN BAYRAMIMIZ MÜBAREK OLSUN

Koronavirüs nedeniyle, Ramazan Bayramı'nda sokağa çıkma yasağı uygulanmış ve buruk bir bayram geçirilmişti. Koronavirüs salgınının etkisi sürerken şimdi de Kurban Bayramını karşılıyoruz. Uzmanlar tedbiri elden bırakmamak şartıyla bayramlaşmaların yapılabileceğini ifade ediyor.

Ekleme: 30.07.2020 08:36:56 / Güncelleme: 30.07.2020 08:43:29 / manşetler
Destek için 

HABER MERKEZİ

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını altında bir bayramı daha karşılamaya hazırlanıyoruz. Ramazan bayramında vaka ve vefat sayılarının yüksek olması nedeniyle ülke genelinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş ve herkesin evde olduğu, bayramlaşmanın yapılamadığı bir bayram geçirilmişti. Kurban Bayramı için genel bir sokağa çıkma yasağı uygulanmayacak ancak uzmanlar koronavirüse karşı tedbbirli olunması konusunda uyaryor.

“TEDBİR HAYATIMIZIN BİR PARÇASI OLMALI”

Bayramda virüse karşı tedbir almanın önemine değinen İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Cemal Çınar, “Takdir; bir şeyin proğranılmış haline takdir, başa gelecek herhangi bir sıkıntıdan uzak kalmak için gösterilen gayrete de tedbir denilir. İnsanın kaderi, hayatın kaçınılmaz zorunlu gereklerini ve gerçeklerini bilen ve planlayan bir takdir-tedbir hadisesidir. Taktir, tedbir bir ve, tek varlığın isabetli kararları doğrultusunda gerçekleşen hadiselerin vukuatıdır. Hayır ve şer, iyi ve kötü, ak ve kara hayatın artı ve eksi kutuplarıdır. Hiçbir şeyin zatında şer yoktur ve kötü değildir.

Şer ve kötülük dediğimiz şey hayrın ve iyiliğin kaim olması için kaçınılmaz olan sonuçlardır. Kara olmazsa beyazın, kötülük olmazsa iyiliğin değeri olmaz. Gece gündüze, siyah beyazın tanımı ve tarifindeki en etkili mübeyyeni ve alternatif olarak sunulmuştur. Zira; kainat denilen uçsuz bucaksız alemde her şey ve herkes kendi ezeli istidadının gereğini yapıyor. Her şey yerli yerinde ve olması gerektiği gibi yaratılmıştır. İman İstidadı, herkese doğuştan verilmiş, bazıları bu istidadı kaybetmiştir. Her doğanın İslam fıtratında doğduğunu bildiren hadiste de buna işaret etmektedir. Bu, şu demektir: Tüm insanlara iman etme şansı verilmiştir. Fakat bazıları bu şansı kötüye kullanmış ve iman istidatlarını kaybetmişlerdir. İman kalpte yanan bir nurdur, ilim ve amelle tutuşturulup, zikir ve tefekkürle körüklenmezse sönüp gidebilir. Başka bir ifadeyle iman kalpte yanan bir kandildir. Her kim, iman kandilini din fanusuyla korumazsa o cevheri kaybeder. Tercihini, nefsin rahatında ve arzuları peşinde kullanabilir, yada ruhunun sonsuzluk özlemi doğrultusunda kullanabilirsin.

Bakınız Kur’an’da Yüce Allah (C.C) “Savunma tedbirlerinizi alın.” “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın.” Diye bizlere tedbirin önemini emretmiştir.” şeklinde konuştu.

“HÜR İRADEMİZLE YAPACAKLARIMIZDAN SORUMLUYUZ”

“Kaderde insanı mesul tutan boyutu ile yapılan ialhi takdir, İnsanın tadbirlerine bağlı verilen bir karardan çok İlahi bir bilgiden kaynaklanan kesin bir ilim sonucudur.” Diyen Cemal Çınar, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Bundan hareketle kaderimizle ilgili rabbimizin takdir ettiği boyutu bizim mesul olmadığımız bir alandır. Mesela kimden dünyaya gelmemiz, geliş zamanımız ve içinde bulunduğumuz kevni nimetlerden sorumlu olmadığımız bir kader bölümüdür. Ancak kendi hür irademizle yapacaklarımızdan sorumlu olduğumuz ilmen kabul edilmiş bir husustur. Bu bağlamda akraba ve dost ziyaretlerimizi tüm bayramlarda olduğu gibi bu kurban bayramında ibadet ve toplumsal kardeşliğimiz için şarttır. İşte bayram gidiş gelişlerinde gerek pandemi gerekse trafik kazalarından zarar görmemek için gerekeli olan tedbirleri almadan sorumlu olduğumuzu bilmeliyiz. Kul olarak bizden dört çeşit olumsuzluk sadır olmaktadır: birincisi unutkanlık, ikincisi bilmeden hataen yaptığımız yanlışlıklar. Üçüncüsü, ihmal ve dördüncüsü de ihanettir. İlk iksini rabbimiz bağışlamıştır. Ama son ikisinden sorumluyuz. Rabbim bu bayramımızı da rahat ve huzur içinde dost, akraba ve sevdiklerimizin ziyaretlerine gidip gelmede sağ gidip sağlam dönmeyi nasip eylesin bu bayram tüm İslam alemine hayırlara vesile olsun.”

“KURBAN BAYRAMI MÜSLÜMANLAR ARASINDAKİ KARDEŞLİĞİ PEKİŞTİRMEKTEDİR”

Kurbanın iki anlamı olduğunu açıklayan İTTİHADUL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla Remzi Uçar, şöyle konuştu: “Bunlardan birincisi, kulların Allah’u Teâlâ’ya yakınlaşmasıdır. Kul, Allah’a vereceği kurbanla yakınlaşıyor. Bunlardan ikincisi ise, Müslümanların toplumsal olarak kardeşliğin pekişmesine sebep olur. Peygamber Efendimizin hadislerinde; ‘Müslüman Müslümanın kardeşidir.’ Yine Kur’an-ı Kerim’de; ‘Müminler ancak kardeştir.’ Ayetiyle müminlerin kardeşliğini bizlere beyan etmektedir. Kurban Bayramı da Müslümanlar arasındaki bu kardeşliği pekiştirmektedir. Örneğin evine et götüremeyen kardeşlerimize Kurban Bayramı’nda yardımcı oluyoruz. Peygamber efendimizin bir hadisi şerifinde; Kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında hemen kabul olunur. Bu sebeple kestiğiniz kurbanlardan dolayı sıkıntı değil gönlünüz hoş olsun. Başka bir hadisi şerifte ise, kurbanın her bir tüyü, boynuzları ile kişiye kefaret olur.’ diye buyuruyor.”

“TOPLUMSAL OLARAK YARDIMLAŞMAYA VESİLE OLAN KURBANLARIMIZ NOKTASINA EHEMMİYET GÖSTERMELİYİZ”

Kurbanın yardımlaşmaya yol açtığını hatırlatan Uçar, “Günahlarımızın silinmesinde, ihtiyaç sahiplerine toplumsal olarak yardımlaşmaya vesile olan kurbanlarımız noktasına ehemmiyet göstermemiz gerekmektedir. Çünkü Peygamber Efendimiz bir Hadis-i Şerifinde, ‘Gücü olup da kurban kesmeyen mescitlerimize yaklaşmasın.’ diye buyurmaktadır. Bundan dolayı imkânı olan her Müslümanın bu pandemi sürecinde kurban kesmeye önem göstermelidir.” ifadelerini kullandı.

"BAYRAMLAŞMALAR MÜMKÜN OLDUĞUNCA TELEFONLA YAPILMALI"

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kurban Bayramına ilişkin şu uyarıları kaydetti: "Bayram namazı açık alanda, mesafe kuralına uyularak kılınmalıdır. Kurban kesiminde ve et dağıtımında hijyene normalden daha fazla dikkat edilmelidir. Toplu bayramlaşma yapılmamalı, kalabalık bayram yemekleri düzenlenmemelidir. Ziyaretler sınırlı tutulmalıdır. Bayramlaşmalar mümkün olduğunca telefonla yapılmalıdır. Özellikle 65 yaş üstündekiler, kronik hastalığı olanlar, tebrikleri telefonla kabul etmelidir. Hiçbir şekilde el sıkma, kucaklaşma olmamalıdır. El temizliğine dikkat edilmelidir. Bir araya gelinecekse açık hava tercih edilmelidir. Bayramda, maske ve mesafe kuralına bugüne kadar olduğundan daha fazla ihtiyacımız var."

“ZİYARETLER 20 DAKİKAYI GEÇMEMELİ”

Yaklaşan bayram sırasında alınması gerek önlemleri ve muhtemel riskleri açıklayan Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, bayram ziyaretlerinin '20 dakikayı geçmemesi' gerektiğini söledi. Ceyhan, şu açıklamalarda bulundu: "Yaşı büyük kişiler hastalığı ağır olarak atlatıyorlar. Biz aslında onları ziyaret ederek, riske atmış oluyoruz. Bir virüsün bulaşmasını etkileyen iki faktör var. Birincisi virüsün miktarı iki temasın süresi. Kapalı bir ortamda iki kişiden biri virüs taşıyorsa, sadece nefes alıp verse dahi 50 dakika içinde virüs bulaşabilir. Ağzımızda maske var, alçak sesle konuşursak ve mümkün olduğunca konuşmayı az tutarsak ziyaretlerin 15-20 dakikayı geçmemesinde yarar var."

'BAYRAMLAŞMA AÇIK ALANDA OLMALI'

"Bayram boyunca akraba ziyaretlerini 4 güne yayarak, kalabalık olmayacak şekilde gerçekleştirmek gerekiyor. Mümkün olduğu kadar asansör kullanılmamalı. Bayramlaşma açık alanda olmalı. Balkonu verandası olsa daha güzel, yoksa bayramlaşılan alan çok iyi havalandırılmalı. El öpme, sarılma gibi aktivitelerden kaçınılmalı."

“BU BAYRAM, RAMAZAN BAYRAMI’NDAN DAHA RİSKLİ”

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Kurban Bayramı’nın salgın açısından tehlikeli olduğunu söyledi. Twitter üzerinden uyarılarda bulunan Özlü, bayramlaşmanın tercihen telefonla, görüntülü arama ile yapılması önerisini yaptı. Prof. Dr. Özlü, “Bayram ziyaretleri kısa tutulmalı, mümkünse açık havada yapılmalı, maske ve mesafe korunmalı, bu sırada el öpme, sarılma, temas ile yeme içme olmamalı, yemek davetleri yapılmamalı ve davetlere katılmamalı. Bayram, başka etkinliklere benzemez. Kurban ritüeli nedeniyle bu bayram, Ramazan Bayramı’ndan daha riskli. Ülkemizin her evinde yaşanan ve 83 milyonun katıldığı bir etkinlik söz konusu. Çok dikkatli ve hazırlıklı olmalıyız. Bu tedbirler riski ortadan kaldırmaz; ama azaltabilir” ifadelerini kullandı.

"MÜMKÜN OLDUĞUNCA İLETİŞİM ARAÇLARI İLE BAYRAMLAŞMA YAPILMALI"

Kurban Bayramı için uyarılarda bulunan Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, "Hem Kurban Bayramı'nın yaklaşması hem yaz dönemi olması nedeniyle iller arası seyahatler artacaktır. Tüm bunlar koronavirüsün bulaşmasına zemin hazırlamaktadır. Bugün Kovid-19 ile ilgili en iyi bilinen konu bulaşma yoludur ve virüs kalabalık ortamlarda çok hızlı yayılmaktadır. Öyle ki geçtiğimiz hafta açıklanan günlük koronavirüs tablosunda Anadolu'daki bir ilimizde tek bir düğün sırasında o günkü Türkiye vakalarının yüzde 10'u saptanmıştır. Hangi ortam olursa olsun mutlaka fizik mesafe, maske, hijyene dikkat edilmelidir. Önümüz bayram ve herkes gittiği yere Kovid-19 riskini beraberinde götürdüğünü ve gittiği yerin de risk taşıdığını iyi bilmelidir. Bu nedenle bayramda mümkün olduğunca iletişim araçları ile bayramlaşma yapılmalı, mümkün olmayacaksa açık alanda ve fizik mesafe ile bir araya gelinmeli, ziyaretler kısa tutulmalı, ev içinde oturuluyorsa camlar sürekli açık olmalı, ziyaretler öncesinde telefon açılarak saat belirlenmeli, bir grup misafir çıktıktan ve ortamda en az yarım saat havalandırma yapıldıktan sonra ve maske ile misafir kabul edilmeli ve ortamda herkesin maske takması sağlanmalı."