YUSUF CAN – HABER YORUM
Bu satın almanın sıradan bir şey olmadığı sonradan anlaşıldı.
İBB Başkanı İmamoğlu, Bellini’ye ait olduğu iddia edilen tablo ile poz verme sevincini yaşarken sadece İstanbullulara mesaj vermiyordu. Doğrusu tüm Türkiye’nin muhafazakar halkına mesaj veriyordu.
Tablo alındıktan sonra birçok tartışmaya konu oldu.
-Tablonun hangi müzayede salonundan nasıl ve kim tarafından satın alındığı,
-Tablonun fiyatı,
-Tablonun ebatı boyutu,
-Tabloyu gerçekte kimin yaptığı, tablo Bellini’ye mi öğrencisine mi ait?
-Tabloda bulunan Fatih Sultan Mehmet’in yanındaki ikinci kişinin kim olduğu, İlber Ortaylı’ya ait olduğu söylenen ifadede bu şahsın Cem Sultan olduğu iddia edilse de Ortaylı yaptığı açıklamada böyle bir ifadesinin olmadığını söyledi.
-İBB’nin yaptığı satın almanın İmamoğlu’nun göreve gelirken başlattığı “İsrafı önleme ve tasarrufa gitme” yönündeki hamlesiyle ne kadar uyumlu olduğu konusu.
Tüm bu tartışmaların yapılması kimin faydasına oldu dersiniz.
Tabii ki İmamoğlu’nun faydasına oldu.
“Reklamın kötüsü olmaz”denmiş. Doğrudur da.
You tube’da dolaşan “Sokak röportajlarında” vatandaşa ‘İmamoğlu’nun bir yıllık görev sürecinde 3 icraatını sayabilirmisiniz? Sorusu soruluyor. İlginçtir, İmamoğluna oy verenler dahi bırakın 3 icraatı bir tane dahi sayamıyorlar.
Anlaşılan o ki ciddi bir faaliyet gösteremeyen CHP ve İmamoğlu belediyecilik çalışmalarından çıkıp reklam ile PR çalışmasına başladı.
Sokaktaki vatandaşın gönlünde yer edinmek için daha önce de Muharrem İnce’nin Cuma Namazı pozlarına aşina olunmuştu.
CHP, ideolojik zihniyet olarak bu halkın inançlarıyla problemli bir siyaset izliyor. Bunu da gizleme gereği duymuyorlar.
Ancak son yerel seçimlerde özellikle İmamoğlu’nun “Propaganda Ekibi” Türkiye’deki sosyolojiyi gözeterek farklı bir yol izledi.
Buna göre İmamoğlu, vatandaşın arasında gezecek, dua edecek, dini motifler kullanacak ve insanlara “Anadolu’nun Müslüman- dürüst-ezilmiş-fakir evladı” görüntüsünü verecekti. (500 dairesi ve sayısız gayrimenkulü olmasına rağmen) bu intibaı vermeyi başardılar.
Şimdi de Fatih’in Tablosu üzerinden Vatandaşa “İmamoğlu, atalarının mirasına sahip çıkan, tarihini önemseyen, Osmanlıyla bir sorunu olmayan…” figür olarak sunuluyor. Hem de Fatih Sultan Mehmet’in Cami’ye çevirdiği Ayasofya hakkında "Ayasofya'nın ibadete açılması gibi bir ihtiyacın bulunduğuna inanmıyorum” diyerek tepki çektiği bir dönemde.
Kısacası;
İmamoğlu ve propaganda ekibi halkın hafızasıyla oyun oynuyor, zihnine bir parmak bal çalarak aklını almaya çalışıyorlar.
Doğrusu bu tür hamleler CHP’den beklenen hamleler değil. Laik Kemalist çizgilerinden en küçük bir taviz vermeden sahaya inseler daha iyi olurdu.
Bir yandan halkın inancıyla alay edip diğer yandan akıl oyunlarıyla inanca saygılı olduklarını söylemeleri siyasi bir hamle olsa da bunun adı riyakârlık ve hilebazlıktır