Taşeron belli, peki patron kim?

Ekleme: 26.08.2015 09:08:00 / Güncelleme: 26.08.2015 09:08:00 / Siyaset Gemisi
Destek için 

Hüseyin Kaya / Doğruhaber

27 Temmuz tarihinde PKK tarafından Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattına yönelik bir sabotaj gerçekleştirildi.

PKK`nin ateşkesi bitirdiğini açıklamasının ve devletle çatışmaya başlamasının üzerinden daha birkaç gün geçmişti ki, böyle bir saldırı oldu. PKK kaynakları hedefin Türkiye devleti olduğunu söyledilerse de örgüte yakın kaynaklar olayı duyururken haberin içerisine özenle “Hain Barzani” kelimelerini de yerleştirdiler.

Biraz dikkatli bakıldığında asıl hedefin Türkiye`den çok Kürdistan yönetimi ve Barzani olduğunu fark etmek zor değil.

Bu arada bombalamadan sonra borudan sürekli petrol hırsızlığı yapıldığı ve bunun da Kürdistan Hükümetini zor durumda bıraktığı söyleniyor.

Kürdistan Petrol Bakanlığı, “Saldırının yapıldığı tarihten bu yana sürekli bir şekilde boru hattında arıza ve petrol hırsızlığı meydana gelmekte, bu nedenle de 27 Temmuz tarihinden 17 Ağustos`a kadar belirlenen zarar 501 milyon dolara çıkmıştır” açıklamasını yaptı.

Bu durum Kürdistan yetkililerini oldukça zor durumda bırakmış. Bu durumu şu şekilde ifade ediyorlar:

“Merkezi hükümetin bütçe kesintisinden dolayı Kürdistan bölgesi ekonomik olarak zor günler geçiriyor. Bölgede yaşanan çatışmalar, terör örgütü DAEŞ`le mücadele ve bölgeye akın eden 1 milyon 800 bin sığınmacı, durumu daha da vahim hale getirmiştir. Aynı zamanda petrol fiyatlarındaki ciddi düşüş gelir kaynaklarının azalmasına sebep oldu. Ceyhan limanına sevk edilen petrol Kürdistan halkının tek ana gelir kaynağıdır. Bu gelir olmadan, bölgedeki memurlar ve Peşmergenin maaşları ödenemez.”

Şimdi ortaya çıkan tablomuza bir daha bakalım.

Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattına taraf olanlar ve karşı olanlar kimlerdir?

Taraf olanlar, petrol satışından gelir elde eden ve merkezi hükümetin baskılarına karşı rahat nefes almaya başlayan Kürdistan Hükümeti ve halkı, bir de boru hattından dolayı para kazanan Türkiye devletidir.

Karşı çıkanlar, Irak merkezi hükümeti, İran ve Amerika.

Irak merkezi hükümeti, Kürdistan`ı zor durumda bırakmak, İran ve Amerika ise kendi istediklerini yaptırmak istiyorlar.

Sözün özü şu: Bu saldırıyla Kürdistan hükümeti maddi olarak zor durumda kalmış; ama Türkiye devleti pek etkilenmemiştir. Yani asıl hedef Kürdistan hükümeti ve halkıdır.

Saldırı ve sabotajda taşeronun PKK olduğu belirgin bir şekilde ortadadır; ama işi taşerona veren patron net olarak görünmemektedir.