Moritanyalı âlim Muhammed Seyyid: "Müslümanların safları Kudüs davası üzerine birleşiyor"

​Moritanyalı Âlim Muhammed Seyyid, Kudüs davası için yapılan eylemlerin önemine değinerek, bu eylemlerin Müslümanların saflarını Kudüs davası üzerine birleştirdiğini ifade etti.

Ekleme: 06.02.2020 21:30:08 / Güncelleme: 06.02.2020 21:58:20 / Güncel / Şanlıurfa Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

Şanlıurfa’da bulunan Moritanyali alim Muhammed Seyyid, ABD Başkanı Trump’un "Yüzyılın Anlaşması" diyerek ilan ettiği "şer planı" ile ilgili İLKHA muhabirine konuştu.

Kudüs’ü, Müslümanların zihinlerinden silmek isteyenlerin, öncelikle zihinlerdeki ayetleri, hadisleri, âlimlerin sözlerini ve tarihi silmeleri gerektiğini belirten Seyyid, Kudüs’ün her yönüyle Müslümanlar için önemli olduğunu belirtti.

Amerika’nın yürüttüğü projenin barış projesi değil, savaş projesi olduğunu ifade eden Seyyid, bunun Müslümanlara açılmış bir savaş olduğunu vurguladı.

Müslümanların kendi arasındaki ihtilafları bir tarafa bırakması gerektiğini belirten Seyyid, Müslümanların bu kirli projeyi düşürmek için elinden gelen tüm imkânları seferber etmesi gerektiğini ifade etti.

Kudüs davası için yapılan gösteri ve protestoların önemli olduğunu vurgulan Seyyid, bu eylemlerin Müslümanların saflarını Kudüs davası üzerine birleştirdiğini kaydetti.

Kudüs’e önem vermemizin sebebi Mescid-i Aksa’dır

Kur’an’ı Kerim ve hadislerde Kudüs'e büyük önem verildiğine dikkat çeken Seyyid, "Müslümanlar için Kudüs’ün önemi çok büyüktür. Bunun kanıtı Allah’ın kelamı ve Resul'ünün sünnetidir. Çünkü Kudüs ilk kıblemizdir ve üçüncü Harem-i Şerifimiz olan Mescid-i Aksa Kudüs’tedir. Kudüs’ü, Müslümanların zihinlerinden silmek isteyenler öncelikle zihinlerdeki ayetleri, hadisleri, âlimlerimizin sözlerini ve tarihimizi silmeleri gerekir. Filistin davasına önem vermemizin sebebi; Kudüs’tür.  Kudüs’e önem vermemizin sebebi Mescid-i Aksa’dır. Mescid-i Aksa’ya önem vermemizin sebebi ise Resulullah'ın Mirac’a çıktığı yer olmasından dolayıdır." ifadelerini kullandı.

"Amerika’nın yürüttüğü bu proje barış projesi değil, savaş projesidir"

ABD Başkanı Trump’un, bazı satılmış sözde Müslüman idarecilerin desteği ile ilan ettiği "Yüzyılın Projesi"ne vurgu yapan Seyyid, "Amerika’nın yürüttüğü bu proje barış projesi değil, savaş projesidir. Bu gizli bir savaştır. israililler, 50 yıldır Filistin topraklarını ele geçirmek için planlar yapıyorlar. İki kısım plan yapıyorlar: Biri askeri plan diğeri ise sözde diplomasi planıdır. Yüzyılın Anlaşması diye isimlendirilen şey aslında yüzyılın tokadıdır. Hatta Müslümanlar için yüzyılın utancıdır. Bunun karşısında durmamız lazım. Trump, masonlar ve siyonistlerin uzun yıllardır üzerine çalıştıkları bir projedir. Ama Allah’ın izni ile bu proje düşecektir. Bu proje işgali meşrulaştırmak için atılan bir adımdır. Bu adımla daha çok toprak işgal edilmek isteniyor. Bu yüzden yüzyılın anlaşması olarak adlandırılması yanlış olur. Bu ancak tek taraflı bir savaş ilanıdır. Bu aldatmayı kabullenecek hiç kimse yoktur. Bütün Müslümanlar bu projeyi reddediyorlar ve bunun gerçekleşebileceğine inanmıyorlar. Bu sadece Filistin ve Müslümanlar için büyük öneme sahip Kudüs davasına karşı ilan edilen bir savaştır." şeklinde konuştu.

 

"İslam ümmeti kendi arasındaki ihtilafları bir tarafa bırakmalıdır"

ABD ve işgal rejimini yaptığı şer planlara karşı Müslümanların yapması gerekenler ile ilgili bilgi veren Seyyid, "Müslümanların bu bağlamda ne yapması gerektiği konusu her zaman zihnimizi kurcalaması gerekir. İslam ümmeti kendi arasındaki ihtilafları bir tarafa bırakarak omuz omuza vermelidir. Bu kirli projeyi düşürmek için elinden gelen tüm imkânları seferber etmelidir. Bu proje olsa olsa tüm Müslümanlara açılan bir savaştır. Dünyanın neresinde olursa olsun her Müslüman kendini bu anlamda savunma pozisyonunda görmeli ve ona göre hareket etmelidir. Bu dava, sadece belli bir kesimin savunması gereken bir mesele değil, Müslüman olan her ferdin meselesidir. Kendi yönetim veya kuruluşlarından herhangi bir adım atılmasını beklemeden bu duruşu göstermelidir. Çünkü yönetimlerin durumu ortadadır. Birçok kurumunda gizli kapılar ardında bu plana ortak olduklarını biliyoruz ve görüyoruz. Müslüman her fert hiçbir resmi kurum veya kuruluştan bir destek beklemeden bu sorumluluğu üstlenmelidir. Bu farz-ı ayn olan bir cihattır. Bu anlamda ne yapılması gerekiyorsa herkes kendi imkânları çerçevesinde yapmalıdır." diye konuştu.

"Gösteri, yürüyüş ve etkinliklerle Kudüs davası, İslam ümmetinin içerisinde taze ve diri tutulmalıdır"

Müslümanların yapılan zulümlere karşı dünya vicdanını harekete geçirmesi gerektiğini ifade eden Seyyid, "Bu projelere karşı gösteri yapmak, yapmamız gereken en küçük görevdir. İslam ümmetinin yapması gereken şey, dünya vicdanını harekete geçirmektir. Kudüs davasını Müslümanların zihninde taze tutabilmek için çalışmaktır. Gösteri, yürüyüş ve etkinliklerle Kudüs davası, İslam ümmetinin içerisinde taze ve diri tutulmalıdır. Bu tür etkinliklerin çok büyük rolleri vardır. Bunları öyle sıradan şeyler olarak değerlendirmememiz gerekir. En azından Kudüs davasını Müslümanların içerisinde diri ve taze tutuyor. Aynı zamanda Batı’ya ve siyonistlere karşı da bir büyük bir mesaj veriyor. Bu vesileyle Batı âlemine, ABD ve vahşi işgalcilere, Kudüs davasının hâlâ Müslümanlar içerisinde taze ve diri olduğunu, hiçbir şekilde ondan vazgeçmeyeceğimizi gösteriyor." ifadelerini kullandı.

"Protestolar, Müslümanların saflarını Kudüs davası üzerine birleştiriyor"

ABD ve terör rejimini kınamak için yapılan protestoların İslam ülkeleri yöneticilerine de mesaj verdiğini söyleyen Seyyid,  "Yapılan protestolar, Kudüs davasını satan İslam ülkelerinin yöneticilerinin, Müslüman halkları temsil etmediklerini, hiçbir geçerliliklerinin olmadığını ve yaptıklarının meşru olmadığını göstermek açısından önemlidir. Onlar, Kudüs davasında herhangi bir karar alamazlar çünkü Kudüs bizimdir, Müslümanlarındır. Bu nedenle gösteriler çok önemlidir. Çünkü İslami vicdanı diriltiyor, Müslümanların saflarını Kudüs davası üzerine birleştiriyor. Batı’ya da Kudüs davasının Müslümanların yanında ne denli önemli olduğunu da göstermektedir. Bu da onların bu yönde atıkları adımlarda daha dikkatli olmaları gerektiğini gösteriyor." dedi. (Abdurahman Uğurlu-İLKHA)







Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar