Çumra'da Kutlu Doğum etkinliği

Konya’nın Çumra ilçesinde Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından ‘Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz. Muhammed’ teması ile Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi.

Bu yıl Çumra’da ilki düzenlenen etkinliğin sunuculuğunu Abdulkadir Ayyıldız yaptı. Etkinlik, Şuayp Uslu tarafından okunan Kur’an-ı Kerim ile başlarken mevlithanlarının okuduğu Mevlid-i Şerif ile devam etti.

Ardından açılış konuşmasını yapmak üzere Doğruhaber Gazetesi yazarlarından Mehmet Emin Özmen sahneye davet edildi.

Özmen, “Bizim toplumumuzda bir ‘Mevlid’ kültürü vardır. Bizim kültürümüzde Mevlidhanlar vardır. Eskiden Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in doğum ayı olan Rebiül Evvel yani miladi olarak Nisan ayında, evlerde mevlid programları düzenlenir, yemek verilir, maddi gücü yetmeyenler de çeşitli ikramlarda bulunurlardı. O ayda doğan çocuklara, erkek ise Mevlid, kız ise Mevlide ismini koyarlardı. Bunlar bizim toplumumuzda geçmişten bugüne bir mevlid kültürünün olduğunu gösteriyor.” dedi.

“Bizler Peygamber sevdası ile yetiştik.” diyen Özmen, “O’nun doğum ayı geldiği zaman, her birimiz sevinçlere boğulurduk. Ta ki bir karikatüristin Peygamber Efendimize yönelik hakaret içerikli karikatür çizene kadar; o karikatürü protesto etmek amacıyla Diyarbakır İstasyon Meydanında 500 bin kişi bir araya geldi. Daha sonra birçok dernek, Peygamber Sevdalıları Platformu çatısı altında bir araya geldiler. Nisan ayının tamamını ‘Kutlu Doğum Ayı’ olarak ilan ettiler ve bu ay içerisinde etkinlikler düzenlemeye başladılar. Her yıl Peygamber Efendimizin bir yönünü ele alarak etkinlikler düzenleniyor, geçtiğimiz dönemlerde farklı temalarda düzenlenen etkinlikler vardı, bu yıl ise ‘Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz. Muhammed’ teması ile etkinlikler düzenlendi.” ifadelerini kullandı.

Ardından günün anlam ve önemine binaen kısa bir konuşma yapan Ahmet Üstün, Hz Muhammed’in hayatından kesitler aktararak Veda Haccı’ndan sonra sahabelerin İslam’ı yaymak için Medine dışına çıktıklarına dikkat çekti.

“Sahabeler, Muhammed’i sevdayı yaymak için dünyanın her yerine yayıldılar”

Üstün, “Peygamber Efendimiz Veda Haccında sahabeleri ile vedalaştığı gün, kaç sahabe vardı? Bize gelen net rakamlar, 120 bin sahabe. Peki, Efendimiz, Rabbine kavuştuktan sonra Mekke ve Medine de kaç sahabe kaldı? 8-10 bin sahabe kalmıştı. Peki diğer 100 binden fazla sahabe nereye gitti? Resulullah’ın Sevdasına kapılan o sahabeler, Muhammedi Sevdayı yaymak için dünyanın her yerine yayıldılar. Yürekten inandıkları efendimizin ismini, gecenin ve gündüzün olduğu her yere ulaştırdılar. Eşlerini dul bıraktılar, çocuklarını yetim bıraktılar ve Muhammedi Sevda, Muhammedi Dava bir yerle sınırlı kalmasın diye her yere ulaştılar.” dedi.

“Bu Anadolu toprakları üstünde bizler Kelime-i Tevhidi haykırıyorsak, O sahabelerin sayesindedir.” diyen Üstün, “Dolayısıyla kardeşlerim bu davaya sahip çıkmalıyız, Resulullah’In davasını önce kalbimizde, bedenimizde, sonra evimizde, sonra sokağımızda, sonra beldemizde ve sonra bütün dünyaya hâkim olması için mücadele edeceğiz. Peygamber efendimiz yüreklerin fatihidir, yürekleri fethedendir, zalimlere meydan okuyandır. Ama şimdi ümmetin yürekleri işgal altında; ümmetin kalbi, küfürle, cehaletle karanlığa gömülmüştür. Kalbimize Kur’an’ı sokacağız, Muhammed’imizi evimize taşıyacağız, O’nun gibi baba olacağız, tüccar olacağız, komşu olacağız. İşte o zaman göreceksiniz fethin kapıları açılacaktır, Allah’ın izniyle.” şeklinde konuştu.

Sık sık tekbir ve salavatların getirildiği etkinlik, Erhan Daş’ın konuşması ile devam etti

Daş, “Bir binanın duvarlarının tuğlalarını bir arada tutan ve birbirine bağlayan bir harç varsa, aynı şekilde müminleri bir birine bağlayan, birbirine kenetleyen bir harç vardır. Bir arada tutan o harç, onlarca farklı ırka, etnik kimliğe, farklı camialara mensup müminleri bir araya getirmekte ve gönüller arasında bir bağ kurmaktadır. Peki, müminleri bir araya getirip, kenetleyen bu harç nedir? Tabiki İslam kardeşliğidir. Bu İslam kardeşliği, öyle bir kardeşliktir ki, köle ile efendiyi, siyah ile beyazı, zengin ile fakiri, amil ile memuru, aynı safta yan yana Âlemlerin Rabbi Allah’ın huzurunda namaza durduran bir kardeşliktir. Bu kardeşlik öyle bir kardeşliktir ki sadece takvanın üstünlük vesilesi olduğu bir kardeşliktir, kimin daha takvalı olduğunu da sadece Rabbim bilir.” diye belirtti.

Grup Davet sanatçılarının seslendirdiği ilahilerle devam eden etkinlik, Fatih Soydaş tarafından okunan dua ile sona erdi. (Mehmet Ali Ekinci – İLKHA)