Fikri Börü: HDP`liler cezasını çeksinler

Diyarbakır`da 2014 yılında 6-7 Ekim olaylarında vahşice şehid edilen Yasin Börü`nün babası Fikri Börü, HDP`li vekillerin tutuklanmasına ilişkin, "Ne kadar da olsa mutlu olmak biraz zordur, can gitmiş geri gelmeyecek. Fakat bunlar tutuklandılar, cezalarını çeksinler" dedi.

Ekleme: 06.11.2016 21:56:00 / Güncelleme: 06.11.2016 21:56:00 / Güncel
Destek için 

Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014'te çıkan olaylarda Yasin Börü ve 3 arkadaşı şehid edilmişti. Bu tarihten sonra Börü ve arkadaşlarının aileleri, halkın sokağa çıkması konusunda açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın olaylardan sorumlu olduğunu ve yargılanması gerektiğini belirterek suçluların cezalandırılmasını istemişti.

Önceki gün yapılan terör operasyonunda HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile birlikte 12 milletvekili gözaltına alınmış, gözaltına alınanlardan HDP Eş Genel Başkanları Demirtaş ve Yüksekdağ ile birlikte toplam 9 milletvekili tutuklanmıştı.

"Can gitmiş geri gelmeyecek"

HDP'li vekillerin tutuklanmalarına ilişkin konuşan Yasin Börü'nün babası Fikri Börü, 6-7 Ekim'de olaya sebep olan HDP hakkında o günden beri herhangi bir işlem yapılmadığını söyledi. Fikri Börü, “O gün milleti sokağa döküp çocuklarımızı katlettiği günden bugüne onlar hakkında dava açılmamıştı. Onların bu suçtan da yargılanmalarını istiyoruz. Hukukun vereceği karara saygılıyız. Ne kadar da olsa mutlu olmak biraz zordur, can gitmiş geri gelmeyecek. Fakat bunlar tutuklandılar, cezalarını çeksinler. Hukukun vereceği karara saygı duyuyoruz" diye konuştu.

Yasin Börü davası yarın devam edecek

Diyarbakır'da, 6-7 Ekim 2014'te Kobani (Ayn el-Arap) bahanesiyle gerçekleştirilen izinsiz gösterilerde Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökgöz'ün şehid edilmesiyle ilgili 19'u tutuklu 41 sanığın yargılanmasına yarın devam edilecek.

Güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır'dan Ankara'ya nakledilen davanın duruşması, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde saat 10.00'da başlayacak.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde, 17'si tutuklu 34 sanık yargılanırken, Yargıtay 5. Ceza Dairesi, geçen ay aynı suçlamalarla ilgili 7 çocuk hakkında, çocuk ağır ceza mahkemesinde açılan iki davanın, bu davayla birleştirilmesine karar verdi. Birleştirme kararının ardından sanıklardan Cevher Türk ve Ferdi Gül'ün tutuklanmasıyla davadaki sanık sayısı 19'u tutuklu olmak üzere 41'e yükselmişti.

Davanın geçen celsesinde, maktullerden Hasan Gökgöz'un babası Mehmet Gökguz, sanık ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını belirtmişti.

Baba Gökgöz, "Sanıklar mağdur olduklarını söylüyor. Ben de mağdurum. Bizim çocuklarımızın suçu neydi? Neden öldürüldüler? İki yetim benim boynuma kaldı. Bunlar gündüz mağdur, gece teröristler. Cezalandırılmalarını istiyorum." diye konuşmuştu.

Maktul Yasin Börü'nün babası Fikri Börü de otopsi raporlarının yanlış olduğunu belirterek, "İlk başta oğlumu kendilerinden sanmışlar. Otopsi raporunda boynunda poşu olduğu yazılı. Oysa oğlumun boynunda poşu yoktu." demişti.

Beyanların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, diğer illerde tutuklu sanıkların da Ankara'ya getirilmesine karar vererek, duruşmayı ertelemişti.

İddianame

İddianamede Yusuf Er, Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökgöz'ün 7 Ekim 2014'te, Diyarbakır'da  PKK/KCK mensuplarınca, "DEAŞ üyesi oldukları" iddiasıyla saldırıya uğradığı belirtiliyor.

Maktuller ile olayda yaralanan Er'in, saldırı üzerine Bağlar semtinde bir daireye sığındıkları, eylemi gerçekleştiren grubun binanın çevresini sardığı ve bu kişileri aramaya başladığı aktarılan iddianamede, eylemcilerin, Er ile maktullerin 5 numaralı dairede olduğunu anlamaları üzerine bir kişinin mutfak balkonundan daireye girdiği ve içeridekilere silahla ateş etmeye başladığı kaydediliyor.

Silahlı kişinin kapıyı açarak, grubun diğer üyelerini de eve aldığı, eylemcilerin ikametgaha sığınanları linç ederek, ateşli ve delici silahlarla yaralayıp üçüncü kattaki camdan aşağı attıkları, birini de sürükleyerek binadan dışarı çıkardıkları anlatılan iddianamede, aşağı atılan ve can çekişen maktullere sopa, taş ve tekmeyle saldırıya devam edildiği aktarılıyor.

Olayda Er dışındakilerin öldüğü, ikametgahın tuvaletine sığınan ve bir süre fark edilmeyen Er'in daha sonra bulunduğu, darbedilerek ve kesici aletle yaralanarak buradan çıkarıldığı ancak Er'in, sanıkların elinden kaçmayı başardığı ve 500 metre kadar gittikten sonra bayıldığı da iddianamede yer alıyor.

Sanıkların, dört maktulü "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan dörder, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma" suçundan birer olmak üzere, beşer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.

İddianamede sanıkların, Er'in yaralanmasına ilişkin de ayrıca cezalandırılmaları talep ediliyor.

Birleşen davalar

Olaylara ilişkin yaşı 18'den küçük, suça sürüklenen 7 çocuk hakkında Diyarbakır'da açılan ve daha sonra Ankara'ya gönderilen davalar da Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyayla birleştirilmişti.

Kararın ardından dosyada sanık sayısı 41'e yükselmişti. (İHA / AA)