Filistin İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) üst düzey liderlerinden Mahmud Zahar, grubun İran ve Kasım Süleymani ile olan ilişkisinin geçmişini anlattı.
Hamas'ın kurucu liderlerinden olan ve halen grubun Gazze Şeridi'ndeki yapılanmasında üst düzey liderlik görevini sürdüren Zahar, İran destekli Lübnan Hizbullahı'na yakın El Meyadin kanalına konuştu.
Yaptığı açıklamalarda Zahar, Hamas'ın geçmişten bugüne İran ile olan ilişkilerinden bahsetti.
Hamas İran ilişkileri nasıl başladı?
Zahar, Hamas'ın İran ile olan ilişkilerinin ilk olarak 1991 yılında Lübnan'daki Merc ez Zuhur'da başladığını ifade etti. (Editörün notu: Merc ez Zuhur Sürgünü, El Meyadin'de 1991 yılı olarak belirtilse de, 1992 yılında yaşanmıştır.)
1992 yılının Aralık ayında İsrail, büyük kısmı Hamas ve benzeri Filistinli gruplara mensup 400'ü aşkın Filistinliyi, Batı Şeria ve Gazze'den Güney Lübnan'a sürmüştü.
Güney Lübnan'da bulunan ve yaşam alanlarından oldukça uzak bir noktada yer alan Merc ez Zuhur vadisine sürülen Hamas mensupları burada yeniden organize olarak hayata tutunmaya çalışmıştı. Merc ez Zuhur'a sürgün edilen Hamas üyeleri, ilerleyen yıllarda grup için gerek entelektüel, gerek edebi, gerekse siyasi yönden önemli bir köşe taşı olacaktı.
Mahmud Zahar, İran'ın bu tarihte Merc ez Zuhur'daki Hamas mensuplarına yardım için bir heyet gönderdiğini ve Hamas-İran ilişkilerinin burada başladığını dile getirdi.
İran neden Filistinli grupları destekliyor?
Zahar, İran'ın Hamas'a verdiği desteğe dair de konuştu.Hamas liderlerinden Zahar, "İran'ın Hamas ve İzzeddin el Kassam Tugayları'nı birer araç olarak kullandığı" söylemlerini reddederken "İran'ın kendilerinden Filistin meselesi dışında bir talebi olmadığını" söyledi.
Zahar, "İran'ın kendi çıkarları için Filistin konusunu gündeme getirdiği" ifadesini de reddederek "İran bizden direnişten başka bir şey talep etmedi" şeklinde konuştu.
Mahmud Zahar, Arap ülkelerinin bir kısmının İsrail ile yakın ilişkiler kurmaya başladığını ve bu süreçte İran'ın kendilerine yönelik desteğinin oldukça mühim olduğunu dillendirdi.
İran'ın Filistin'deki ideolojik rolü
Zahar, "İran'ın bölgede herhangi bir akidevi faaliyeti olmadığını", "Kendi ideolojisini ve Şiiliği yaymaya çalışmadığını" savundu.
Mahmud Zahar "İran bölgeye olan desteğinden herhangi bir karşılık ummuyor" ifadesini kullanırken, "Bölgede Şii ve Sünnilerin aralarındaki ihtilafları aşması gerektiğini" vurgulayarak "vahdet" mesajı verdi.
Kasım Süleymani ve Hamas
Zahar, konuşmasının bir bölümünü de Kasım Süleymani'ye ayırdı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani, 3 Ocak'ta Bağdat'ta öldürülmüştü.
Hamas, Süleymani için taziye mesajı yayınlarken, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniye de Tahran'a giderek Süleymani'nin cenazesine katılmış ve "Süleymani Kudüs şehididir" ifadesini kullanmıştı.
Mahmud Zahar birçok kez Süleymani ile görüştüğünü ve onunla görüştüğü zaman "Filistin'e olan içten desteğini gördüğünü" savundu.
Kaynak: Mepa News