Siirt STK temsilcileri: Selahaddin Eyyubi gibi Kudüs davasına sahip çıkmalıyız

Bütün Müslümanları, ortak derdimiz olan Kudüs'ü sahiplenmeye davet eden Siirt İl Müftüsü ve STK temsilcileri, Selahaddin Eyyubi gibi hareket edip Kudüs davasına sahip çıkmamız gerektiğine dikkat çekti.

Ekleme: 20.05.2020 21:30:06 / Güncelleme: 21.05.2020 04:44:12 / Güncel / Siirt Haberleri
Destek için 

Dünya Kudüs Günü münasebetiyle İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Siirt il Müftüsü Ahmet Altıok, ÖĞ-Der Siirt Şube Başkanı Murat Kalkan ve İHH Kadın Kolları Başkanı Fatma Erdemci, Mescid-i Aksa'nın özgür olabilmesin tek yolunun; Müslümanların öncelikli olarak nefislerinin esaretinden kurtulmaları gerektiği vurgu yaptı.

1979 yılından bu yana, her Ramazan ayının son cuması "Dünya Kudüs Günü" olarak kutlanmakta ve bugünde çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Ancak dünyayı etkisi altına alan Covid-19 sebebiyle bu yıl kitlesel olarak etkinlikler yapılamıyor.

 

Müslümanlar için tevhidi temsil ettiği için Kudüs'ün, Müslümanların en çok sahiplenmesi gereken bir yer olduğunu ifade eden Siirt İl Müftüsü Ahmet Altıok, Kudüs'ü sürekli gündemde tutmak suretiyle orada yapılan zulmü ortadan kaldırmak gerektiğini kaydetti.

"Müslümanlar, Kudüs mirasını sahiplenmek zorundadırlar"

Altıok, "Mescid-i Aksa Peygamberlerin, tevhidin ve medeniyetin yurdudur. Hristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanlar için tevhidi temsil etmektedir. Kudüs, Hazreti Ömer'in, Selahaddin-i Eyyubi'nin, ecdadımız Osmanlı Sultanı Abdulhamit Han'ın hatırası olduğu şuuruyla hareket eden Müslümanlar, bu mirası sahiplenmek zorundadırlar, Selahaddin-i Eyyubi'nin kemiklerinin sızlatmaması için çaba sarfetmek zorundadırlar. Sultan Abdulhamit Han bu konuda hiç taviz vermemiştir. Sultan Abdulhamit Han, Kudüs'ün bedelinin belli olduğunu ve şehid kanlarıyla alındığı için para ile satılamayacağını söylemiştir." dedi.

"Müslümanlar iş birliği yapsın ki kardeşlerimizin üzerindeki zulüm ve baskı kalksın"

Kudüs'e topyekün sahip çıkmamız gerektiğinin altını çizen Altıok, aksi takdirde ahiret gününde bunun hesabının verilemeyeceğini belirtti.

Altıok, "İnşallah Cenab-ı Allah, en kısa zamanda Filistin'in Başkenti olarak Kudüs'ü görmeyi bizlere nasip eder." temennisinde bulundu.

Altıok, "Biz Müslümanlar olarak gayr-i müslimlere hep iyi davranmışız tarih boyunca, onlara da değer vermişiz. Onların hak ve hukuklarını korumuşuz. Bizlerin de hak ve hukukunun korunması noktasında Batılıların çok fazla gayret sarf ettiğine şahit olmuyoruz. Ama hep ön planda Türkiye bulunuyor. Biz, İslam ülkelerine de çağrıda bulunuyoruz; Müslümanlar da iş birliği yapsın ki her gün öldürülen kardeşlerimizin üzerindeki bu zulüm ve baskılar kaldırılsın, barış içerisinde Müslümanlar orada ibadet edebilsinler. Bu; hepimizin üzerine bir vecibe, bir sorumluluktur." diye konuştu.

"Filistinlilerin yurtlarından edildiği Nekbe Günü'nü de unutmamamız gerekiyor"

Sadece Filistinli Müslümanların değil tüm dünya Müslümanlarının ortak derdi olan Filistin ve Kudüs'ün, 72 yıldır siyonist işgali altında inlediğine dikkat çeken ÖĞ-Der Siirt Şube Başkanı Murat Kalkan, bir hafta önce Filistinlilerin yurtlarından edildiği Nekbe Günü'ne değindi.

Kalkan, "Öncelikle geçtiğimiz hafta 'Nekbe Günü'ydü. Bu gün biz Müslümanlar için felaket günü, israil için ise kuruluş günüdür. Dünyada 6 milyon Filistinlinin mülteci durumuna düşmesine sebep olan gündür, bu kara günün altını çizmek istiyorum. Kudüs bizim için Neden Önemli? Bunu iyi bilmemiz gerekiyor. Allah, Kudüs'ü mübarek kıldı. Kudüs, ilk kıblemiz ve Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem)'in '3 mübarek yer için yola çıkınız' hadisinde yer almasıdır. Dolayısıyla Müslümanlar için Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün önemi büyüktür. Kudüs, Allah Resulü'nün bize mirasıdır. Bunu çok iyi bilmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"Selahaddin-i Eyyubi şuuruyla hareket edip Kudüs davasına sahip çıkmalıyız"

"Bizim Hazreti Mehdi'yi bekleyerek kaybedecek zamanımız yok." diyen Kalkan, "Müslümanların Selahaddin-i Eyyubi şuuruyla hareket edip Kudüs davasına sahip çıkmaları gerekir." dedi.

Kalkan, "Kudüs dendiğinde merhum Rahmet Erbakan'ı anmamız gerekiyor. 1970'li yıllarda Kudüs mitingleri düzenleyerek Türkiye halkında Kudüs için bir farkındalık oluşturdu ve 'israil ancak güçten anlar' demek suretiyle Müslümanlara bir rota çizdi. Kudüs konusunda Müslümanların birleşmesi gerekiyor. Dua, yürüyüş, miting, protesto ve sadece kınamak yetmiyor. Malcom X'in ifadesi ile 'Eğer bir şiddeti kaldırmak istiyorsanız fiili dua da yapmanız gereklidir.' yani harekete geçmemiz gereklidir." şeklinde konuştu.

"Filistinliler; canları, malları pahasına görevlerini yerine getirmeye çalışıyorlar"

Hepimizin evlerimizde organize olarak, "Dünya Kudüs Günü" ile alakalı çok daha etkin bir şekilde Hashtag çalışması yapmamız gerektiğine dikkat çeken İHH Kadın Kolları Başkanı Fatma Erdemci, "Ramazan ayında fitre ve zekâtlarımızla onların yanında olabiliriz." dedi.

Erdemci, "Büyüklerimiz, 'Sessizliğin çığlığı, aslında en büyük sestir.' demiştir. Bizim dışarıda toplu sosyal etkinlikler yapamayışımız, Kudüs'ü unuttuğumuz anlamına gelmez. Bağışlarımızla farkımızı ortaya koyabiliriz. Bizim nasıl hayatımızın merkezinde ekonomi varsa Filistinlilerin de hayatının merkezinde ekonomi vardır. Kudüs'ün bekçiliğini yapan bir avuç Filistinli Müslüman, aslında bizim de görevimizi ifa ediyor. Bizim yapmadığımız görevleri onlar yapıyor. Bizim ihmal ettiğimizi Filistinliler; canları, malları pahasına yerine getirmeye çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.

"Müslümanlar kıyama kalkıp Allah için yeter demedikçe bu iş bitmeyecek"

Merhum Erbakan'ın Filistin davasına duyarsız kalan bazı Müslümanlar için söylediği "8 milyonluk israilliler için ebabil kuşlarını çağırıyor isek, korkarım o ebabil kuşları 2 milyarlık Müslüman nüfusu taşlamaya gelecek." sözünü hatırlatan Erdemci, konuşmasına şu şekilde devam etti:

Her tarafta ekonomi durmuş durumda. Burada da ekonomi durmuş ve Filistin'de, Kudüs'te yaşayan Müslümanları düşündüğümüzde bu daha da katmerlenerek kendini gösteriyor. Biz burada maske pahalı tartışması yaparken, Filistinli çocuklar lahanadan maske yapıyorlar. Bunun, vicdanımızı titretmesi, kendimize getirmesi gerekiyor. Kudüs, ayaklar altında çiğneniyor; ABD, Kudüs'ü israilin başkenti kabul ediyor ve dünyaya deklare ediyorlar fakat biz Müslümanlar bir basın açıklamasında bile 150-200 kişiyi bir araya getiremiyoruz. Müslümanlar kıyama kalkmadıkça, Allah için 'yeter' demedikçe bu iş bitmeyecek.

"Vazifelerimizin ne kadarını yüklendik ve ne kadarını ihmal ettik"

Yeryüzünü dize getiren ve 2 gram etmeyen bir virüsten bahsedildiğine dikkat çeken Erdemci, "Peki, bunu hiç düşünüyor muyuz, acaba biz ne yaptık, yâ da bu süreçten sonra ne yapmalıyız? Biz vazifelerimizin ne kadarını yüklendik ve ne kadarını ihmal ettik? Dolayısı ile bir öz muhasebe yapmak lazım. Allah (Celle Celaluhu), Ra'd Suresi'nde 'Senin Rabbin hikmetsiz iş yapmaz.' diyor. Benim Rabbimin her dilediğinde bir hikmet vardır. O hikmeti kavramak için Müslümanların öncelikle nefislerinin esaretinden kurtulması gerekiyor ki Kudüs'ü israilin esaretinden kurtarabilelim, Rabbim özgür Kudüs'ü görmeyi nasip eylesin." duasında bulundu. (İLKHA)

İlgili Galeriler