İSTANBUL
Türkiye Varlık Fonu (TVF) Müdürü Zafer Sönmez, yaklaşık bir yıl önce TVF'nin yeni yönetiminin görevi devraldığını anımsatarak, bu süreçte temel iki önemli iş yaptıklarını belirtti. İlk olarak Türkiye Varlık Fonu’nun ne olup olmadığını belirlemelerinin ardından TVF'nin yetki belgesi ve strateji dokümanını hazırladıklarını anlatan Sönmez, esasında bunun 5 katı yukarıda ve 3 katı aşağıda olacak şekilde 8 katlı bir bina gibi düşünülebileceğini söyledi.
8 KATLI BİR BİNA GİBİ
Sönmez, bu binayı şöyle tanımladı: "En tepeden aşağıya doğru gidildiğinde birinci sırada TVF'ye devredilen portföy şirketlerinin değerini artırmak, ikinci sırada Türkiye'nin stratejik ve vizyoner projelerine değer katmak ve gerekirse yatırımcı olmak bulunuyor. Burada İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesinin önemi var. Üçüncüsü Türkiye'nin rekabetçi ve bölgesel/küresel güç olma yolundaki şirketlerini desteklemek. Dördüncüsü piyasa yapıcılığı ve piyasanın derinleşmesine yönelik faaliyette bulunmak. Bunları yapabilmek için bir finansman bacağına ihtiyaç var. Hem borç hem de sermaye tarafında finansmana ihtiyaç var. Bu dönemde bir finansman kullandık. Ayrıca çeşitli portföy şirketlerinden de fonun içerisine ilave sermaye katkısı gelecek yapıları düzenledik. Binanın alt kısmında da kurumsal yönetişim dediğimiz ilkeleri düzenledik. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik üzerine çalışıyoruz. Fon'un denetimi ve reytingi üzerine şu anda çalışmalar sürüyor. En sonda insan kaynağına ve insan kalitesine yatırım yapıyoruz. Şu anda büyük bir ekibimiz var. Türkiye'nin gücüne ulaşma çabamız devam ediyor."
"PROJEYİ NİHAYETLENDİRME VE BÜYÜTME STRATEJİSİ İÇERİSİNDEYİZ"
Sönmez, "Türkiye Varlık Fonu altında bir oluşum olacak." Dedi. Fon'un ana amacının, Türkiye'nin zaman içerisinde biriktiği değerlerle ve yeni projelerle de değer oluşumu yaratmak olduğunu belirten Sönmez, bunun da stratejik bakış açısıyla kazanıldığına işaret etti. Sönmez, dünyada İstanbul'dan iki saat uçuş mesafesinde önemli bir finansal merkez olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: "En yakında Dubai'de ve Londra'da var. Bizim kültürümüz ve geçmişimize de baktığımızda 16. yüzyılda bankacılık sektörü Osmanlı'da varmış. Bunun üzerine geçmişimizden de gelen oluşumu geleceğe aktaracak bir şekilde burada bir cazibe merkezi yaratılması üzerine bir proje bu. Devletin çok önemli stratejik bir projesi. Türkiye Varlık Fonu da diğer kurumlarımızla birlikte bir ekip olarak bu projeyi nihayetlendirme ve büyütme stratejisi içerisinde. Bizim diğer kurumlardan farklı olarak buradaki rolümüz, yatırımcı olarak yer almak ve burada bir değer oluşumu yaratmak. Asıl amaç bu. Bizim için çok çok önemli bir proje. Buna diğer varlık fonlarının yaptığı şekilde değer yaratarak, Türkiye için bir vizyon oluşturarak katkıda bulunmak istiyoruz."
İSLAMİ FİNANSMANIN AĞIRLIĞI YÜZDE 5'LERDEN YÜZDE 20-25'LER SEVİYESİNE GELEBİLİR
TVF Genel Müdürü Sönmez, Türkiye'de finans sektöründe bankaların çok dominant bir yapısı olduğuna dikkati çekti. Bunu bankalar için bir eleştiri olarak söylemediğini ama bankacılık dışı finansal kurumların küçüklüğünü gösteren bir yapı olması nedeniyle söylediğini ifade eden Sönmez, "İFM, esasında bu anlamda bu oluşuma müthiş bir katkıda bulunacak. Sadece finans şirketleri değil, tamamen yurt dışına dönük iş yapan şirketlerimizin de burada yer almasını istiyoruz." dedi. Sönmez, bugün Türkiye'de İslami finansmanın ağırlığının yüzde 5'ler seviyesinde olduğunu aktararak, bu oranın yüzde 20-25'ler seviyesine gelebileceğini, benzer bir başarı örneğinin Malezya'da bulunduğunu söyledi.
"İSTANBUL'UN JEOPOLİTİK VE FİNANSAL ÖNEMİNİ TEKRARDAN GLOBAL ARENADA GÖSTERMEMİZ GEREK"
Teknoloji yatırımları, start-up ve finteklerin işin diğer boyutu olduğunu, bu alanlarda hızlı ilerleme kaydedilebileceğini anlatan Sönmez, şunları kaydetti: "İstanbul Finans Merkezi'nde hızlı kurulup, hızlı ilerlenebildiği ve bir şekilde büyütülebildiği bir ekosistem yaratılması gerek. Burada üç boyut var. Birincisi inşaat. Biz bu işi emlak projesi olarak görmüyoruz. Türkiye için stratejik bir proje. Emlak yanı var ama asıl olan bir finansal ekosistemin nasıl kurulabileceği. Bunun için projenin birinci katmanı inşaat, ikinci katmanı mevzuat ve regülasyon, üçüncü katmanı da ekosistemin yaratılması. Bu ekosistemin yaratılması esasında devlet aklı ile oluşuyor. Onun için işin içinde sadece biz yokuz. Daha önce de bahsettiğim diğer kurumların bir arada hareket ettiği ve nihayetlendirmek üzere yola çıktığı bir proje. Biz bu işten çok keyif alıyoruz ve heyecanlıyız. Bunun için de kolları sıvamış bulunuyoruz. Hızlı bir şekilde bu projede hareket ve bereketi göreceğimize inanıyorum." Sönmez, "İstanbul'un jeopolitik ve finansal önemini tekrardan global arenada göstermemiz gerek." diyerek sözlerini tamamladı. AA