İttihad-ul Ulema uyardı: KURALLARA UYUN KUL HAKKINA GİRMEYİN!

​Çin'nin Wuhan kentinden dünyaya yayılan Corona virüsün etki alanını daraltmak için âlimler önemli kararlar alıyor. Bu bağlamda açıklamalarda bulunan İTTİHADUL ULEMA Genel Sekreteri Molla Muhammed Özer, “Corona virüs hastalığı bizim yüzümüzden birilerine bulaşırsa biz de kul hakkına girmiş oluruz. Bütün bu sebeplerden ötürü verilen fetvalara Müslümanlar olarak uymak zorundayız." dedi.

Ekleme: 19.03.2020 07:33:46 / Güncelleme: 19.03.2020 09:09:09 / manşetler
Destek için 

HABER MERKEZİ

Dünya gündemini meşgul eden ve küresel çapta bir hastalık olan Corona virüs ile ilgili her geçen gün yeni tedbirler alınıyor. İnsanların bu salgından etkilenmemesi için nelere dikkat etmeleri konusunda yetkililer tarafından her gün yeni önlemler, tedbirler geliştiriliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı da başta Cuma namazı olmak üzere, cami ve mescitlerde cemaatle kılınan namazlara ara verilmesi çağrısında bulunarak Müslümanların kendini ve çevresini bu salgına karşı koruması gerektiği çağrısında bulundu. Corona virüs salgının yayılmaması için âlimlerin aldığı kararlara, Müslümanların riayet etmesi gerektiğini belirten İTTİHADUL ULEMA Genel Sekreteri Molla Muhammed Özer, Müslümanlar olarak tedbirli olunması gerektiğini belirtti.

"ÂLİMLER TIBBİ KONULARDA MÜTEHASSIS KİŞİLERİN GÖRÜŞLERİNİ DE DEĞERLENDİRİP İÇTİHAT VERİR"

İslam ulemasının bir karar alırken bazı değerlendirmeleri yaptıktan sonra aldığını belirten Özer, "Bu konu ile ilgili tıbbi anlamda uzman olan doktorlar görüşlerini kamuoyuna bildirdiler. Bizler de Müslümanlar olarak kamuoyuna açıklanan bilgilere riayet etmemiz önemli olacaktır. Malum bir mesele için bir hüküm verilecekse; bu dini hüküm ise İslam uleması verir. Şayet tıbbi bir hüküm ise bunu da bu işin mütehassısı verir. İslam uleması da tıbbi konularda bazı meseleleri değerlendirirken doktor olmadıkları için bu işin mütehassısı olan kişilerin fikirlerini göz önünde bulundurarak bir içtihat beyan ederler. Son olarak dünyayı yakından ilgilendiren Corona virüs meselesinin değerlendirmesini de İslam uleması bu şekilde yaptı. Dünya İslam Birliği, Ezher Fetva Komisyonu, Diyanet İşleri Başkanlığı ve biz İTTİHADUL ULEMA olarak değerlendirmemizi yaparken bu hususları göz önünde bulundurduk." ifadelerini kullandı.

"MÜSLÜMANLARIN, ÂLİMLERİN VERDİĞİ FETVALARA RİAYET ETMESİ GEREKİYOR"

Müslümanların İslam ulemasının Corona virüs için verdiği kararlara uyması gerektiğini belirten Özer, "Biz Müslümanların da âlimlerin, Corona virüs salgınından etkilenmemek için verdikleri kararlara riayet etmemiz gerekiyor. Baktığımızda 'ben camiye giderim ve bana bir şey olmaz. Aynı zamanda toplum içine de istediğim gibi girer karışırım yine bana bir şey olmaz' anlayışı yanlıştır. Örneğin; Ramazan ayında bir insan hasta ise oruç tutması yasaktır. Eğer bir Müslüman oruç tutarak bedenine rahatsızlık veriyorsa ondan mesul olur ve bu durum haramdır. Bundan dolayı Corona virüs hastalığı bizim yüzümüzden birilerine bulaşırsa biz de kul hakkına girmiş oluruz. Bütün bu sebeplerden ötürü verilen fetvalara Müslümanlar olarak uymak zorundayız." dedi.

"TÖVBE VE İSTİĞFARLA GÜNAHLARIMIZDAN DÖNMEMİZ LAZIM"

Corona virüs gibi felaketlerden Müslümanların, gerekli dersi çıkarmaları gerektiğini belirten Özer, "Müslümanların Corona virüs gibi musibetlerden gerekli dersi çıkarması gerekiyor. Tövbe ve istiğfarla da günahlarımızdan dönmemiz lazım. Bela ve musibetlerin olduğu zamanlarda Müslümanların, Allah'a daha çok yalvarmaları gerekiyor. Ayrıca şunu unutmayalım: Müslüman toplumlar, Çin'den yayılan son yaşanan olayda da görüldüğü gibi hem maddi virüsleri hem de manevi virüsleri maalesef sürekli alıyor. Maddi ve manevi bu tür virüslerden kurtulmak için de Rabbimizi sürekli hatırlamamız ve zikretmemiz gerekiyor. Son olarak gündemimizde olan Corona virüs gibi belalardan korunmak için tedbirlerimizi almalıyız." şeklinde konuştu.

"MÜSLÜMANLAR OLARAK TEDBİR ALMALIYIZ"

İslam dininin temizlik dini olduğunu ve hastalıklardan korunmak için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini hatırlatan İttihad-ul Ulema üyesi Molla Cemal Çınar ise, "Kaderimizde ne varsa o olur, şeklinde bakış açısıyla hareket edip tedbir almamak yanlış bir kader anlayışıdır. Ayet-i Kerimelerde 'Elbiselerini temiz tut' şeklinde Resulullah (Sallalahu Aleyhi Vesellem)'e yapılan uyarı ile dinimizin temizliğe ne kadar önem verdiğini görüyoruz. Virüse karşı temizlik hususunda tedbir almanın Allah'ın bir farzı olduğunu bilmeliyiz. Bütün fıkıh kitaplarının ilk konusu temizliktir. Dolaysıyla hastalıklar çıktığında onlara karşı tedbir almak dinimizin emridir. Ancak virüs çıktı diye, hayatı sıfırlayıp 'dünya ölmek üzeredir' şeklinde bir zafiyete düşmeden Müslümanlar olarak tedbir almalıyız." ifadelerini kullandı.

"TEDBİRİ ELDEN BIRAKMADAN TEMİZLİĞE DİKKAT ETMEMİZ LAZIM"

Zalimlerin yaptıkları zulüm ve zulme seyirci kalanların bu işte etkisinin olduğunu ancak asıl sebebin zalimler olduğunu vurgulayan Çınar, son olarak şunları kaydetti: "Asıl sebep zalimlerdir. Çünkü bugün dünya çapında kitle imha silahları üretmek için yatırım yapanlar, silah üretmek ile uğraştıkları zamanın zekâtı kadar insani değerleri yükseltmek için çalışsalardı elbette bugün insanlık küçük bir virüse karşı acziyete düşmeyecekti. Demek ki, insanların zorbalığı bir yere kadardır. Zulüm gayretullaha dokunduğunda Allah onları yerle bir edecek güç ve kuvvete sahiptir. En ufak bir zerre ile dünyayı acze düşürecek kadar Allah'ın büyük olduğunu unutmamalıyız. Tedbiri elden bırakmadan temizliğe dikkat etmemiz lazım. Birlik ve beraberliğimizi bozmadan ve Müslümanların ataletini de inkâr etmeden suçu zalimlerde görmemiz lazım. Allah bu virüsten âlem-i İslam'ı ve tüm insanlığı muhafaza eylesin."