ABD'de Halkbank aleyhine yeni tazminat davası açıldı

Aralarında Türkiye vatandaşlarının da bulunduğu 252 kişi, açtıkları davada, Halkbank’ın 2012 - 2016 yılları arasında, ABD yaptırımlarını delerek İran parasını hileli bir şekilde uluslararası piyasaya soktuğunu öne sürdü.

Ekleme: 25.07.2020 08:20:06 / Güncelleme: 25.07.2020 08:55:27 / Dünya
Destek için 

New York Güney Bölge Mahkemesi’ne verilen şikâyet dilekçesinde, bankanın yüzde 51’lik kısmının Türkiye Varlık Fonu’na ait olduğu belirtilerek müştekilerin zararlarını telafi edecek finans gücüne sahip olduğu belirtildi.

Dava dilekçesinde, İran’ın altın karşılığı petrol, gıda karşılığı petrol hüllesiyle milyarlarca dolarının Halkbank’a aktarıldığı öne sürüldü.

Halkbank: Tüm yasal haklarımızı kullanacağız

Halkbank, New York’ta aleyhlerine açılan davayla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, New York Güney Bölge Mahkemesi nezdinde, bazı müştekiler tarafından sözde yaptırım ihlallerinden dolayı İran'dan alacaklarını tahsil edemedikleri gerekçesiyle banka aleyhine dava açıldığı belirtilerek buna benzer davaların geçmişte başka uluslararası bankalara karşı da açıldığı ve başarısızlıkla sonuçlandığı kaydedildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Tazminat davasında ileri sürülen iddialarla, özünde bankamız hakkında ABD New York Güney Bölge Mahkemesi nezdinde açılmış bulunan mevcut ceza davasındaki sözde iddialarla bağlantı kurulmaya çalışıldığı anlaşılmıştır. Oysa bankamız ile ilgili ifade edilen iddiaların asılsız olmasının yanı sıra bu davayı açan kişilerin İran'dan alacaklarının tahsili ile hiçbir ilgisi olmadığı gibi, söz konusu alacakların tahsiline etkisi de bulunmamaktadır. Türkiye'nin, tamamen uluslararası hukuka uygun, egemenlik hakları doğrultusunda attığı her adımdan sonra karşılaştığımız, bankamızın güven ve itibarını sarsıcı nitelikteki, asılsız iddialara ve girişimlere karşı bankamız, ABD hukuku ile uluslararası ve ulusal hukuktan kaynaklanan tüm yasal haklarını kullanacaktır. Ülkemiz ekonomisine 82 yıldır hizmet sunan bankamızın, faaliyetlerini geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de tüm ulusal ve uluslararası düzenlemelere uygun, güçlü, güvenilir ve kesintisiz bir şekilde sürdürecektir." (İLKHA)