YUSUF CAN – HABER YORUM
Türkiye’nin solcusu da sağcısı(Kapitalisti- Demokratı- Liberali) gibi farklı oluyor.
Yani her şey Türkiye usulüne göre oluyor.
Hatta öyle ki zamanında; “Şeriat gelecekse onu da biz getiririz” denmişti.
Yani “Biz getirdiğimizde o şeyi kendi yüce menfaatlerimiz çerçevesinde dizayn eder öyle sunarız!”
Bu söylemle, Türkiye’nin başka yerlere benzemediği gösterilmişti.
Türkiye’deki Komünistlerin ve solcuların da diğer ülkelerdeki solcu ve komünistlerden farklı olduklarını bir kez daha 1 Mayıs vesilesiyle görmüş olduk.
Kuzey Kore’deki Pyongyang yönetimi ve Küba gibi en katı devletler dahi 1 Mayıs’ı anma etkinliklerinde hassas davranırlarken; Türkiye’deki bazı sol grupların (ellerindeki tek argümanmış gibi) 1 Mayıs’ı anma adına toplum sağlığını tehlikeye atmaktan çekinmemeleri anlaşılır gibi değil.
Her gün TV ekranlarından insanlar, inanç sahiplerinin acıyla yutkunarak sırf salgın yayılmasın, sağlık kuralları çiğnenmesin diye Kâbe’yi, Mescid-i Nebevi’yi, Mescid-i Aksa’yı boş bıraktıklarını izliyor.
Günlük yaşamda sokağımızdaki Camilerin, mescidlerin, türbelerin (ve tabii kiliselerin sinagogların…) kısacası ibadet yerlerinin boş bırakıldığına şahit oluyoruz.
Belki bunlar inançsız insanlar için çok da önemli şeyler değildir ancak inançlı insanlar için gerçekten de büyük fedakarlıklar sayılır.
Hal böyle iken bizdeki solcular inad edip “İllaki 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda anacağız” demeleri anlaşılır bir şey değil.
Basına düşen haberlerde Türkiye’ye has 1 Mayıs garabetleri görülüyor:
“Koronavirüs tedbirleri kapsamında 3 günlük sokağa çıkma yasağı olmasına rağmen, DİSK yöneticisi Arzu Çerkezoğlu ve TİP Milletvekili Barış Atay'ın aralarında olduğu bir grup, 1 Mayıs için İstanbul Taksim Meydanı'na çelenk bırakmak istedi. Uyarılara rağmen bölgeden ayrılmayan grup, polise zor anlar yaşattı. Çerkezoğlu ve DİSK üyelerinden 25 sendikacı gözaltına alındı.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle toplanan grup, Söğütlüçeşme caddesinden Kadıköy İskele meydanına yürüdü. Uyarılara rağmen slogan atan grup polis tarafından gözaltına alındı…”
Hatırlanacağı gibi Camilerde cemaatle namaza bir süreliğine ara verileceğinin açıklandığı ilk günlerde mevzuyu iyi anlayamayan iyi niyetli saf bir vatandaş bir caminin kapısını zorla açmaya çalışmış basında sosyal medyada bu konu çok işlenmiş bu hareketler “Tüm Müslümanlara hamledilmiş, dahası Müslümanların cahilliği diye gösterilmeye çalışılmıştı” kısacası ellerine malzeme geçmişçesine çok sevinmişti bu sol güruh.
Oysa şimdi sözüm ona bu elit-okumuş ve yönetici kesimden solcular ne yasak ne sosyal mesafe ne halk sağlığı dinlemeden 1 Mayıs için (!) alanlara akın ediyorlar.
Bunlara söylemek gerekir ki;
-Ne Müslümanlar kadar fedakârsınız!
-Ne de örnek aldığınız komünistler kadar komünist!