“Dünyanın en büyük arkeolojik tartışması” diye nitelendirilen Hindu ırkçıların yıktığı cami krizinde, gözler Yüksek Mahkemede

Hindistan Yüksek Mahkemesi’nin Uttar Pradeş eyaletinde 1992’de aşırılık yanlısı Hindular tarafından yıkılan Babri Camisi'nin arazisiyle ilgili kararını 17 Ekim’e kadar alması bekleniyor.

Yerel basında yer alan haberlere göre, kasımda emekliye ayrılacağı ifade edilen Yüksek Mahkeme Başyargıcı Ranjan Gogoi’nin kararı görevi bırakmasının öncesinde duyuracağı belirtiliyor.

"Dünyanın en büyük arkeolojik tartışması" olarak nitelendirilen olayın geçmişi yıllar öncesine uzanıyor.

Tarihi Ayodhya şehrinde, geçmişte Babri Camisi'nin bulunduğu alan yıllardır Hindularla Müslümanlar arasında tartışma konusu olmayı sürdürüyor.

Radikal Hindular, Müslümanların 16. yüzyılda Hindu Kral Rama adına yapılan tapınağı yıktıklarını ve yerine cami inşa ettiklerini öne sürüyor.

Aşırılıkçı Hindular, Aralık 1992'de Babür İmparatorluğu döneminde inşa edilen Babri Camisi'ni yıkmıştı.

Caminin yıkılması, ülke çapında 2 bin civarında kişinin ölümüyle sonuçlanan ayaklanmalara neden olmuştu.

Müslümanlar söz konusu alana yeniden bir cami yapılmasını, Hindularsa "tanrı" kabul ettikleri Kral Rama'nın burada doğduğunu savunarak tapınak inşa edilmesini talep ediyor.

Hindular bu iddialarını 2002-2003 yıllarında yapılan arkeolojik bir araştırmaya dayandırıyor.

Hindistan Arkeoloji Araştırmaları'nın (ASI) hazırladığı 574 sayfalık rapor, bölgede Babri Camisi'nin eski tarihlere ait olduğunu gösteren kanıtların yalnızca batı ucu boyunca yer alan tek bir büyük duvarla, merkez boyunca uzanan 50 daha küçük “sütun kaidesi” ağı olduğunu iddia ediyor.

Raporun sonuç bölümünde ASI bunun “büyük bir yapı” nın delili olduğunu ve dolayısıyla burada Kral Rama'ya ait bir tapınağın geçmişte var olabileceğini ileri sürüyor. 

Ancak raporun yayımladığı dönemde bağımsız gözlemcilerin ASI'nın bulgularını sorguladığı, Hindistan'daki üniversitelerden araştırma için bölgeye giden 6-7 akademisyenin düşmanca karşılandığı ve hükümet ajansındaki arkeologların bu ekibin alana girişini kısıtladığı ifade ediliyor.