Sputnik’e konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Rusya’nın cepheleşme yanlısı olmadığını ve farklı alanlarda işbirliği kurma teklifinin hala geçerli olduğunu belirten Lavrov, “Bu tekliflerin birçoğunu yakın zamanda gerçekleştirmek mümkün” şeklinde konuştu.
Rusya’nın G7’ye girmek gibi bir isteği olmadığını belirten Lavrov, “Soğuk Savaş döneminde kurulan G7 artık günümüz gerçeklerine yanıt vermiyor. Bunun başlıca nedeni öncelikle G7’nin çalışmalarında yeni dünya merkezlerinin yer almaması. Bu merkezlerin katkısı olmadan tehditlerle başa çıkabilmek mümkün değil” dedi.
Lavrov, G20’de birçok küresel ekonomi ve siyasete ilişkin önemli konuların başarıyla görüşülebilmesinin bir tesadüf olmadığını, Rusya’nın G20 dışında BRICS, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi kararların empoze etme yöntemiyle değil, dengeli bir mutabakat yöntemiyle alındığı oluşumlarda yer aldığını söyledi.
START ANLAŞMASI
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Moskova’nın START Anlaşması konusundaki tavrını açıkça ortaya koyduğunu belirten Lavrov, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anlaşmanın ön koşul olmadan uzatılmasından yanayız. İki nükleer gücün nükleer-füze potansiyelini sınırlayan son araç olan anlaşmanın muhafaza edilmesini doğru buluyoruz. ABD henüz anlaşmanın uzatılması konusundaki tavrını açığa kavuşturmadı.”
KUZEY AKIMI-2 PROJESİ
Kuzey Akımı-2 projesinin inşaatına da değinen Sergey Lavrov, şunları ifade etti:
“ABD’nin 2020 bütçesinde bu yönde yaptırım hükümlerinin yer alması, açıkça, Avrupa’nın iş faaliyetlerine müdahale etmeye yönelik kötücül bir adım. Bazı ABD’li senatörler durumu projede yer alan şirketlerin yönetimine doğrudan tehdit yöneltmeye kadar götürdü. Burada amaç elbette Avrupa’nın enerji güvenliğini sağlamak değil, Avrupa pazarına ABD gazının sokulması. Bu haksız rekabet ve enerji konusunun siyasallaştırılmasının apaçık bir örneği. Baskılara rağmen proje tamamlanacaktır."
Lavrov, şunları söyledi:
“ABD ile diyalog olasılıklarına gerçekçi yaklaşıyoruz. Özellikle de Washington’daki iç siyasi durumu ve yaklaşan başkanlık seçimlerini göz önünde bulundurarak. Rusya, kendi güvenliğini, vatandaşları ve iş dünyasının çıkarlarını korumak için gerekli tüm tedbirleri alacak, saldırgan adımlara gerektiği gibi yanıt verecektir.”