SUUD’UN SUDAN’DA KAFASI KARIŞIK

Sudan’da askeri darbe sonrası uzun süredir devam eden müzakereler kilitlenince şiddet olayları başladı. Suud taraflara itidal çağrısında bulundu. Peki neden itidal çağrısı... Yoksa darbenin arkasındaki güç kendisi değil miydi?

Ekleme: 08.06.2019 15:08:17 / Güncelleme: 08.06.2019 15:08:17 / manşetler
Destek için 

Hasan Sabaz / Haber-Yorum

Kimileri sivillere yönelik ölümle sonuçlanan saldırılar için Sudan istihbaratını suçlarken kimileri de Darfur’daki katliamlardan dolayı sicilleri pek temiz olmayan “Cancavid milislerini” sorumlu tutuyor.

Suudi’nin tavrı oldukça dikkat çekici.

Suudi Arabistan, olaylar sonrasında Sudanlı taraflar arasında diyaloğa devam edilmesi ve sağduyuyla hareket edilmesi çağrısında bulunmuş.

Resmi ajansında yer alan haberde, Suudi hükümetinin Sudan'da ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanan olayları endişeyle takip ettiği belirtilmiş.

Sudanlı tarafların, halkın talep ve beklentilerini karşılamak için sağduyuyla hareket etmesi ve çeşitli güçler arasında diyaloğa devam etmesinin gerekli olduğu vurgulanarak, ülkenin içinde bulunduğu bu zor şartları en kısa zamanda aşması temenni edildi.

Ayrıca Sudan halkına ve hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar dilendi.

Gerçekten de çok ilginç açıklamalar değil mi?

Yemen’de kadın-çocuk ayırımı gözetmeksizin bombalamalarda bulunan Suudi’den kimse “Taraflar arasında diyaloğa devam edilmesi” yönünde bir açıklama duydu mu şimdiye kadar?

Ya da biraz daha geriye gidelim.

Mısır’da “meşru ve seçilmiş hükümet” baştayken darbe yapan Sisi adındaki zalim, namazda secde halindeki Müslümanları katlettiğinde, Rabia Meydanında insanlar tanklarla ezildiğinde, çadırlar ateşe verildiğinde Suudi rejiminden sağduyu tavsiyesi ve mazlum Müslümanlar için başsağlığı açıklaması duyan oldu mu?

Suudi siyasetinde herhangi bir değişim de olmadığına göre bu açıklamaların anlamı nedir?

Sanırım kafalar karışık!

Askeri yönetim her ne kadar Suudi ve BAE’ye yakın gibi görünüyorsa da Körfez için güven vermiyor. Ömer el Beşir’in İhvan’a olan yakınlığı ve askerin el Beşir’e bağlılığı son dönemdeki manevralara şüpheyle yaklaşılmasına neden oluyor.

Muhaliflerin ise içinde laik ve solcu kesimler bulunuyor olmasına rağmen yer yer açıkça Suudi karşıtlığı yönünde mesajlar vermesi rahatsız ediyor.

İşte bu yüzden…

Suudi açıkça bir tarafı destekleyip diğer tarafa cephe alamıyor.

İki tarafla da görüşüp uygun olan ata oynamak; ama bunun için acele etmemek gerektiğini düşünüyor.

Ya da “kimi istihbarat birimleri” öyle düşünmelerini istiyor.