Osman Çelik – Haber Analiz
Devrik lider Hüsnü Mübarek’in uzun zamandan beri ihmal ettiği Mısır’ın dış politikası Muhammed Mursi ile birlikte yeniden şekilleniyor. Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, ülkesinin içinde bulunduğu ekonomik krizi sonlandırmak için göreve gelmesinin üzerinden iki aylık kısa bir süre geçmesine rağmen çok mesafeler kat etti. Özellikle aralıksız olarak ülkelere düzenlediği ziyaretler ile siyasi ve ticari alanlarda birçok anlaşmalara imza attı. Mursi, bu anlaşmalar ile Mısır’ın önümüzdeki yıllarda siyasi ve iktisadi alanda daha güçlü bir devlet olmasını hedefliyor.
Göreve gelir gelmez ilk ziyaretini Suudi Arabistan’a gerçekleştiren Muhammed Mursi, Kral Abdullah bin Abdülaziz ile bir araya geldi. Kral Abdullah ve Katar Emiri Et-Tanii Mısır ekonomisini içinde bulunduğu kriz sebebiyle 3,75 milyar dolar destekte bulundu.
Kısaca belirtmek gerekirse Devrim sonrası Mısır’ın ekonomisi vahim durumdadır. Başta un, yağ ve gaz yağı gibi temel gıda maddelerinin enflasyon oranı % 20’yi geçmektedir. Ocak 2011’de gerçekleşen ayaklanma ile birlikte 2012 – 2013 dönemi için Mısır bütçesi 22,5 milyar olarak belirlendi. Mısır şimdilik bu bütçenin yarısını bile karşılayamamaktadır.
Mısır, istikrarlı bir ülke olarak görülmediğinden dolayı İMF ve Dünya Bankası, verdiği krediler için yüksek i faiz uygulamaktadır. Bu ise daha fazla yatırım ve ekonomik büyümenin önüne geçmektedir.Arap ülkeleri dışındaki ilk ziyaretini Çin’e gerçekleştiren yeni lider, Pekin’de Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao ile bir araya geldi. Ziyaret kapsamında iki ülke arasında başta ekonomi olmak üzere bilim, sanayi, enformasyon, turizm, çevre, tarım ve bankacılık alanlarında işbirliği anlaşmaları bulunuyor. Bu anlaşmalar neticesinde Mursi 4,9 milyar dolarlık ticari anlaşma ile Mısır’a döndü.
Cumhurbaşkanı Mursi’nin düzenlediği bu geziler sadece ticari alanda değil, siyasi birçok adımı da beraberinde getirmektedir. Hürriyet ve Adalet Partisi(ÖZAP)’nin resmi gazetesi konumunda olan Hürriyet ve Adalet Gazetesi yazarlarından Dr. Usam Abduş-Şafii, gazetenin geçtiğimiz Cumartesi günkü sayısında Mursi’nin Arap ülkeleri dışındaki ilk ziyaretini Çin’e gerçekleştirmesinin ABD’ye yönelik bir mesaj olduğu açıklamasında bulundu.
Farklı ülkelerde düzenlenen zirvelere katılmayı ihmal etmeyen Mursi, başta Suudi Arabistan, Afrika, İran olmak üzere davetlisi olduğu toplantılara ihmal etmiyor.
Dâhili ve harici tüm engellemelere rağmen, İran’ın başkenti Tahran’da gerçekleşen Bağlantısızlar Hareketi Zirvesinde konuşan Muhammed Mursi, toplantıda Filistin ve Suriye ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Filistin halkının özgürlüğü için savaştığını, BM’nin Filistin devletini tanıması gerektiğini söyledi. Mursi, zirvede Esed rejimin zülüm üzere kurulmuş bir devlet olduğunu, halkını katlettiğini tez zamanda yıkılması gerektiğini vurguladı.
Ümmetin kanayan yarası olan Suriye meselesinin bir an önce sonuçlanması için ilk günden beri çözüm arayışı içinde olan Mursi, bu meselenin Batı müdahalesiyle değil Türkiye, Suudi Arabistan, İran ve Mısır’ın öncülük etmesiyle hal olacağını ifade etti. Bir buçuk yıldan fazla süren ve her gün onlarca insanın ölümüyle sonuçlanan bu çıkmazın kısa zamanda nihayete ermesi için İslam dünyası, bu 4 ülkenin ortaya koyacağı çözümü beklemektedir.