İçişleri Bakanlığı genelgesine göre, sokağa çıkma kısıtlamasının uygulandığı illerde, 10 Mayıs'ta 11.00-15.00 saatleri arasında 65 yaş üstü kişilerin dışarı çıkabilmesine olanak sağlayan genelgeyle birlikte kendilerini dışarı atan Adıyamanlı yaşlılar, kendilerine tanınan süreyi arkadaşlarıyla parklarda buluşarak değerlendirdi.
"Arkadaşlarla dolaşmayı özlüyoruz"
13 Mart'tan bu yana dışarı çıkmadığını dile getiren Mehmet Karakaplan "Evde kaldığım süre içerisinde büyük oranda kitap okudum. Bilgilerimi tazeledim. Virüsle ilgili programları izledim, bilgilendiğim zamanlar olduğu gibi rahatsız olduğum programlarda oldu. Ev içerisinde çok sıkıntı yaşamadım. Ama dışarıya çıkmayı, gezmeyi, arkadaşlarla dolaşmayı özlüyoruz. Bugün de bu özlemi giderdik." dedi.
"Günümü Kur'an Kerim okuyarak geçiriyorum"
Dışarı çıkma kısıtlamasıyla birlikte evde Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendiğini belirten Mehmet Göktoplayan "Bugün dışarı çıma esnekliğinden faydalanarak çıktık. Birlikte parka geldik. Biraz vaktimizi geçirdikten sonra tekrar evimize döneceğiz. Bu süreçte evde Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendim. Günüm Kur'an-ı Kerim okumakla geçiyor. Namazlarımızı kılıp, orucumuzu tutuyoruz. Temennim Yüce Allah'ın bu musibeti insanlığın üzerinden kaldırmasıdır. "ifadelerini kullandı.
Eşiyle birlikte hava almak için dışarı çıktığını belirten Zeliha Göktoplayan, "Dışarı çıkıp hava almak güzel oldu. Ev içerisinde sıkıldığımız zamanlar oluyor ama ev işlerimi yapıyorum. Yemekle uğraşıyorum bu şekilde vaktimi geçirerek Rabbime şükrediyorum. Bizim ev fazla güneş görmediğinden dolayı dışarı çıkma isteği fazla oluyor." şeklinde konuştu.
"Ceza evini yaşadık"
Evde ceza evinde gibi bir süreçten geçtiğini belirten Hacı Güleş, "Biz ceza evini görmedik ama ceza evini bu süreçte yaşadık. O şartların ne kadar ağır olduğunu anladık. Bugün özgürlüğümüze 4 saatliğine kavuştuk. Temiz hava, güneş çok güzel oldu, biraz yürüdük. Muhabbet etmeyi özledik. Arkadaşlarımızı telefonla arayıp burada buluştuk." dedi.
"Bundan sonra özgürlüğümüzün değerini daha iyi anlayacağız"
"Sürekli evde oturmanın bıkkınlık verdiğini dile getiren Faik Tanrıverdi, "Sıkılmamak elde değildir. 11 Mart'tan bu yana tam iki aydır içerideyiz. Bu süre içerisinde biz özgürlüğün anlamını ve önemini daha iyi anladık. Bundan sonra özgürlüğümüzün değerini daha iyi anlayacağız. Evde kitap okuyorum, televizyon izliyorum. Hanımla birlikte yemek yapmaya çalışarak günümüzü geçirdik." İfadelerini kullandı.
İsmail Tanrıverdi ise "Ev içerisinde sıkıldık ama yapacak başka bir şey yoktur. Bu virüsten kurtulmanın çaresi budur. Ne yapalım bizde sabredeceğiz. Evde kitap okuyorum, televizyon izliyorum." şeklinde konuştu.
Dışarı çıkmanın güzel bir duygu olduğunu belirten Mahmut Alkayış "Bizim sosyal mesafemizi kendimiz korumamız gerekiyor. Uyarılara dikkat ederek hayatımızı devam ettireceğiz. Evde oturuyoruz. Hanıma birlikte yemek yapıyorum. Gençlerimiz kendilerine dikkat etsinler. Bu virüse yakalanmasınlar onlar bizim geleceğimizdir." dedi. (İLKHA)