Avustralya mahkemesi, önceki başbakanın görevden alınmasına yol açan süreçte Kraliçe Elizabeth ile ülkedeki temsilcisi arasındaki yazışmaların kamuya açılabileceğine hükmetti.
Yüksek Mahkeme cuma günü mektupların kişisel değil İngiliz Milletler Topluluğu’nun kayıtları olduğuna hükmetti. Bu da Avustralya Ulusal Arşivleri'ni (NAA) Prof. Hocking’in mektuplara erişim talebini yeniden gözden geçirmek zorunda bırakıyor. NAA’nın ayrıca tarihçinin Yüksek Mahkeme duruşmaları ve geçen şubatta reddedilen temyiz dahil tüm mahkeme masraflarını da ödemesine hükmedildi.
Tarihçi Profesör Jenny Hocking mektuplara erişebilmek için on yıl mücadele verdi. Hocking’in Avustralya Ulusal Arşivleri’yle (NAA) yasal mücadelesi milyonlarca dolara mal oldu. Prof. Hocking, mahkeme kararının, “Sözde Kraliyet adına veto hakkını kullanma yoluyla Kraliçe adına bizden uzak tutulan Avustralya arşiv materyalleri üzerindeki onlarca yıllık Britanya kontrolünün kalıntısının” sona erdirdiğini söyledi.
211 mektubun tutulduğu gizli bölüm NAA’da mühürlenmişti ve Federal Mahkeme daha önce NAA’nın mektupların “özel ve kişisel” olduğu iddiasını kabul etmişti. Sydney Morning Herald, mektupların en azından Aralık 2027’e kadar gizli kalmasının istendiğini ve Kraliçe’nin onların yayımlanmasına ilişkin nihai vetoyu elinde bulundurduğunu bildirdi.
Mektuplar, Avustralya Genel Valisi John Kerr’in İşçi Partili Başbakan Gough Whitlam’ı 1975’te görevden almasından öncesine uzanıyor.
Whitlam, görevine son verildikten sonra Canberra’da parlamento binasının merdivenlerinde şu meşhur sözünü söylemişti: ‘Tanrı Kraliçe’yi korusun’ diyebiliriz, çünkü hiçbir şey genel valiyi kurtaramaz.
Sir John daha sonra genel vali olarak 5 yıllık görev süresini kısa tuttu ve Aralık 1977’de istifa etti. Nihayetinde Londra’ya taşındı.