Daha dokuz yaşındaydım
Ömrümün en güzel çağında
En deli dolu düşler, hayaller rüzgâr gibi başımda
Ve en büyük özlemlerim yarınlarımda.
Bir büyüsem "Ahmet Yasin" gibi olacaktım!
Bulmak için ümmetin özgürlük formülünü
Ve en doğru adresini
Ve de duyurmak için taş kalpli insanlara
Biz mazlum Kudüs'ün sesini...
Oysa bir sabah
Benden önce büyüdü çığlıklarım...
Yeri göğü inletti feryatlarım
Çünkü...
Bir savaş, zulüm, katliam, yaşandı Memleketimde...
Siz yaşarken her zamanki gibi,
Vurdumduymazlığın kollarında...
Ve en tatlı uykunuzda...
Bağırdım
Dağlar, taşlar uyandı çığlıklarıma
Denizler yandı yangınlarıma...
Yer, gök ağladı...
Benim şu halime!
Bir tek sizi uyandıramadım
Bir tek sizi!
Sanki yaşayan bir ölüydünüz.
Duymadı o taş yürekleriniz son sözlerimi...
Öylesi sağır öylesine kördünüz
Hayır... Hayır beni israil değil!
Beni siz (ümmet) öldürdünüz!
O benim babamdı
Dünyaya meydan okuyan
O bir kahraman,
Dünyanın en ağır yükü omuzlarında
Ve en güzel gülüşü bakışlarında
Kurşuna dizdiler! Yıkıldı yere.
O Allah'ın belası
O lanet olası
Beni israil tarafından...
O benim annemdi
Dünyanın en güzel annesi
O benim gözbebeğim
Ben onun bir tanesi
Yuvamızı başımıza yıktı vahşi Yahudiler.
Sizin bitmez uykularınıza inat
Giydim şehadet gömleği siz izleyin beni
Uçtum bir güvercin gibi...
En gerçek sonsuzluğa
Yahudiler vahşileşti!
Çünkü
Siz
Yoktunuz, kayıptınız ey ümmet!
Siz savaştan bile önce çöktünüz
O gün yalnız beni değil
Annemi de öldürdünüz!
Ne arkadaşım var artık
Ne öğretmenim
Ne okulum
Ne yarınım ne de umudum!
Alın sizin olsun bütün saltanatıyla dünya
Alın kucaklayın gönlünüzce
O bitmeyen ihtiraslarınızı
O dinmeyen bencil kardeşliğinizi!
Size dur demeye bile vaktim kalmadı artık
Nasılsa bir gün anlarsınız günahlarınızı
Nasılsa bir gün görürsünüz sustuklarınızı
Siz ki deve kuşu misali gizlenen
Siz ki her şeyi gören ve görmezden gelen!
Siz ki bizi ölmeden toprağa gömen
Yine siz kazandınız? Sanmayın?
Her yerde siz
Ama Gazze'ye gelince yoksunuz!
En suskun siz?
Sahi siz kimsiniz?
Kardeşlerimiz mi?
Müslüman mı?
Onu siz benden daha iyi bilirsiniz!
Abdulkerim Karakoç / İstanbul – Yaş: 24
Genç Yazarlar ile HASBİHAL
İstanbul`dan Abdulkerim Karakoç kardeşimiz, tembellik, gevşeklik, Nebevi çizgiden uzak görüş ve yaşantı, vahdetten uzaklaşma neticesinde Müslümanlar, yutulur küçük lokmalar haline geldiler. İslam düşmanları da bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyor. Müslümanların etinden, sütünden, kanından beslenerek semirmek için her türlü yola ve hileye başvuruyorlar. İslam düşmanlarının bu hile ve oyunlarına karşı durmak da ancak İslam`ın insana müthiş bir kuvvet veren iklimine tekrar girmekle mümkündür. Sizin düşüncelerinizi paylaşan birçok hamiyet sahibi Müslüman`ın varlığı bu bilincin yeniden dirildiğini gösteriyor. Bu yeniden dirilişin hızlı ve sağlam gerçekleşmesi de gençlerin azim ve gayretine bağlıdır. Bu azim, gayret ve fedakârlığın tüm İslam gençliğinin üzerinde sürekli artması artmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz. Konuyu çok etkileyici ve güzel bir üslupla dizelere dökmüşsünüz. Teşekkür ederiz. Yeni şiir ve yazılarınızı bekliyoruz. Allah`a emanet olun.