Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun, Resmi Gazetede yayımlanan kararına göre, "yurt içi veya yurt dışına sefer yapan tır şoförlerine her sefere çıktıklarında ödenen paranın harcırah, yolluk veya ücret-prim niteliğinde olup olmadığı, kıdem tazminatı ve prime esas kazancın hesabında dikkate alınıp alınmayacağı" konusunda, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ile Yargıtay 9, 10, 21 ve 22. Hukuk Daireleri arasında meydana gelen içtihat aykırılığının giderilmesi için içtihatların birleştirilmesi talep edildi.
Genel Kurul, içtihatların birleştirilmesine yer olmadığına karar verdi.
Kararda, yurt içi veya yurt dışına sefere çıkan tır şoförlerine her sefere çıktıklarında ödenen paranın harcırah-yolluk veya ücret niteliğinde olup olmadığının uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir sorun olduğu, iş yeri ve işletmelere göre farklılık gösterdiği belirtildi.
Ödenen paranın temel olarak sefer için gerekli yakıt, yol ve köprü geçiş ücretleri, bazı gümrüklerde ödenecek vergi, harç ve benzeri ödemeler ile şoför için zorunlu olan barınma ve gıda masrafları gibi giderleri içerdiği kaydedildi.
Sözleşme özgürlüğü kapsamında işçi ve işverenin, yapılan bu ödemenin ücrete dahil olduğunu ya da harcırah/yolluk olarak ödenip zorunlu giderleri karşılamak amacıyla yapıldığını açıkça kararlaştırabilecekleri vurgulanan kararda, bu halde taraf iradelerinin dikkate alınarak sonuca gidilmesi gerektiği, işverenin kendi nitelendirmesinin tek başına belirleyeci olamayacağı belirtildi.
Kararda, şu tespitler yapıldı:
"Tır şoförlerine her sefere çıktıklarında yapılan ödemenin niteliğine ilişkin taraflar arasında iş sözleşmesi bulunup bulunmadığı, taraflarca bu yönde açık bir düzenleme yapılıp yapılmadığı, böyle bir düzenleme bulunmaması halinde ödemenin ticari ve aracın zorunlu giderleri için olup olmadığının her dava dosyasında ve somut olayın özelliği ile delil durumu dikkate alınarak belirleneceği açıktır. Yapılan ödemenin ücret ya da harcırah/yolluk olarak kabulü, her somut olayın özelliğine göre değerlendirilmelidir. Bu nedenle aynı tür uyuşmazlıkların tümü için geçerli, soyut ve genel nitelikte kurallar koyan ve temel amacı hukukta birliği ve bütünlüğü sağlamak olan içtihadı birleştirme kararlarının bu amacı ile bağdaşmayacak şekilde bir sınırlandırma yapılmasının uygun düşmeyeceği gerekçeleriyle içtihatların