Sivas Davası mağduru aileler adalet bekliyor

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas Madımak Oteli'nde gerçekleşen ve 37 kişinin hayatını kaybettiği otel yangınıyla bağlantısı olduğu iddia edilerek uydurma delillerle yargı ve polis kumpasıyla cezaevine atılan ve olaylarla hiçbir ilgisi olmayan Sivas Davası tutuklularının mağduriyeti sürüyor.

Sivas Buruciye Yasin-Der yönetim kurulundan oluşan bir heyet, Sivas Davası mağduru aileleri ziyaret ederek, yaşadıkları sorun ve sıkıntılarını dinledi.

Kendilerini unutmayıp ziyaretlerinden ötürü heyete teşekkür eden aileler, yıllardır haksız yere cezaevlerinde yatan çocuklarının bir türlü görülmediğini belirtti. Yaşadıkları mağduriyetin artık görülmesini isteyen aileler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek kendilerinin de af kapsamına alınmasını istedi.

Sivas Olayları Davası mağdurlarından Ekrem Kurt'un anne ve babası, olayda hiçbir suçu olmayan çocuklarının dosyalarının tekrar gözden geçirilmesini talep etti.

"Çocuklarımızın af kapsamına alınmasını istiyorum"

Tek istediklerinin adalet olduğunu vurgulayan anne Fatma Kurt, "Af kapsamına hırsızlar ve esrarcılar dahil ediliyorsa bizim çocuklar da dahil edilmelidir. Neden bunlar mağdur ediliyor? Cumhurbaşkanına, Adalet Bakanına sesleniyorum; bunları da görün. Benim çocuğum suçsuz ve haksız yere 25 yıldır yatıyor, ötekilerden önce bunlara hak tanısınlar. Çocuklarımızın af kapsamına alınmasını istiyorum. Dosyalarının tekrar gözden geçirilmesini istiyorum." dedi.

"26 senedir derdimizi kimseye anlatamadık"

Sadece çocuklarını değil onlarla beraber yıllardır kendilerini de mağdur ettiklerini vurgulayan anne Kurt, "Benim çocuğum Sivas, Afyon, Kırşehir ve şimdi de Tokat cezaevinde yatıyor. Artık ziyaretine de gidemiyorum, iki kere kalp krizi geçirdim. Cumhurbaşkanından çok şey bekliyordum bu konuda, çünkü kendisi de yattı ve o bizi anlar diyordum. Neden bunları unuttular? Aslında bir af beklemiyorum, dosyalarının yeniden açılmasını istiyorum. Çünkü bunlar bir şey yapmadı. Olayda öldürülenler var, kabul ediyorum; ama gidip asıl suçluları bulsunlar. 26 senedir derdimizi kimseye anlatamadık. Bunları görmüyorlar mı, duymuyorlar mı, yoksa duymazdan mı geliyorlar?" diye konuştu.

"İnşallah vicdan sahipleri sesimizi duyar"

Emekli maaşıyla yıllardır cezaevinde çocuğunu baktığını dile getiren baba Cafer Kurt ise şunları söyledi: "Emekli maaşıyla oğlumun yüzünü güldürmeye çalışıyoruz. Bir suçu olsaydı gam yemezdim. Olay esnasında oğlumun o sırada top oynadığına şahitlik edenler olmasına rağmen ifadeleri kale alınmadı. Benim oğlum gibi diğer mağdurların da olayla hiçbir alakaları yoktur. Çocuğumun olaydan habersiz olmasına rağmen gözaltına alındı. Tek suçları dindar olmalarıydı. Allah kimsenin başına vermesin. İnşallah vicdan sahibi birileri sesimizi duyar. Umutluyuz Rabbimizden, o Ğafur ve Rahimdir."

Üç oğlu cezaevinde olan anne Medine Ceylan (80), affın gündeme gelmesiyle birlikte ümitlenerek çocuklarına kavuşacağı günün heyecanını yaşıyor.

"Emine Erdoğan'a sesleniyorum; sende bir annesin"

Af beklentisinin olduğunu ve artık evlatlarına kavuşmak istediğini aktaran Ceylan, "3 tane yavrumu alıp götürdüler. Bir başıma kaldım. 80 yaşındayım. Bu af gündeme geldiğinden beri uyuyamıyorum. Allah'ın izni ile bir af bekliyorum. Bizimkilere hiç mi af olmayacak. Sayın Cumhurbaşkanına ve eşi Emine Erdoğan'a sesleniyorum; sende bir annesin ve senin evlatların yanında. Kendisi evlat acısına dayanabilir mi? Ben anne değil miyim? Çocuklarımın her biri bir tarafta... Bayramlar geliyor, yollarını gözlüyorum. İslami kesimin de bu aftan yararlanmasını istiyorum." ifadelerini kullandı.

"Ne zaman bizimkilere bir kapı açılacak?"

Çocuklarını ziyarete gidemediğini söyleyen Ceylan, konuşmasına şöyle devam etti: "Hükümet, devlet hiç mi bizimkilere çözüm olmayacak? Kimisinin anne ve babası, kimisinin kardeşleri öldü. Çocukları perişan oldu. Artık cezaevine gidemiyorum. Hastayım, dizlerim tutmuyor. Özel aracımız da yok. Ne zaman bizimkilere bir kapı açılacak? Hırsızlar, esrarcılar salıveriliyorsa bizimkilerin de bu haktan yararlanmasını istiyorum. Haksız yere yattıklarını herkes biliyor. Allah bütün Müslüman tutsaklara hayır kapısı açsın."

25 senedir mağduriyet yaşadıklarını belirten Mücahit Utku Ceylan, "Ailem ve diğer aileler yıllardır hüzünle yaşadık. Sivas davası mağdurlarının da aftan yararlanmasını istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımdan artık daha fazla mağdur olmamamız için bu konuya el atmasını istiyorum. İnşallah güzel neticeler ile güzel günler göreceğiz diye ümit ediyorum." dedi.

Sivas Buruciye Yasin Der Yönetim Kurulu Üyesi İslam Demir yaptığı açıklamada, Sivas davası mağdurlarının yaşadıkları hukuksuzluklara dikkat çekti.

"Sivas davası mağdurları da af kapsamına alınmalı"

Sivas davası mağdurlarının da kesinlikle bu gündemdeki af kapsamına alınması gerektiğini ifade eden Demir, "O dönemdeki kirli oyunlardan bir tanesinin de Sivas'ta tezgâhlandı. Sivas'taki hassas dengeyi iyi bildiklerinden dolayı Aziz Nesin ve arkadaşlarını getirmekle kirli oyunun fitilini ateşlediler. Oteli kimin yaktığı, kurşunları kimin sıktığı hiçbir zaman aydınlatılmadı. O gün olay yerinde hiç bulunmayanlar gibi, olayı uzaktan seyredenler bile asıl suçlularmış gibi muamele gördüler. Suçsuz yere 26 senedir cezaevinde mağdur edilen Sivas davası mağdurlarının da kesinlikle bu gündemdeki af kapsamına alınması gerekir. Eğer devlet bir af çıkaracaksa kendisine karşı işlenen suçlara bir af getirmesi gerekir. 28 Şubat ve FETÖ mağdurların da bu af kapsamına alınmasını ümit ediyorum." diye konuştu.(Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)