"Suriye’deki Güvenli Bölgelerde Dini Hayat" çalıştayı sonuç bildirgesi açıklandı

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Azez İslami İlimler Fakültesi tarafından düzenlenen "Suriye'deki Güvenli Bölgelerde Dini Hayat Çalıştayı" sonuç bildirgesi açıklandı.

Ekleme: 07.02.2020 14:30:06 / Güncelleme: 07.02.2020 20:23:11 / Dünya / Gaziantep Haberleri
Destek için 

Sonuç bildirgesinde, "Bölgede yaşanan siyasi boşluktan yararlanarak çeşitli aşırılık taraftarlarının bölgeye girdiği ve bölge halkını adı selamet, esenlik ve güven olan Allah’ın dini üzerinden manipüle etmeye çalıştıkları ancak bu çevrelerin bölgede bir karşılığının olmadığı vurgulanmıştır." denildi.

Türkiye ve çeşitli ülkelerden gelen çok sayıda akademisyen, bölge müftüleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile kanaat önderlerinin katılımıyla gerçekleşen ve 2 gün süren çalıştayın açıklanan sonuç bildirgesinde şu görüşlere yer verildi:

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Azez İslami İlimler Fakültesi tarafından 4-5 Şubat 2020 tarihleri arasında Gaziantep’te ‘Suriye’deki Güvenli Bölgelerde Dini Hayat’ çalıştayı düzenlenmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı Suriye Koordinatörlüğü, Gaziantep Üniversitesi Cerablus Meslek Yüksek Okulu, Gaziantep Üniversitesi Akademik Etik Platformu tarafından da desteklenen çalıştaya akademisyenler ve bölge müftülerinin yanı sıra, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve kanaat önderleri de katılmıştır. Mülki ve akademik erkanın da katıldığı açılış oturumundan sonra, çalıştayda Arapça olarak üç tebliğ sunulmuş ve tebliğler, katılımcılar tarafından müzakere edilmiştir. Çalıştayda, güvenli bölgelerdeki din tasavvuru, dini hayatın genel yapısı, dini faaliyetler ve dini problemlerin çözüm imkânı gibi konular tartışılarak, oy birliğiyle aşağıdaki hususların kamuoyuyla paylaşılması kararlaştırılmıştır.

Çalıştayda alınan 14 maddelik karar ise şöyle;

1- Şam bölgesinin, Anadolu’ya coğrafi yakınlığı olduğu gibi bölge halklarının din tasavvurunda da yakınlığın bulunduğu teyit edilmiştir.

2- Bölgede yaşanan siyasi boşluktan yararlanarak çeşitli aşırılık taraftarlarının bölgeye girdiği ve bölge halkını adı selamet, esenlik ve güven olan Allah’ın dini üzerinden manipüle etmeye çalıştıkları ancak bu çevrelerin bölgede bir karşılığının olmadığı vurgulanmıştır.

3- Aşırılıkların İslam dininin ruhuna aykırı olduğu, özellikle tekfirci ve tadlilci eğilimin, ümmetin tamamına yakınının tercihi olan Ehl-i Sünnet düşüncesinde bir karşılığının bulunmadığı teyit edilmiştir.

4- Bölgede mutedil dini söylemin artırılması gerektiği ve bunun için tüm katılımcıların, bütün sorumluluk sahiplerinin, iş birliği ve güç birliği yapmalarının vazgeçilemez olduğu sonucuna varılmıştır.

5- Bölgede yukarıda zikredilen hedeflere göre hareket eden yüzden fazla dini kuruluşun sahada hizmet ettiği kaydedilmiştir. Sahada yapılan anket çalışması neticesinde dini hizmetlerin çoğunun cami merkezli yapıldığı ve Kur’an eğitiminin öncelikli olarak tercih edildiği görülmüştür.

6- Orta öğretimde din derslerinin artırılması, İmam-Hatiplerde ise dini eğitimin biraz daha takviye edilmesinin önemine işaret edilmiştir.

7- Kadınların eğitimi ve dini faaliyetlere katılımının yetersiz olduğu tespit edilmiş, bunun önündeki engeller kaldırılarak daha fazla yer almaları sağlanmalıdır.

8- Bölge halkına hitap eden dini basın-yayın çalışmalarının çeşitlendirilerek yapılması önemlidir.

9- Dini eğitiminde görülen problemler, ahlaki gelişmeler üzerinde de negatif etkiler bırakmaktadır. Bu konuda gerekli önlemlerin alınması için çaba gösterilmelidir.

10- Din hizmeti veren kurum ve kuruluş çalışanlarının bilgi ve becerilerinin geliştirilmesi için çalışmalar yapılmalıdır.

11- Bölgede din hizmeti yapan kuruluşların faaliyetlerini birbirleriyle istişare ederek organize etmelerine yardımcı olunmalı ve bu yönde tedbirler alınmalıdır.

12- Bölgede Cuma hutbelerinin yönlendirici etkisi olduğu anlaşılmaktadır. Halkın doğru bir şekilde yönlendirilmesine katkı sağlamak için hatiplerle kurumlar arasında entegrasyon sağlanmalıdır.

13- Bu çalıştay, bölgede faaliyet gösteren birbirinden bağımsız dernek ve kuruluşların bir araya gelmesini sağlayarak ortak hedefler doğrultusunda birlikte faaliyet göstermenin imkanını göstermiştir. Genel olarak Gaziantep Üniversitesi ve bölgede bulunan Azez İslami İlimler Fakültesinin bütünleştirici işlevi geliştirilerek devam etmelidir.

14- Bir başlangıç olan bu çalıştayın devamı niteliğindeki çalışmaların ilkinin, Diyanet İşleri Başkanlığı Suriye Koordinatörlüğünün ev sahipliğinde Azez’de yapılmasının uygun olduğu ve sonrasında da bu çalışmaların bölgede devam etmesinin daha faydalı olacağı değerlendirilmiştir. Gaziantep Üniversitesi Rektörlüğü ve Azez İslami İlimler Fakültesinin bu çalışmalarda vaziyet alarak etkin rol alması gerekmektedir. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)