Muhsin Şenol- DOĞRUHABER
Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı uzun bir süredir kadın istihdamını arttırmak için çalışan annelere yönelik teşvik projelerini hayata geçirmek için uğraşıyor. Bu projelerden biri olan çalışan annelere maddi destek projesinin 7 ilde başlatılacağı duyuruldu. Çalışan anneler ‘ödüllendirilirken’ ev hanımı olup çocuklarını geleceğe hazırlayan annelere ‘üvey anne’ muamelesi yapılması tepki çekiyor.
HEDEF KADIN İSTİHDAMINI ARTTIRMAK!
Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan ailenin sağlamlaştırılmasına yönelik adımlar beklenirken bakanlık, kapitalist sistemin köhnemiş uygulamalarını Türkiye’de uygulamakla meşgul oluyor. Batılıların ‘çalışmayan kadın istihdam kaybıdır’ anlayışını Türkiye’de uygulamak isteyen bakanlık, kadınların çalışmasının önünde engel olarak gördüğü anneliğin dezavantajlarını ortadan kaldırmak için türlü projeler geliştiriyor. Ev hanımlarını ‘işsiz anne’ olarak tanımlayan bakanlık, sözde işsiz olarak gördüğü annelerin meslek edinmesi için meslek kursları açıyor. İŞKUR tarafından desteklenen İş başı eğitim programları kapsamında çocuğu olan kadınlar için kreş teşviki de veriliyor. Bir anne çocuğundan ayrılıp çalışmaya giderken başka bir kadın ise yine para karşılığında çocuklara bakacak ve böylelikle işsiz olarak görülen anneler ise istihdama kazandırılırmış olacak!
ÇALIŞAN KADINLARA POZİTİF, ÇALIŞMAYANLARA NEGATİF AYRIMCILIK
Her fırsatta kadınların toplumda ayrımcılığa ve ötekileştirmeye maruz kaldığını belirtenler bu uygulamayla çalışmayan kadınları ötekileştiriyorlar. Metropol kentlerde tüm olumsuzluklara rağmen çocuklarını daha iyi bir ahlak ve eğitimle hayata hazırlamaya çalışan ev hanımları, değersizleştirilerek sadece istihdama katkı sağladıklarında ‘anne’ olarak görülüyor. Aksi halde ötekileştirilen ve ekonomiye yük olarak görülen kadınlar olarak negatif ayrımcılığa maruz kalıyorlar.
AİLE BAKANLIĞI ‘KADIN BAKANLIĞI’ GİBİ ÇALIŞIYOR
İsmi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı olan kurum bir aile bakanlığının ötesinde bir kadın bakanlığı olarak çalışıyor. Aileye yönelik tehditlere karşı ses çıkarmayan ve cılız tepkiler koyan bakanlık söz konusu şortlu bir kadın ve sevgilisinden dayak yiyen bir sanatçı olunca en sert tepkiyi ortaya koyuyor. Binlerce kişi sırf yasal yaş sınırının altında evlendiği için ‘istismarcı veya tecavüzcü’ denilerek cezaevine atıldı. Yıllardır mağduriyetlerinin giderilmesini bekleyen aileler, bakanlık tarafından görmezden geliniyor.
ÇALIŞAN KADINLAR DAHA MUTSUZ
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de yapılan bir araştırma, çalışan kadınların mutsuz olduğunu ortaya koydu. Prometheus Danışmanlık Şirketi tarafından İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya illerinde 400 kadın üzerinde yapılan araştırmada kadınların yüzde 62’sinin mutsuz yüzde 71’nin ise gelecekten umutsuz olduğu belirtildi. Araştırmaya katılan çalışan kadınlar mutsuz olduklarını şu cümlelerle açıklıyorlar: “Çok iş odaklı oldum, özel hayata zaman kalmıyor, aile kurmakta geç kalıyorum, çocuk yapmak istiyorum ama zaman yok, evlenecek doğru aday bulamıyorum, hızlı yaşlandığımı görüyorum, bunalımdayım, evliliğim kâğıt üstünde kaldı, çocuklarıma zaman ayıramıyorum annelik bu olmamalı.” “Hayatınızı yeniden kurma şansınız olsaydı aynı işi seçer miydiniz?” sorusuna, kadınların yüzde 41’i ‘evet’ ve yüzde 59’u ‘hayır’ cevabını verdi.