MOSSAD’IN YETİŞTİRDİĞİ YPG/PKK İSTİHBARATINA NE OLDU?

Dünyada kendi reklamını en çok yapan istihbarat örgütü şüphesiz MOSSAD’dır. Öyle ki “İsrail kazanıyorsa MOSSAD haklıdır” felsefesiyle hareket ederler.

Ekleme: 25.10.2019 10:45:51 / Güncelleme: 25.10.2019 15:02:11 / manşetler
Destek için 

FARUK KUZU- YORUM ANALİZ

İşgal rejiminin stratejilerine bakıldığında neredeyse tümünde istihbaratın etkisi ve yol göstericiliği fark ediliyor. Belki bunun sebebi bu rejimin askeri nitelik taşımasıdır. Ancak ne olursa olsun Mossad yönetimin ortağıdır diyebiliriz.

Mossad’ın en önemli görevlerinden biri de “İşgalci İsrail’e tehdit oluşturabilecek potansiyel unsurların tespit edilmesi ve gereğinin yapılmasıdır”

Mossad bu göreve binaen başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyada olup bitenleri ince eleyip sık dokuyarak ele alır, kendine göre dost- düşman tarifi yapar. Mossad, örneğin “Suriye İç Savaşıyla” birlikte fırsatı değerlendirmek isteyen YPG/Pkk yapılanmasını “değerlendirilmesi gereken dost!” olarak ele aldı.

Bu yeni bir dostluk değildi elbette. Daha önce Kuzey Irak’ta yoğun bir saha çalışması yapmış olan Mossad, çevre ülkelerin Kürd’lere negatif yaklaşımlarını fırsat bilerek bu kozdan istifade etmenin yollarını aradı durdu. Bir dönem Türkiye ile sıkı ilişkileri olsa da ülkelerin ulusal çıkarları söz konusu olduğunda “Dostluklar değil çıkarlar önce gelir!” ilkesine binaen Mossad daima çevre ülkelerin( ve tabii Türkiye’nin) başını ağrıtacak alternatif güçler hazırlamaktan geri durmadı hiçbir zaman.

Daha önce Pkk ile teması bulunan Mossad SDG(YPG/Pkk) ile de temaslarını artırmış ve-n nihaye  EL Habur’un haberinde belirttiğine göre (27-06-2019) kanlı bir tarihe sahip MOSSAD, ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG)'ni eğitmeye hazırlanıyor.

“MOSSAD’ın eğiteceği PYD/YPG’liler ilk önce bazı testlerden geçiriliyor ve daha sonra İsrail’e 'eğitim kampına' gönderiliyor. Bu eğitimde psikolojik savaş yöntemleri, sabotajlar, istihbarat toplama gibi pek çok dalda eğitim görüyorlar. Testten geçirilenler gruplar halinde götürülecek!” deniyor. Ayrıca

“El Habur, bölgedeki yerel bir kaynağa dayanarak, “20 personel (esasını PYD/YPG oluşturuyor) işgal altındaki Filistin’e transfer için hazırlık amacıyla Erbil şehrine transfer edildi” diyerek MOSSAD’ın girişimini ifşa etti.”  Diye ekleniyor.

İnternete yayılan haberin devamında “"İsrail’in YPG’nin kontrolü altında bulunan bölgelerde dostane bir istihbarat servisi kurmak isteği olduğu.

İsrail-YPG İstihbarat Servisi'nin Mossad’a eleman toplayacağı ve İsrail’e Suriye ile ilgili konular hakkında bilgi vereceği” ileri sürülüyor.

Mossad’ın YPG/Pkk için gösterdiği bu yoğun çabalarını Mossad’ın anlattığı şekilde değil de farklı yorumlamak gerekir.

Öncelikle Mossad’ın bu örgütle dialog ve işbirliğinin çok eskilere dayandığı bilinmektedir. Ayrıca Mossad’ın YPG/Pkk ile 2014 yılı başından başlayarak samimi temaslar kurduğu biliniyor. Yani Mossad, bu örgütle karşılıklı istihbarat paylaşımını çok önceden başlatmıştı.

Peki neden 2019’da bu işbirliğini açıklıyor? Çünkü İstihbarat örgütleri bir haberi sızdırıyorlarsa ya o haberin bir önemi kalmamıştır ( yani o işi çoktan halletmişlerdir) ya da sızdırdıkları haberin sahiplerine zarar vermek istiyorlardır.

Mossad’ın yetiştirmek için 20 kişi değil çok daha fazla YPG /Pkk’liyi Tel Aviv’e götürdüğü de biliniyor. Buna rağmen Mossad “20 kişi götürdüğünü” belirtiyor.  Mossad’ın bu iddiasını kabul etsek bile aslında istihbarat için nitelikli 20 kişinin hiç te küçük bir rakam olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Birçok istihbarat örgütünün bu sayıdan daha az bir rakamla işe başladığı bilinen bir gerçek.

Türkiye’nin 9 Ekim’de Fırat’ın Doğusuna başlattığı operasyondan en çok rahatsızlık duyan ve bunu gizlemeyen ilk ülke Siyonist Rejim(İsrail) oldu. Hatta öyle ki “İşgalci Rejimin yedek subaytları Netanyahu’ya ve Genelkurmay Başkanı Aviv Koçavi’ye çağrıda bulunarak YPG/Pkk’ye lojistik ve istihbarat desteği verilmesini istediler

İşgalci rejim yönetiminin bu çağrıya ne cevap verdiği şimdilik bilinmiyor ancak Mossad’ın “ulusal çıkarları gerekçe göstererek YPG/Pkk’yi bundan sonra koşulsuz ve SINIRSIZ destekleyeceğinden şüphe yok.

Tüm bunların yanında cevabı merak edilen temel soru şu:

“Mossad’ın özene bezene besleyip eğittiği, onunla ilgili gelecek projeksiyonları kurguladığı YPG/PKK’nin “İstihbarat Timi’ne” ne oldu?

Mesela önceden kendi yönetimlerini uyarıp “Bakın Türkiye geliyor, silahlı gücü şöyle şöyle…” diye rapor verdiler mi?

Türkiye’nin operasyonda kullanacağı A_B_C planlarını önceden masaya yatırabildiler mi?

YPG/Pkk’nin oldukça amatörce sayılabilecek sözde savunma hattının yanlışlığı konusundaa uyarıda bulundular mı?

Yoksa bunların hiçbirini yapmayıp tüm dünyaya ve özelde ezilmiş mazlum Kürd Halkına yalan yanlış propaganda yapmayı mı tercih ettiler?

(Her yenilgilerinde olduğu gibi) Kürd Halkına kahramanca direniş gösterdiklerini tarih yazdıklarını mı anlattılar?

Kısacası Mossad’ın yıllardır üzerinde hassasiyetle çalıştığı bu istihbarat ekibi Türkiye’nin operasyonu esnasında ne ile meşgul idi? Sorusunun cevabı hala bilinmiyor. Pkk’nin 40 yıldır takip ettiği siyasete bakılırsa “bizim istihbaratımız büyük bir zafer kazandı!” derlerse şaşırmamak gerekir.