İslam'ın Gecelerinde Neden Polis Görevlendirilmiyor!?

FARUK KUZU – HABER YORUM

Kandil Gecelerinin İslamdaki yerini tartışmaya açmaya çalışanlar Yılbaşının Müslümanların hayatındaki yerinin tartışılmasına karşı çıkıyor.

Yılbaşı kutlanabilir mi, kutlanmalı mı kutlanmamalı mı? Tartışmaları an itibariyle geride kalmış sayılır. Taa önümüzdeki Aralık ayına kadar.

Burada dikkatleri celb eden başka bir gerçeği vurgulamak istiyorum;

“İstanbul Valiliği yılbaşı öncesi yaptığı açıklamada İstanbul için 60 bin güvenlik görevlisinin görevlendirildiğini belirtti.”

Burası biraz ilginç değil mi?

Her yıl aynı durum yaşanmıyor mu?

Her yıl devlet yılbaşı telaşına giriyor. Her yıl basın yayın organları bir yandan yılbaşı kutlamalarını(!) diğer yandan yılbaşı nedeniyle meydana gelen rezillikleri, kazaları ölümleri v.s yansıtmak için didinir dururlar.

Doğrusu medya organları bu türden haberleri bulmakta da hiç zorluk çekmezler.

Sadece İstanbul’da alınan onca tedbire rağmen çok sayıda alkollü vukuat, cinsel taciz, trafik kazası, hırsızlık olayı meydana gelmekte.

Dikkat çekici nokta tam da burası aslında. BU ülkede her yıl “KADİR GECESİ
REGAİB KANDİLİ BERAT KANDİLİ MİRAÇ KANDİLİ ve  MEVLİD KANDİLİ” olmak üzere beş kandil gecesi kutlanmakta.

Lakin bu gecelerin hiçbiri için ne devlet teyakkuza geçmekte ne de toplumda bahsi geçen vukuatlardan ötürü bir endişe meydana gelmektedir.

İstanbul Valiliğinin hiçbir kandil gecesinde “60 bin polis jandarma görev yapacak!” türünden bir açıklama yaptığına kimse şahitlik etmemiştir. Değil 60 bin belki o gecelerde hususi olarak 60 polisin dahi görevlendirilmesine gerek yoktur.

Çünkü Müslümanların kandilleri insanlığa huzuru adaleti sevgiyi muhabbeti sunar.

İslam’ın Kandilleri insanları tövbe ve af’a yönelttiği için, insanlar hayır hasenat yarışına girer. Oysa Batı’ya ait olan yılbaşı; insanları zembereğinden boşanmışçasına günah çeşitlerine sevk etmektedir. Haliyle bu da polisiye tedbirler gerektirmektedir.

İnsanın vicdanı en güzel yol göstericidir. Sadece vicdanla bakmak bile yılbaşı konusunda sağlam bir karar vermemiz için yeterlidir.  

“Vicdan kalp penceresinden bakar, akıl gözünü kapasa da vicdanın gözü, daima açıktır.”der üstad Said Nursi