1801: Kahire'deki Fransız işgal orduları, Osmanlı ordusuna teslim oldu. 1798-1801 yılları arasında Fransa Mısır ve doğu ticaret yolları üzerinde üstünlük elde etme amacıyla Mısır’ı işgal altında tuttu. Britanya’nın da Osmanlı İmparatorluğu’na yardım etmesi sonucu Fransa Mısır’da daha fazla tutunamamış ve imzalanan Paris Antlaşması çerçevesinde Mısır’da ki Fransa askerleri Osmanlı ordusuna teslim olmuştur.
1861: Sultan Abdülmecit öldü, yerine Abdülaziz padişah oldu. Sultan 1.Abdülmecit 25 Nisan 1823, İstanbul doğumlu olup 31. Osmanlı padişahı ve 110. İslam halifesidir. II. Mahmut'un Bezmialem Sultan'dan olan oğludur. Döneminde Tanzimat Fermanı'nı ilan ettirmesiyle meşhurdur. Osmanlı Devleti'nin son dört padişahının babasıdır ve en çok sayıda oğlu padişahlık yapmış olan padişahtır. Abdülmecit, babası gibi tüberküloza yakalanmıştı. Ihlamur Köşkü'nde öldüğünde 38 yaşındaydı ve yerine kardeşi Abdulaziz, Osmanlı tahtına oturdu.
1876: Little Bighorn muharebesinde Kızılderililer ABD 7. Süvari Alayı'nı imha etti, komutanları Yarbay George Armstrong Custer çatışmada öldü. Amerikalıların yıllar boyu Kızılderilileri yaşadıkları topraklardan sürmeleri sonrasında 1868 yılında Sioux'lar ile Amerikan hükümeti arasında bir antlaşma imzalanmış ve bu antlaşmaya göre adı geçen bölgenin Sioux'lara ait olduğu belirtilmiştir. Ancak bir kaç yıl sonra (1874) bölgede altın bulunduğunun duyulmasıyla beraber, bölgeye beyaz adam hücum etmek istemiştir. Amerikan hükümeti, altının bulunduğu ve daha evvel Kızılderililerin olduğunu kabul ettiği toprakları kendilerinden satın almak istemiştir ve kavim liderleriyle görüşmüştür. Ancak Kızılderililer toprakların satılık olmadığını belirtmişlerdir. 1876 yılının Nisan-Mayıs aylarında, Amerikalılar 1500-1600 adamla bölgede Kızılderili avını başlatmış ve yakaladıklarını söyledikleri gibi esir almamış, aksine öldürmüşlerdir. Bunun üzerine Little Bighorn nehri kıyısında konuşlanan Kızılderililer ile Amerikan askerleri arasında çıkan savaşta pek çok kayıp veren beyaz adamın askerlerine karşılık kızılderililer sadece 50-60 civarı kayıp vermişlerdir. Custer, iki biraderiyle beraber, kancıklığının bedelini canıyla ödemiştir.
1903: Marie Curie, Paris Üniversitesi'ne sunduğu tezde radyumun keşfini açıkladı. Radyum, 1898 yılında Fransız fizikçileri Pierre Curie ve eşi Marie Curie tarafından bulunan, atom numarası 88, atom ağırlığı 226,05 olan, 700 °C de eriyen, soğukta suyu ayrıştıran, ışın etkinliği çok bir elementtir. Kısaltması Ra dır.Bu element doğal bir element olmayıp sonradan kimyasal yollarla bulunmuştur.Çok az miktar kullanılması gereken bir madendir.Radyumu tedbir almadan kullanmak tehlikelidir; çünkü sürekli olarak içe işleyen öldürücü ışınlar çıkartır; radyumun bu özelliğine radyoaktiflik denir. Fransız Curie çifti, 1898'de bir uranyum filizi olan pekblend üzerinde çalışırken bu madenden 900 defa daha radyoaktif bir cismin varlığını saptamışlardır. Buna radyum adını vermişlerdir.
1925: Yunanistan'da, General Thedoros Pangalos bir darbeyle iktidarı ele geçirdi. I. Dünya Savaşı'nda ve Batı Anadolu'daki Yunan işgali sırasında (1921-22) orduda görev aldı. 1919'da Genelkurmay başkanı oldu. Kral Konstantin'in tahttan çekilmesinden az sonra savaş bakanı oldu. 1925'te bir darbe düzenleyerek başbakanlığı üstlendi. 3 Ocak 1926'da da diktatörlüğünü ilan etti ve Nisan 1926'da kendisini devlet başkanlığına seçtirdi. Pangalos'un diktatörlüğü sırasında parlamento sekiz ay süreyle kapatıldı ve Bulgaristan'la ilişkiler bozuldu. 22 Ağustos 1926'da General Kondhylis komutasındaki Cumhuriyet Muhafızları tarafından devrildi. Devrildikten sonra tutuklanan Pangalos iki yıl sonra serbest bırakıldı.
1950: Sovyetler tarafından desteklenen Kuzey Kore orduları, sabahın erken saatlerinde Güney Kore'ye saldırdı. Kore Savaşı Başlamış oldu.
Bu savaşa daha sonra Amerika’nın çağrısı üzerine BM’de dâhil olmuş ve çok uluslu güç Kore’ye müdahale etmiştir. Bu savaşa Çin de taraf olmuş ve Kuzey Kore’yi desteklemiştir. Türkiye de ilk kez bir sınır ötesi savaşa müdahil olup asker göndermiştir.
1960: İşadamı Vehbi Koç, Hazine'ye 26 kilo altın ve bina bağışladı. İşadamlarının darbe zamanlarında biraz da kendilerini sağlama alma nedeniyle cömertleşmeleri sıkça rastlanan gelişmeler arasında yer alıyordu. O sıralarda 27 Mayıs darbecileri çoğu askerlerden müteşekkil ekip ile devlet yönetimini ele almışlardı ve devletin sadece idari işleri yoktu. Bunun yanı sıra her devlet idaresinin başını en çok ağırtan ekonomi problemi vardı. Askeri yönetim ise ekonomi konusuna oldukça yabancıydı ve darbe sonrası ekonomi dibe vurmuştu. Zira her şeyi hazır önlerinde görmeye alışmışlardı. Onların en iyi yapabileceği iş zenginlerden para toplamaktı ve can korkusuyla da olsa kimsenin bu çağrıyı geri çeviremeyeceğini biliyorlardı.
1963: Verdiği kararlarla çok tartışılıp eleştirilen Anayasa Mahkemesi, ilk duruşmayla görevine başladı. Anayasa Mahkemesi, 1961 Anayasası’yla kurulmuştur. Amacı Anayasa’da yazılı temel hak ve özgürlükleri korumak ve TBMM tarafından çıkarılan yasaların başvuru üzerine anayasa'ya uygun olup olmadığını denetlemek’ olan Anayasa Mahkemesi kimi zaman temel hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı kararlar alabilmiştir. Anayasa Yargısı, bazı değişikliklerle birlikte 1982 Anayasası’nca da korunmuştur. Bugünkü Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'tır. Ayrıca 12 Eylül 2010'da yapılan Türkiye anayasa değişikliği referandumunun kabul edilmesi ile Mahkeme üye sayısı artırılmış ve bireysel başvuru yapma hakkı verilmiştir.
1974: Başbakan Süleyman Demirel "Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye'yi cezalandırırsa böyle dostu bir daha bulamayacaktır" dedi.
1975: İmam hatiplilerin harp okullarına alınması teklifini TBMM Milli Savunma Komisyonu reddetti. İmam Hatip okulları her darbe ve olağanüstü durumlarında gündeme gelmiş ve Cumhuriyet’in belki de dini gelişmeleri kontrole almak için açtığı okulların yine Cumhuriyeti koruma zihniyetiyle önleri kesilmiştir.
1991: Hırvatistan ve Slovenya, Yugoslavya'dan bağımsızlıklarını ilan ettiler. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla beraber tüm Komünist ülkeler etkilenmiş ve birçoğu dağılmıştır. Yugoslavya’dan da ilk ayrılanlar Hırvatistan ve Slovenya olmuşlardır. Bu dağılmadan sonra da özellikle ırkçı Sırpların sürdürdüğü bir iç savaş yaşamış olan Yugoslavya, BM ve Nato’nun müdahalesi ile anlaşma ile 6 bağımsız Cumhuriyet’e ayrılmıştır.
1993: Tansu Çiller, Türkiye'nin ilk kadın başbakanı oldu.