Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın, cuma hutbesinde, “İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtıliği, Eşcinselliği lanetliyor.” açıklamasının ardından cinsel sapkınlığı savunan İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Ankara Barosu’nun ardından Diyarbakır Barosu da sapıklığı sahiplenerek destek vermişti.
Diyarbakır Barosu’nun cinsel sapkınlığı sahiplenmesi açıklamasının ardından baroya üye onlarca avukat ve stajyerler, yayınladıkları ortak bildiriyle baronun açıklamasına tepki gösterdiler.
Diyarbakır Barosu’nda bu görüşleri paylaşan fazla sayıda meslektaşlarının olduğuna vurgu yapılan ortak bildiride, şimdilik sembolik olarak 62 meslektaşlarının imzasıyla tepki gösterildiğine dikkat çekildi.
Yapılan ortak bildiride, “Diyarbakır Barosu tarafından 26.04.2020 tarihinde, Diyanet İşleri Başkanının dini inanç temelindeki beyanlarını kınama açıklamasını ve cinsel yönelim, cinsiyet kimliği gibi LGBT söylemlerini kabul etmiyor ve reddediyoruz.” denildi.
Erbaş’ın okuduğu hutbenin hatırlatıldığı bildiride, “Prof. Dr. Ali Erbaş cuma hutbesinde; ‘Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın İslami literatürdeki ismi ‘zina’ olan bu büyük haramın sebep olduğu HİV virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim.’ ifadelerini kullanmıştı. Bu beyanlar din insanlarının uyarma görevi kapsamında olup, nesil güvenliği, sağlık hakkının korunması ile ifade özgürlüğü niteliğindedir.” ifadesine yer verildi.
“Bizler, zina ve eşcinselliğin İslam dininin temel yasaklarından olduğuna inanıyor ve cuma hutbesindeki meşru uyarıları destekliyoruz.” denilen bildirinin devamında şu ifadelere yer verildi:
“Zorunlu üyesi olduğumuz Diyarbakır Barosu’nun temel işlevinin meslek örgütü olduğunu hatırlatırız. Meslek örgütümüzün insan hakları alanında tartışmalı ve kabul etmediğimiz ideolojik görüşleri, bizler adına da ‘kınama’ şeklinde açıklaması, büyük bir talihsizliktir. Daha önce de mensubu olduğumuz baroda, tüm itiraz ve uyarılarımıza rağmen bizlerle danışılmadan kurulan komisyon ve faaliyetlere de karşı olduğumuzu belirtiriz. Üyelerinin farklı din, inanç ve görüşlere sahip olduğu Diyarbakır Barosu; bu konuda kurumsal yapısının gereklerinin dışına çıkıp, sadece bir kesimin fikirlerini esas almıştır. Toplumun büyük çoğunluğunun kutsal saydığı din ve inanç temellerine hakaret niteliğindeki kınama açıklaması, ötekileştirici ve kutuplaşmayı arttırıcı niteliktedir. Bu ifadelere karşı olduğumuzu, bu beyanların bizleri temsil etmediğini belirtiriz.”
Ortak bildiriye imza atan avukat ve stajyerler:
“Av. Nesip Yıldırım
Av. Halit Advan
Av. Mahmut Aytekin
Av. Siraceddin Öztoprak
Av. Hüseyin Denli
Av. Şefik Çelik
Av. Cevdet Nasıranlı
Av. Hüseyin Yılmaz
Av. Abdulgani Orhan
Av. Mirhan Özbekli
Av. Ömer Elban
Av. Lokman Sunyar
Av. M. Ata Yüksel
Stj. Av. Medet Öztürk
Stj. Av.Hüseyin Özak
Stj. Av.Yasir Tekdal
Av. Mehmet Yel
Av. Hasan Azmi Geçmez
Av. Mehmet Karadağ
Av. Şaban Dalgın
Av. Tahir Deniz
Av. Bilal Çakır
Av. Ahmet Yalçın
Av. Eyüp Yavuz
Av. Berivan Çavdar
Av. Fatma Betül Yıldırım
Av. Metin Hamit Aydın
Av. Mehmet Anul
Av. Abdulvahap Erdönmez
Av. Feyzi Akyıldız
Stj. Av. Serhat Bingöl
Av. Zeki Kartal
Av. Mehmet Kaçmaz
Av. M. Muhsin Daş
Av. Mehmet Yalçın
Av. Mehmet Raşit Ocak
Av. Mehmet İhsan Aytekin
Av. Mehmet Altın
Av. Önder Uçar
Stj. Av. Nurullah Biroğlu
Av. Asiye Çabuk
Av. Sema Anul
Stj. Av. Yasin Tokça
Av. M. Saffet Saygın
Av. Sıraç Anık
Av. Gizem Yavuz
Av. Serdar Çınar
Av. Leyla Yalınkılıç
Av. Gülben Elhakan
Av. Hatice Doğruiş
Av. Ozan Erdoğan
Av. Fatma Özkaya
Av. Taha Görmez
Av. Mehmet Şirin Yıldız
Av. Celal Aygen
Av. Mehmet Ali Aslan
Av. Berna Turhan
Av. Mehmet Sıddık Demir
Stj. Avk. Enes Akdemir
Av. Sabahattin Aydın
Av. Özgür çelik
Av. Ömer Serdar Kaplan” (İLKHA)