YUSUF CAN – HABER YORUM
“Rivayet o ki Bush Mübarek’ten seçim konusunda yardım istemiş. ‘ABD’de bir türlü senin oradaki gibi yüksek oranlarla seçim kazanamıyoruz, girdiğin her seçimde %99 gibi büyük bir oranla seçimi kazanıyorsun. Buraya bir heyet gönder de benim seçim kadroma işi öğretsinler’ diye rica etmiş.
Tabii Mübarek ABD’ye bir heyet yollamış hemen. Derken seçimler yapılmış, Bush oğlu Bush akşam ‘Başkan’ın Adamlarıyla’ oturup sonuçları seyretmeye başlamış. Ekranda sonuçlar, yüzlerde şaşkınlık vardır:
Sonuçlara göre Hüsnü Mübarek %99 oyla ABD seçimlerini kazanmıştır.”
Şimdi bayram değil seyran değil Esed bir açıklama yaparak seçimlere gideceğini söylüyor.
“Suriye'nin resmi ajansı(SANA), Esad'ın üçüncü meclis devresi için Halk Meclisi üyelerinin seçim tarihini 13 Nisan 2020 olarak belirlediğini duyurdu.”
Bir tarafta İdlib’de yaşanan adı konmamış “Savaş” diğer tarafta Suriye’de yaşanan kopukluk mevcut iken bu seçim nereden çıktı şimdi? Diye sorulabilir.
Aslında işin özüne inildiğinde seçim için tam da vakti denilebilir, neden mi?
-Çünkü Nusayriler Suriye’de azınlık(%12-15 gibi) Ancak ülkede hâkim güç onlar. Tüm ülkede doğal seçimler olsa bu azınlığın kazanması hayal. Hazır güç ve kontrol ellerindeyken göstermelik seçimleri yaptırabilseler tüm dünyaya göstermelik sonuçlar sunabilirler.
-Nusayriler “Güvenliğin olduğu bölgeleri” geçerli oy kullanma bölgeleri olarak gösterip Suriye nüfusunun büyük çoğunluğunu oluşturan göçmenlerin ve ülke içinde yer değiştirmiş olanların oylarını geçersiz sayacak şekilde bir düzenleme yapmaya çalışacaklardır.
-Normal bir seçim olması halinde İdlib bölgesindekiler, Türkiye ve diğer ülkelerdeki göçmenler, Doğu Fırat’taki ve Ürdün sınırındakilerle birlikte Suriyelilerin oy kullanması halinde Nusayriler(Esed Ailesi) büyük bir hezimete uğrayacaktır.
-Aksi halde sözde seçim yapılacak ve Esed yine %90 gibi bir oyla kazanacaktır.
Tüm bu gelişmelerden sonra Esed ve Rusya’nın İdlib konusunda neden bu kadar ısrarcı oldukları daha iyi anlaşılıyor. En az 3 milyon insanın yaşadığı büyük bir oy kitlesi olarak görülen İdlib’in bir an önce ya ele geçirilmesi ya da buradaki Suriye’lilerin tard edilmesi hedefi var. Türkiye’nin Mülteci sorunuyla iç kaosa sürüklenmesi hesabı da cabası.
Bu arada Uluslararası İlişkler uzmanlarına göre seçimlerde %70 ve üzeri oy alınması “Diktatörlüğün” alametidir. Ancak bu tespitin günümüzde pek önemsendiği söylenemez.