Şehadetinin 23`üncü yılında Sertip Bilek

Diyarbakır`da İslami kimliğinden ötürü uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Sertip Bilek`in şehadetinin üzerinden tam 23 yıl geçti.

Ekleme: 26.12.2017 10:10:00 / Güncelleme: 26.12.2017 10:10:00 / Kim Kimdir? / Diyarbakır Haberleri
Destek için 

Diyarbakır Dicle Üniversitesinde eğitimine devam ettiği sırada, İslami kimliğinden ötürü 26 Aralık 1994 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucunda katledilen Sertip Bilek, İslam davasını dert edinen ender gençlerden biriydi.

Eğitim fakültesinin fizik öğretmenliği bölümünü okuyan Sertip Bilek'in, savunduğu davası uğruna can vermesinin üzerinden tam 23 yıl geçti.

Şehit Sertip'le aynı fakültede okuyan arkadaşı Metin Kaya, onun mümtaz kişiliğinden bahsederek, Müslümanlar için duyduğu merhameti anlattı.

Kaya, "Şehit Sertip'le aynı fakültede okuduk. Eğitim fakültesinin fizik bölümünde okuduk. Kendisinin 'Sertip' diye çağrılmasını istemiyordu, bundan rahatsızdı. Biz, okulda kendisine 'Yusuf' diye hitap ediyorduk. Zaten arkadaşlarımızın büyük çoğunluğu da isminin Sertip olduğunu bilmiyordu. Şehit olduktan sonra basına düştüğü zaman birçok arkadaş 'Sertip kimdir?' diye sormaya başladı. Ailesi, onun Müslümanların yanına gelmesini pek istemiyordu. Sürekli kendisini uzaklaştırmaya çalışıyordu ama o, buna rağmen İslam davasından ayrılmadı." dedi.

"Şehit olduğu gün Müslümanların içinde bulunduğu sıkıntılardan bahsediyordu"

Sertip Bilek'in sürekli olarak Müslümanların dertleriyle dertlendiğini vurgulayan Kaya, sözlerine şöyle devam etti:

"Şehit olduğu gün okul bahçesinde birlikte geziyorduk. Gezerken de Müslümanların içinde bulunduğu halden, bu sıkıntılı durumdan bahsediyordu. 'Niye Müslümanlar böyle yapıyor, aralarında neden ayrılık var? Bazıları neden İslam için çaba sarf eden Müslümanlara saldırıyor?' şeklinde bahsediyordu. Kendisi de bir camide öğrencilere Kur'an-ı Kerim dersi veriyordu. Burada bazı insanlar onu sabote etmeye çalışıyordu. Bundan duyduğu rahatsızlığı dile getiriyor, dert yanıyordu. 'Biz öğrencileri camiye getirmek için çaba sarf ettik ama sözde Müslüman olduğunu söyleyen bazı insanlar gelip öğrencilerimize olmadık şeylerden bahsediyorlar. Öğrencileri camiden uzaklaştırmaya çalışıyorlar.' diyordu. Böyle bir İslami anlayışın olmadığına yönelik sitemde bulunuyordu. Epeyi serzenişte bulundu. 'Camide ders saatim başlıyor.' diyerek ayrıldı. Camide dersini verdikten sonra yine aynı şahıslar tarafından şehit edildi. Şikâyet ettiği, İslami anlayışlarının olmadığını söylediği insanlar tarafından şehit edildi."

"Ailesi onu davasından uzaklaştıramadı"

Arkadaşlarının cenazesine gelmemeleri için ailesinin, Bilek'in naaşını apar topar Siirt'e götürdüğünü anlatan Kaya, "Ailesi, Müslümanlar cenazesine ulaşmasın diye buradan kaçırdı. Müslümanların sahiplenmesini engelledi. Sonradan duyduğumuza göre Siirt'e götürdüler. Ailesi, onu mücadelesinden, davasından uzaklaştıramadı ama tek yapabildikleri şey arkadaşları kolay kolay gitmesin diye mezarını uzak bir yere götürmek oldu. Onun hiç istemediği, 'Ben şehit olursan mezarıma ismimi yazmayın.' dediği halde ailesi 'Sertip' yazdı. Onun kendisine değil, ailesinin ona layık gördüğü ismi yazdılar." ifadelerini kullandı. (Abdurrahman Tetik - İLKHA)