Darende Bekir Ilıcak Meslek Yüksekokulu'nun organize ettiği e-söyleşiye, MTÜ Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut moderatör olarak katıldı.
Türkiye'deki farklı üniversitelerden akademisyenlerin katılım gösterdiği e-söyleşide, toplumsal değişimden eğitime, sağlıktan gıdaya, inşaat sektöründen emlak piyasasına kadar Covid-19'un etkileri konuşuldu.
E-söyleşinin açılışını yapan Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, "Bu süreçte e-toplantılarının daha verimli olduğunu gördük. Covid-19 sürecinde akademik alanda yoğun bir çalışma içinde olduk. Topluma hizmet noktasında duvarı olmayan bir üniversite olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Üniversitemiz ilk kurulduğunda öğrencisi olan Ziraat Fakültemiz ile 8 Meslek Yüksekokulumuz bulunuyordu. Bu yıl, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi ve Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi'ne öğrenci alacağız." dedi.
"Pandemi sürecinde eğitimlerimiz kesintisiz devam etti"
Covid-19 salgınına karşı çözüm odaklı bir tepki geliştiğini, yenilikçi çözümler üretildiğini aktaran Karabulut, "Malatya Turgut Özal Üniversitesi olarak uzaktan eğitim sistemimiz hazırdı. Biz bu sürece hazırlıksız yakalanmadık. Uzaktan Eğitim Merkezimiz kurulmuş ve uzaktan eğitim sistemimiz üzerinden eğitim veriyorduk. Yeni bir üniversite olarak teknik alt yapımız günümüz şartlarına ve ihtiyaçlarına göre hazırlanıyor. Bu süreçte öğrencilerimiz mağdur olmadan eğitimlerini sürdürdüler. Akademik çalışmalarımız kesintisiz devam etti. Bu süreçte Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi'mizin bünyesinde dezenfektan üretimini de yaptık." diye belirtti.
"Göz, virüs için bir geçiş yeridir"
E-söyleşide Coronavirus'ün göz ile ilişkisine değinen Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Durhan, "Bir savaş içerisindeyiz... Görmediğimizi bir düşmanla savaş içindeyiz, dolayısıyla onu çok iyi tanımalıyız. Elimizde olan kendi kabiliyetlerimizi çok iyi bilmek zorundayız ve böyle bir mücadelenin içine girmek zorundayız. Göz virüs için bir geçiş yeri, göz ciddi bir hedef organdır. Çocuklar pandemi döneminde evlerde bilgisayar üzerinde inanılmaz uzun süre geçirdiler. Bu da yakın gelecekte çocuklarda gözlük kullanımını arttıracak. Bu dönemde lens yerine gözlük kullanımını öneriyoruz. Ama kullanımı zorunlu ise günlük lensler kullanılabilir. Bu tür programlara devam edin." şeklinde konuştu.
"Covid-19 devam ederse gıda sıkıntısı ortaya çıkacaktır"
Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tansel Şireli, "Covid-19 hem bizim için hem de dünya için önemli bir süreç oldu. Geçen yüzyılda gerçekleşen hızlı bilimsel ve teknolojik ilerlemeye rağmen 21. Yüzyılın en önemli gündemlerinden birini zoonozlar, gıda ve sulardan kaynaklanan halk sağlığı tehlikeleri oluşturmaktadır. Günümüz koşullarında halk sağlığı; toplu yaşam koşullarında halkın sağlığının korunması ve geliştirilmesi amacıyla yürütülen hizmetlerin bütünüdür. Covid-19 bize endişelerimizi, aynı zamanda korkularımızı bize hatırlattı. Aynı zamanda bugüne kadar sahip olduklarımızı ve kaybettiklerimizi de fark ettik. Bu dönemde gerçek doğanın sahipleri kazanmaya başladı. Hayvanların şehirlerde dolaşmaya başladığını gördük. Doğanın sadece insanlara ait olmadığını gördük. Sağlıklı yaşamın sürdürülebilirliği için temel ihtiyacı beslenme karşımıza küresel bir sorun olarak çıktı. Covid-19 devam ederse gıda sıkıntısı da ortaya çıkacaktır. İnsanoğlunun besin zincirinde en önemli halkayı oluşturan hayvansal gıdaların tedariki merak konusu iken, aynı zamanda temel gıda maddelerinin güvenirliği endişesini de beraberinde getirdi. Temel hijyen kurallarına her zaman uyulmalı" ifadelerini kullandı.
"Covid-19, inşaat sektöründe bir daralma yaşanmasına neden oldu"
İskenderun Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Umur Korkut Sevim, "İnşaat sektörü ülkemizin lokomotif sektörlerinden birisi, hatta lokomotif sektörü. Türkiye'de inşaat sektörü geçen yıl yaklaşık 232 milyar liralık bir büyüklükle milli gelirden yüzde 5 oranında bir pay aldı. Gayrimenkul faaliyetleri ise yaklaşık 286 milyarlık bir rakamla milli gelirin yüzde 6,7'sini oluşturdu. İnşaat sektöründe bu yılın şubat ayı itibariyle bir milyon 395 bin çalışan bulunuyor. Covid-19 inşaat sektöründe bir daralma yaşanmasına neden oldu. Normalleşme ile beraber inşaat sektörü de eski parlak günlerine dönecektir. Normal dersler uzaktan eğitimle verildi, ancak mühendislik eğitiminde uygulama derslerinde sıkıntı yaşanıyor. Uygulama derslerinin yapılması çok önemli." dedi.
"Covid-19'un olumsuz etkilerinin yanında olumlu etkileri de var"
Erciyes Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Eymen, "Covid-19'un olumsuz etkileri gibi olumlu etkileri de var. Olumlu etkilerine değinecek olursak; eğitimde, pandemiden dolayı eğitime ara verildi ve mümkün olan en az hasarla birtakım yöntemler geliştirildi, uzaktan eğitim programları gibi programlar konuşulmaya başlandı. Pandemi öncesine göre daha çok dijital kaynaklarımız oldu ve uzaktan eğitim programlarının konuşulmaya başlandığı bir dönem olmuş oldu. Olumsuz etkilerini ise şöyle sıralayabiliriz; uygulamalı derslerin yürütülmesinde büyük problemler yaşandı. Öğrenciler stajlarını ve arazi uygulamalarını yapamadılar. Pandemi öncesinde kişilerin arsalara yatırım yaptığını görüyoruz. Pandemi sürecinde ise insanların; bağ, bahçe ve yazlık evlere doğru bir yatırım yaptıklarını görüyoruz. Pandemi süreci, emlak piyasasında bağ, bahçe ve yazlık evlerden dolayı bir yoğunluk oluşturdu." ifadelerini kullandı.
"Eczacılar bu süreçte her türlü riski alarak görev yaptı"
Eczacı Taylan Küçüker, eczacıların ve optisyenlerin Covid-19 sürecinde her türlü riski alarak görev ve sorumluluklarını yerine getirdiğini belirterek bu süreçte optisyenlerin karşılaştığı sorunları ve çözüm önerilerini aktardı.
Küçüker, "Her şey bir göz muayenesi ile başlar." saptamasında bulundu.
Darende Bekir Ilıcak Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Bayram Gündüz, e-söyleşinin sonunda katılım sağlayan konuşmacılara teşekkür etti. (İLKHA)