Adana Ceyhan'da Kutlu Doğum etkinliği

Adana’nın Ceyhan ilçesinde, Peygamber Sevdalıları Platformu üyesi Ceyhan İlim Der tarafından, “Eşsiz Önder Hz Muhammed’’  konulu Kutlu Doğum programı gerçekleştirildi. Ceyhan Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen Kutlu Doğum etkinliğinde konuşan Araştırmacı-Yazar Salih Demir peygamberin, hayatın her alanında örnek alınması gerektiğine vurgu yaptı.

Sunuculuğunu Yusuf Özbay’ın yaptığı ve saat 20.00’de gerçekleşen programa yediden yetmişe peygamber aşıkları katıldı.

Program, Muaz Demir Hocanın Kur’an tilaveti ile başladı. Ardından, sahne alan Grup İhya sanatçıları, seslendirdiği ilahi ve ezgilerle katılımcılara coşkulu anlar yaşattı. Grup Hicranın seslendirdiği Türkçe ve Kürtçe Mevlid ile etkinlik devam etti.

“İnsanlık O’na muhtaç”

Programa konuşmacı olarak katılan Araştırmacı Yazar Salih Demir Peygambere olan ihtiyaca vurgu yaparak, ‘‘İnsanlığın hiçbir dönemde muhtaç olunmadığı kadar, bu dönemde Allah’ın Habibine, O Resulü Kibriyaya  ihtiyaç duyluyor. Ümmet coğrafyasının yanıp tutuştuğu, annelerin ve bebeklerin göz yaşının dinmediği coğrafyamız, insanlık,  Allah’ın Resulünün rehberliğine, önderliğine ne kadar da ihtiyaç duymaktadır. Bugün Müslümanlar  olarak  O eşsiz önderin hayatımızın bütün alanlarında rol model olduğunu bilmeliyiz. O bütün insanlık için en güzel örnektir, numune-i imtisaldir.’’ dedi.

Allah’ın Resulüne teslimiyet noktasında nice kralların, dönemin yöneticilerinin ve idarecilerinin sıkıntı duymadan taçlarını ve tahtlarını bıraktıklarına değinen Demir, “İşte eşsiz önderlik, eşsiz liderlik ve rehberlik böyle bir şeydir. İşte Necaşi, iman ediyor ve İslam’a giriyor. Ama artık Allah’ın Resulünü görmek arzusuyla, Resule bir mektup yazıyor. Ey Allah’ın Nebisi artık tahammülüm kalmadı. Bu taht, bu taç beni bağlamakta, beni sıkmakta, izin ver Sana geleyim. Artık vuslat olsun, sana kavuşayım.  Allah’ın Resulü onun bu mektubuna karşılık şöyle bir mektupla cevap veriyor. Orada kal, imanını gizle ve orada İslam’ı yay. İşte Necaşi, tahtını tacını bırakıp Allah’ın Resulüne gelmek isteyen bir kral.’’ ifadelerini kullandı.

Mekke müşriklerinin Allah’ın Resulüne bazı tekliflerle geldiğini belirten Demir, “Her türlü teklifi yaptılar. Ya Muhammed mal mı istiyorsun? Seni en zenginimiz yapalım. Kadın mı istiyorsun? Sana en güzel kadınlarımızı verelim. Yöneticilik mi istiyorsun? Gel seni başımıza kral yapalım. Eğer hastaysan seni en güzel hekimlerimizle tedavi ettirelim.  Allah’ın Resulü hepsini elinin tersiyle geriye itecek, bu sefer farklı bir teklifle gelecekler. Ya Muhammed gel sen bizim ilahlarımıza bir gün, biz de senin taptığına bir gün ibadet edelim. Kabul değil mi?  En nihayetinde sen bizim ilahlarımıza bir anlık secdede bulun, biz de senin Rabbine bir yıl boyunca ibadette bulunalım. Böyle bir teklife karşılık, yine ret cevabı verdi. Müşriklerin tahammülleri kalmadı. Yeter dediler ve Ebu Talibe geldiler. ‘Ey Ebu Talip yeğenin ya susacak ya da susturulacak, artık her şeyi göze aldık.’ dediler ve gittiler. Ebu Talip Resulullah’ın yanına gitti ve müşriklerin kendisine söylediklerini yeğeni Hz Muhammed’e (sav) söyledi. Allah’ın Resulünün verdiği cevap, gerçek, eşsiz önder, eşsiz lider ve rehberin verdiği cevaptır. Günümüzün şarlatan idareci ve yöneticilerine de muhteşem bir cevaptır. ‘Git onlara söyle. Vallahi bir elime ayı, bir elime de güneşi verseler, bilsinler ki Allah’ın Habibi asla ve kat’a davasından vaz geçmeyecek.” şeklinde konuştu.

Demir, konuşmasını Hz Ömer’in “Ey Müslüman İslam’ı öyle yaşa ki,  seni öldürmeye gelen sende dirilsin, sende hayat bulsun.’’  sözleriyle bitirdi.

Bir ay önceden başlatılan ‘‘Her güne binler salavat’’ kampanyasında çekilen salavatlar programda hediye edildi.

Program, Grup İhya sanatçılarının seslendirdiği ezgilerden sonra küçük Ahmet Yasin Bahadır’ın yazıp okuduğu şiirle devam etti. Şiirin okunduğu anda hüzünlü anların yaşandığı gözlendi. Program, Salih Demir Hocanın yaptığı dua ile son buldu.