Tüpraş işçileri toplu iş sözleşmesi sürecinde, patronun dayatmaları sonucu sürecin tıkanmasını ve Koç grubunun Tüpraş'ta işçinin kazanımlarını tırpanlama girişimlerini protesto etti.
Koç Holding'in Nakkaştepe'deki merkezi önünde yapılan basın açıklamasına, Tüpraş'ın İzmit, Aliağa, Kırıkkale ve Batman rafinerilerindeki işyeri temsilcileri ve işçiler katıldı.
Basın açıklamasında Petrol-İş Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar bir konuşma yaparken, işçilerin haklarının verilmesini talep etti
Basın açıklamasını ise Genel Eğitim ve Örgütlenme Sekreteri Mustafa Mesut Tekik okudu.
TÜPRAŞ’ta dört ayrı rafineride 4 bin 300 işçiyi kapsayan sözleşmenin müzakere yoluyla bitirilmesi gerektiğinin ifade edildiği açıklamada, "Ancak son görüşmelerde, işverenin bir dayatmaya dönüşen üç maddedeki taleplerinin devam ettiğini görmekteyiz. Daha önce de belirttiğimiz üzere, 3 yıllık sözleşme kapsam süresi, vardiya sisteminde değişiklik ve mazeret izinleri hususunda duruşumuz bellidir. Bu konularda herhangi bir dayatmayı kabul etmiyor, sendikamız ve işyerimizin hassasiyetlerini gözeterek, kazanımlarımızı pazarlık konusu yaptırmayacağımızın bir kez daha altını çiziyoruz" ifadesi kullanıldı.
Açıklamada şöyle denildi:
Söz konusu üç başlık dışında, müzakere edilmeyi bekleyen yalnızca ücret zammı ve sosyal yardımlar konusu bulunmaktadır. Diğer idari maddelerde uzlaşma sağlanmıştır. Hal böyleyken, işi yokuşa sürmenin, işçinin kazanımlarını tartışmaya açmanın bir faydası yoktur. Aynı dayatmacı tavır, toplu sözleşme sürecinin Yüksek Hakem Kurulu aşamasına taşınmasına neden olmuştur.
TÜPRAŞ’taki 4 bin 300 üyemizin kararlılığından güç alan sendikamızın, hiç bir tehdide boyun eğmeyeceğini vurguluyor ve henüz vakit varken buradan işverene çağrı yapıyoruz;
Gelin, TÜPRAŞ’ta işyeri kültürü ve geleneklerine uygun biçimde, toplu sözleşmeyi araya başka bir irade sokmadan, müzakere yoluyla bitirelim. 40 yıllık iş barışının sürmesini sağlayalım. Taraflar için yıpratıcı olacağından ve iş barışını ciddi anlamda bozacağından, aksi bir duruma izin vermeden, her dönem olduğu gibi karşılıklı anlayış ve sağduyu çerçevesinde bir anlaşmaya varalım.