Avusturya’da Müslüman aileye mülkiyet satın alma izni verilmedi

Avusturya’da Aşağı Avusturya eyaletine bağlı Weikendorf kasabasına taşınmak isteyen Filistinli aileye, 'Müslüman oldukları' gerekçesi ile mülkiyet satın alma izni verilmedi.

Ekleme: 01.06.2019 18:18:39 / Güncelleme: 01.06.2019 18:18:39 / Dünya
Destek için 

Avusturya'da Filistinli bir Müslüman ailenin Aşağı Avusturya eyaletine bağlı Weikendorf kasabasında mülk satın almaları için gerekli izin belgesi, "Müslüman oldukları" gerekçesiyle belediye başkanı tarafından reddedildi.

Uzun yıllardır Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaşayan ve ticaretle uğraşan Filistinli Halit Mansur Ebu el Hüsna, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Wiekendorf kasabasında müstakil bir eve taşınmak istediklerini ancak kasabanın belediye başkanının buna engel olduğunu söyledi.

Ebu el Hüsna, Belediye Başkanı Johann Zimmermann tarafından reddedilen izin belgesine ilişkin gerekçenin kendilerine yazılı olarak bildirildiğini kaydederek, "Ret gerekçesi olarak, Batı ve İslam kültürünün farklı olduğu, her iki kültürde değerlerin, geleneklerin ve yaşantı tarzının birbirinden çok uzak olduğu, bu nedenle ailemizin bu kasabaya uyum sağlayamayacağı ileri sürülerek, söz konusu mülkün satın alınmasına izin verilmedi. Müslüman oluğumuz için istenmedik." dedi.

"İNSANLIK DIŞI AÇIK BİR AYRIMCILIK"

Yaklaşık 9 yıldır Avusturya'da yaşayan 4 çocuk babası Ebu el Hüsna, Filistin'den buraya iltica ettiklerini, mülteci statülerinin bulunduğunu belirterek, “Biz her yönüyle bu ülkeye uyumlu bir şekilde yaşıyoruz. Bugüne kadar olumsuz hiçbir şeyle anılmadık. Belediye başkanının ret gerekçesi, insanlık dışı açık bir ayrımcılık." şeklinde konuştu.

Ebu el Hüsna, olaya ilişkin hukuki süreç başlatıldığını ifade ederek, eyaletin imar işlerinden sorumlu komisyonuna belediye başkanının ayrımcı kararı nedeniyle itirazda bulunduklarını, yetkililerin itirazları incelediğini aktardı.

 Olayın basında yer almasının ardından sosyal medyada çok sayıda ırkçı yorum yapıldığını kaydeden Ebu el Hüsna, Avusturya gibi demokratik bir ülkede bu tür açık bir ayrımcılıkla karşı karşı kalmaktan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.