Doğruhaber/ Faruk Kuzu--- Haber -Yorum
İnsan yaşadığı zamana ve mekana göre eşyaya ihtiyaç duyar. Yani zaman ve mekan, ihtiyaçlar listelenirken dikkate alınan başlıca etkenlerdir.
Günümüz toplumuna baktığımızda yoğun bir “Silahlanma” yarışının olduğunu görürüz. Bireysel bir tercih olan “Bireysel silahlanmanın” ne kadar zaruret olduğu ayrı bir tartışma konusu olarak bir köşede tutalım şimdilik.
Asıl dikkatimi çeken; Diyarbakır Barosu Avukatlarının “Silahlanmaya karşı” yapmış oldukları eylemle ilgili bir haberdi. Haberde;
“Diyarbakır Barosu, silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Avukat Armanç Arkaş ve Müzeyyen Boylu ile İstanbul Barosu Avukatı Hüseyin Yama'yı anmak için eylem yaptı.Bireysel silahlanmaya karşı başlatılan kampanyada baro yönetimi, silah ruhsatı almanın zorlaştırılması ve silah ticaretinin denetim altına alınması çağrısı yaptı.”
Diyarbakır Barosunun bir kısım avukatının yaptığı bu eylem sonrası haliyle insanın aklına birkaç soru geliyor:
-Acaba aynı avukatlar “Pkk da silah bıraksın” diyebiliyorlar mı.Öyle ya örgütsel bir güç olan Pkk neredeyse her çeşit konvansiyonel silaha sahip ve bu silahlarla ne kadar çok kan döktüğü ortada.
-Acaba bu avukatlar “Herkes elindeki silahı kırıp atsın sadece Pkk’da silah kalsın, Pkk da böylece istediği gibi at koştursun mu " demek istiyorlar?
-Dindar insanlar Pkk ve yandaşları tarafından hunharca katledilirken bu avukatlar topluluğundan neden hiçbir ses çıkmadı, bundan sonra çıkacak mı?
Bu arada Amerikanın Sesi radyosunun da bu eyleme destek verdiğini hayret ve şüpheyle karşıladığımı da ifade etmek istiyorum. Abd’de hergün okulda barda kilisede camide…Sivil insanlar katledilirken VOA(Amerika’nın Sesi) neden”Bireysel Silahlanmaya”karşı olduğunu açıklamaz da iş Diyarbakır’a gelince destek bildirir?
Bu arada “Biz de kontrolsüz ve zalim ellerdeki silahlanmaya karşıyız!