"Ümmet coğrafyasında sınır diye bir şey yoktur"

Diyarbakır`ın Çermik ilçesinde iftar programına katılan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz, ümmet coğrafyasında sınır diye bir şeyin olmadığını belirtti.

Ekleme: 22.06.2017 13:10:00 / Güncelleme: 22.06.2017 13:10:00 / Ramazan / Diyarbakır Haberleri
Destek için 

Diyarbakır'da HÜDA PAR Çermik ilçe teşkilatı tarafından iftar programı düzenlendi. Tarihi Haburman Köprüsü'nün yanında düzenlenen programa HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz, İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, İl Başkan Yardımcısı Metin Turan ve İlçe Başkanı Seyfettin Yiğit ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programın selamlama konuşmasını Yiğit yaptı. Akabinde davetlilere hitap eden Yılmaz ise gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Ramazan ayında Müslümanların bir araya gelip programlar tertiplediklerini ve birbirlerine yardımcı olduklarını belirten Yılmaz, Ramazan bitince bu güzelliklerin kaybolmaması gerektiğini söyledi.

Yılmaz, "Ramazan ayının kendine has özelliği, güzelliği, belki de en iyi tarafı Müslümanların bu ayda bir araya gelmesi, ortak iftar programları tertip etmeleri, birbirinin halini ahvalini sorması, konu komşunun birbirine sahip çıkması, ortak etkinliklerde bulunması, hali vakti yerinde olanın olmayana yardım etmesi, toplumun aç olanın halini sormasıdır. İslam toplumunun dayanışmasının, kardeşliğinin, yardımlaşmasının bir gereğidir bu. Maalesef bu özelliğimiz Ramazan ayı dışında unutulmakta. Ramazan bitince komşuyu sormaz oluyoruz. Ramazan ayı bitince eşi dostu, akrabayı sormaz oluyoruz. Sıla-i rahimi azaltıyoruz. Müslüman olarak yapmamamız gereken şeyler bunlar ama maalesef Ramazan Müslümanı haline gelmişiz. Ramazan Müslümanlığından çıkıp on iki ay boyunca sahip olduğumuz bu halet-i ruhiyeyi devam etmemiz lazım. Kalbimizin imanla, kardeşlikle, sevgiyle, muhabbetle çarptığı bugünler gibi diğer on bir ayın da böyle olması lazım. Eğer böyle olursa özlediğimiz o günlere çok daha erken kavuşuruz. Ümmet olma bilincine daha erken kavuşuruz." dedi.

İkinci dünya savaşında birbirlerinden milyonlarca insan öldüren Avrupa devletlerinin, ölümlerden ders çıkararak Avrupa Birliği adıyla birlik oluşturduklarına değinen Yılmaz, Müslüman ülkelerinin ABD ve Avrupa'nın oluşturduğu bu birliklerin eliyle işgal edildiğini ifade etti.

"Amerika on binlerce kilometre öteden gelip sınırlarımızı dizayn ediyor"

Söz konusu birliklerin, İslam coğrafyasına fitne ve fesat tohumları ektiğini dile getiren Yılmaz, şunları söyledi: "Avrupa devletleri, bugün Türkiye'nin de aralarına girmeye can attığı Avrupa Birliği diye bir oluşum oluşturdular. Bu oluşumla şu an İslam coğrafyasına fitne fesat ekiyor. Amerika aynı şekilde on binlerce kilometre öteden gelip, İslam coğrafyasında sınırlarımızı dizayn ediyor, İslam coğrafyasında bizlere yönetici tayin ediyorlar. Rusya hakeza. Geçenlerde basına yansıdı. Rusya yetkilisi şunu söylüyor: Biz Suriye'de silahlarımızı denedik. Amerika hakeza, son çıkan silahlarını, bombalarını Müslümanların üzerinde deniyor. Amerika bombaların anası dediği bir bombayı geçenlerde Afganistan'da denedi. Bu bombalarla ölenler biziz, bu ümmetin çocuklarıdır. Bizim çocuklarımız yetim kalmakta, bizim coğrafyamız tarumar olmakta, bizim evlerimiz yıkılmakta."

"Ümmet coğrafyasında sınır diye bir şey yoktur"

Müslümanlar arasında ihtilafa neden olan sorunların Müslümanlara dışarıdan dayatıldığını ve sorunların ümmet şuuruyla çözülebileceğini sözlerine ekleyen Yılmaz, "Halen Batı'nın, Amerika'nın şeytani vesveselerine kanıyor, Müslümanlar olarak birbirimizin kanına girip, öldürüyoruz. Bu hal ne zamana kadar devam edecek? Bizim temennimiz, bugünler erken olsun. Biz de görelim. İslam'ın coğrafyamıza, sokağımıza, evimize, ülkemize hâkim olduğu günleri biz de görelim. Ümmet olduğumuz günleri tekrar görelim. Kürt, Türk, Arap, Fars hepimiz bir ümmetin evlatlarıyız, bir ümmetin parçalarıyız. Bizi ayıran yapay sınırları biz çizmedik. Bu sınırlar bize ait değildir. Ümmetin coğrafyasında sınır diye bir şey yoktur, olamaz ama aramıza yapay sınırlar çizdikleri gibi bizi birbirimize düşman ettiler. Arap Fars'a, Fars Türk'e, Türk Kürt'e düşman. Bu hale getirdiler bizleri. O yüzden bir an önce bu fitneyi aramızdan kaldırmamız lazım. Ümmet şuuruna ermemiz lazım. Mezhepçiliği bir tarafa bırakmamız lazımdır. Şii-Sünni, Kürt-Türk kavgası bizim kavgamız değil. Müslümanın kavgası İslam düşmanlarıyladır, zalimlerledir, diktatörlerledir. Müslümanın Müslümanla kavgası, savaşı olmaz. Biz bir ümmetin evlatlarıyız ve ümmet olarak tüm farklılıklarımızı bırakıp, bir araya gelmemiz, kardeş olmamız lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)