Haftasonu YKS'ye girecek öğrencilere 'Son Dakika uyarısı'

15-16 Haziran'da ÖSYM Başkanlığınca düzenlenecek Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) öncesi öğrencilere uyarılar

Ekleme: 12.06.2019 10:04:14 / Güncelleme: 12.06.2019 10:05:01 / Eğitim
Destek için 

Tüm Özel Eğitim Kurumları Derneği (ÖZ-KUR-DER) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Çevik, üniversite sınavına girecek adayların bir gün önceden ders çalışmayı bırakması, dinlendirici özelliği olan bol oksijenli yerlerde oturarak ve dolaşarak günlerini geçirmesi gerektiğini söyledi.

Çevik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15-16 Haziran'da Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığınca düzenlenecek Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) öncesi öğrencilere uyarılarda bulundu.

YKS Temel Yeterlilik Testi'nin 15 Haziran'da saat 10.15'te düzenleneceğini ve adaylara 135 dakika süre verileceğini anımsatan Çevik, 16 Haziran'da 10.15'te Alan Yeterlilik Testi'nin, 15.45'te ise Yabancı Dil Testi'nin uygulanacağını hatırlattı.

Çevik, adayların sınav öncesinde YKS kılavuzunu mutlaka dikkatle okuması gerektiğini belirterek, öğrencilerin, sabah oturumlarında saat 10.00'dan, öğleden sonraki oturumda ise 15.30'dan sonra sınav binalarına alınmayacaklarını, önceden sınava girilecek yerin görülmesi gerektiğini anlattı.

Sınava girişte geçerli kimlik belgesi ve sınava giriş belgesinin bulundurulması gerektiğini vurgulayan Çevik, ilgili oturuma ait sınava giriş belgesini yanlarında bulundurmayan adayların binalara giremeyeceğini kaydetti.

"Kaygınızı kontrol edin, öz güveninizi zedelemeyin"

Çevik, sınav kaygısının, adayın başarısını engelleyecek seviyede olmaması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gerçek performans için orta düzeyde kaygı duymak yeterlidir. Adaylar, sınavda sadece sorulara odaklanmalıdır. 'Sınavda başarısız olur muyum?' düşüncesi kaygıyı artıracağı için başarı kaybına sebep olacaktır. Bu da sonuç olarak adayda öz güven eksikliği yaratabilir. Bugüne kadar yapılamayanlara takılmak zaman ve motivasyon kaybettirir. Başkalarının performansına göre değil, kendi süreç gelişimine göre analizler yapılmalı, kazanmak istenilen şeye kazanamamak korkusu bulaştırılmamalı. Çalışma ritmini bozmamak ana kural olmalı."

Ahmet Çevik, ebeveynlerin, sınavın bir son olmadığını bilmesi, adaylara güvendiklerini her fırsatta hissettirmesi, sonuç ne olursa olsun çocuklarının kendileri için önemli olduğunu dile getirmesi gerektiğini vurguladı.

Ebeveynlerin sınav öncesinde, "ertesi gün çok büyük bir olay varmış gibi" davranmaması gerektiğini aktaran Çevik, olağan bir gün geçirilmesinde fayda olacağını, bir gün öncesinde sınavla ilgili konuşmalardan uzak durulması gerektiğini söyledi.

"Son hafta yeni konu çalışılmamalı, fiziksel egzersizlerden kaçınılmalı"

Çevik, sınav haftasında yeni konu çalışmanın zihin karışıklığına neden olabileceğini belirterek, "Yeni konu çalışmak yerine güçlendirme çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Deneme sınavlarında yanlış ya da boş soruları konuya geri dönerek yeniden çözmek iyi bir tamamlama ve pekiştirme çalışması olacaktır." ifadelerini kullandı.

Ağır fiziksel egzersizlerden kaçınılması gerektiğini dile getiren Çevik, adaylara son hafta yapmaları gerekenlerle ilgili şu uyarılarda bulundu:

"Beslenme ve uyku düzeni sağlıklı ve yeterli hale getirilmelidir. Lüzumsuz iletişim gerginliklerinden mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Sınava 2 gün kala rötuş çalışmaları yapılmalı, yeni konu kesinlikle çalışılmamalıdır. Son iki günde çalışmalar bırakılmalıdır. Son iki gün demlenme zamanıdır ve bilginin oturması, bedenin ve zihnin dinginleşmesi için son derece önemlidir. Eğer son iki gün çalışmamak çok kaygı yaratacaksa mümkün olduğunca hafif tempoda soru çözülebilir."

"Sağlığı bozacak yiyeceklerden uzak durulmalı"

Çevik, adayların, sınav anı stratejisini de artık belirli bir şablona oturtmaları gerektiğini, bunun içinde deneme sınavlarının sayısının artırılabileceğini ve şablonların bu sınavlarda test edilebileceğini anlattı.

"Hangi testten başlanacağı, turlama sisteminin nasıl uygulanacağı, süre yönetiminin nasıl takip edileceği iyice kurgulanmalı." diyen Çevik, şu ifadeleri kullandı:

"Adaylar sınavdan bir gün önce ders çalışmayı bırakmalıdır. Dinlendirici özelliği olan bol oksijenli yerlerde oturarak ve dolaşarak günlerini geçirebilirler. Sınavı mümkün olduğu kadar zihinlerinden uzaklaştırmaya çalışarak, sevdikleri kişilerle sohbet etme fırsatları oluşturmalıdırlar.

Akşam yemeğinde sağlığı bozma tehlikesi olan yiyeceklerden uzak durulmalı, farklı yemeklerden ziyade genellikle yenilen yemekler tüketilmeli. Uyku saati yaklaşınca ılık bir duş alınmalı; yatağa uzanarak dinlendirici, rahatlatıcı kitaplar okunmalı veya müzik dinlenilmeli; uyku saatinde her türlü olumsuz düşüncelerden uzaklaşarak rahat bir uykuya geçilmeli. Sınava giderken götürmek zorunda olunan belgeler hazırlayıp bir zarfa yerleştirilmeli."

"Erken kalkılmalı, kahvaltı yapılmalı, soru kökleri dikkatli okunmalı"

Çevik, adayların sınav sabahı biraz erken kalkarak besleyici ve enerji verici bir kahvaltı yapması, sınav belgelerini alarak yola erken çıkmaları gerektiğini bildirdi.

Sınav dışındaki konularda sohbet edilmemesi gerektiğini aktaran Çevik, sınav stresinin yükseldiğini hisseden adayların nefes egzersizi yaparak gevşeyebileceğini söyledi.

Adayların sınavda daha önce denemelerde uyguladığı ve başarılı olduğu sırayı izlemesi gerektiğini dile getiren Çevik, soru köklerinin çok dikkatli okunmasının öneminden bahsetti.

Çevik, soruya yanıt olamayacak seçenekleri eleme yoluna gidilmesi gerektiğini kaydederek, uzun ve karışık gibi görünen sorular karşısında panik yapmamak gerektiğini vurguladı.

"Zihnin dağıldığı hissedildiğinde derin bir nefes alınmalı"

Ahmet Çevik, sorularda verilen şekil ve verilerin tekrar çizilmemesi ve yazılmasının zaman kaybettireceğini belirerek, paragraf ya da bir parçaya bağlı sorularda önce sorunun okunması gerektiğini söyledi.

Soruyu yanıtlayamayan adayın güvenini kaybetmemesinin önemine işaret eden Çevik, adayın, bilgi sahibi olmadığı soruları yanıtlamaktan kaçınması gerektiğini bildirdi.

Çevik, sorulara takılmamaya dikkat edilmesi, bir soruda çok fazla zaman harcanılmaması gibi uyarılarda bulunarak, önerilerini şöyle sonlandırdı:

"Soru, çözebilecek nitelikteyse yanına işaret konularak vakit kaldığında tekrar ona dönülmelidir. Dikkatin sınav boyunca kesilmemesi mümkün değildir. Zaman zaman zihnin dağıldığı hissedildiğinde, bir süre kalemi bırakmak, gözleri kapatıp ve derin bir nefes almak tekrar konsantrasyon sağlar. 10-15 saniyelik bir dinlenme egzersizi, sınava tekrar dikkatin verilmesine yardımcı olacaktır. Aday, her şeyden önce kendine güvenmeli ve başaracağına inanmalıdır."

Kaynak: AA