HABER MERKEZİ
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk; bugüne kadar vakıf bünyesinde yapılan çalışmalarda böbrek sağlığı ve beslenme alışkanlıkları konusunda önemli bir yol kat ettiklerini belirterek “Özellikle aşırı tuz ve şeker tüketimi önüne geçmek ve yeterli su tüketmek gibi hayati önem taşıyan konularda kampanyaları devam ettiriyoruz.
Ramazan boyunca sadece böbrek sağlığı açısından değil; kas, deri, sindirim ve boşaltım sistemi için de hayati derecede öneme sahip olan su, günlük beslenmede öncelikle ele alınması gereken besin öğelerinin başında gelmelidir” dedi.
Böbrek hastalıkları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi halk sağlığı sorunu listesinde yer almaya devam ediyor. Beslenme ve böbrek sağılığı konusunda toplumsal alışkanlıklarımızda ki değişikliklerle pozitif yönde mesafeler alınsa da henüz yeterince iyi yollar kat edildiği söylenemez. Beslenme, diğer hastalılar olduğu gibi böbrek hastalıklarıyla da doğrudan ilişkilidir. Yaz aylarına denk gelen Ramazanda vücudun su ve tuz dengesinin korunamamasından dolayı böbrek hastalıkları şikâyetlerinde artış gözleniyor.
"RAMAZAN AYI BOYUNCA GÜNLÜK BESLENMENİN EN TEMEL ÖĞESİ SU OLMALI"
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk; "Bugüne kadar vakfımız bünyesinde yapılan çalışmalarda böbrek sağlığı ve beslenme alışkanlıkları konusunda önemli bir yol kat ettik. Özellikle aşırı tuz ve şeker tüketimin önüne geçmek ve yeterli su tüketmek gibi hayati önem taşıyan konularda kampanyalarımızı devam ettiriyoruz. Ramazan ayı boyunca da sadece böbrek sağlığı açısından değil; kas, deri, sindirim ve boşaltım sistemi için de hayati derecede öneme sahip olan su, günlük beslenmede öncelikle ele alınması gereken besin öğelerinin başında gelmelidir" diyor.
Sağlık olmadan oruç farzının yerine getirilemeyeceğine dikkat çeken Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, hemodiyaliz hastaları ve böbrek fonksiyon bozukluğu fazla olan hastaların sağlıkları tehlikeye gireceğinden, oruç tutmamaları konusunda uyarıda bulunuyor. TBV Başkanı Erk; "Kişilerin iftar – sahur arasında bol sıvı almaları, yeterli beslenmeleri, hayati ilaçlarını doz – saat ayarlaması yaparak mutlaka kullanmaları ve yeterli uyku ile dinlenmeleri son derece yararlı olacaktır. Ayrıca, böbrekler açısından bir hastalığı söz konusu olmayan bireylerinde böbrek sağlığını tehlikeye atmamak adına aşırı tuz tüketimi ve yetersiz su tüketimine ayrıca özen göstermeliler."
BÖBREK YETMEZLİĞİNİN EN BÜYÜK NEDENİ ŞEKER VE TANSİYON
Türk Böbrek Vakfı, Ahmet Ermiş Diyaliz Merkezi Başhekim Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Bilal Görçin; "Böbreklerinde basit kist, küçük kum veya taş, idrar yolu infeksiyonu veya fonksiyonu hafif azalmış hastaların ise rahatlıkla oruç tutabileceklerinin altını çiziyor.
Böbrek yetmezliği ile ilgili olarak; tansiyon ve şeker hastalarının, polikistik böbrek hastalığı ve tek böbrekli olanların, iki taraflı tedavi ettirilemeyen böbrek taşları olanların, çocukken ciddi böbrek hastalığı geçirenlerin yanı sıra, idrarın mesaneden yukarı kaçtığı reflü hastalığı, böbreklerden aşırı protein kaçağına neden olan hastalıklar ve Ailevi Akdeniz Ateşi ile bazı romatizmal hastalıkları yaşayanların risk altında olduğunu belirtiyor.
Türk Böbrek Vakfı, Ahmet Ermiş Diyaliz Merkezi Başhekim Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Bilal Görçin; "Böbrek yetmezliği ile ilgili sebeplere bakıldığında en büyük iki hastalık şeker ve tansiyondur. Bizim ünitemizde hemodiyalize giren 250 hastanın 150'si şeker ve tansiyonun sebep olduğu böbrek yetmezliğidir. Bu hastalarım bir kısmı diyaliz hastası olur. Şeker ve tansiyon ne kadar iyi kontrol edilirse böbrekler o kadar az etkilenir. Sağlıklı insanların da bu amaçla özellikle tuzdan ve şekerden uzak durması gerekmektedir. Ailesinde yüksek tansiyon ve şeker olan kişilerin aralıklı tetkik yaptırması, diyete dikkat etmesi ve her iki hastalığı ortaya çıkaran obeziteden kaçınması gerekir" diyor.
Yrd. Doç. Dr. Görçin, böbrek sağlığı için dikkat edilmesi gereken noktaları ise aşağıda şekilde belirtiyor:
"Fazla su böbrekleri bozmaz, az su ise taş ve infeksiyona sebep olabilir, gıdaların mümkün olduğunca tuzsuz olması birinci şarttır. Böylece tansiyon yükselmeleri ve susama daha az olacaktır,Bir anda değil aralıklı yemek yenmeli,Potasyum sorunu yok ise bol meyve tüketilmeli,Kola, soda, kahve, çay ve gazlı içecekler içerdikleri sodyum nedeniyle tansiyon yükseltebilir. Ayrıca idrar söktürücü etkileri ile tuz kaybına yol açabilir. Bunların yerine bol su, kavun ve karpuz yenmeli,Böbrek hastalarının karşılaşacağı en kötü durum tansiyon yükselmesidir. Önlemlere rağmen yükselirse mutlaka ilaç kullanıp oruca ara verilmeli,Sıvı miktarı az alınınca böbrek taşı olan hastalarda ağrı olabilir. Gerektiğinde müdahale edilmelidir."