Mücadele Ve Başarı İtaatle Kazanılır

İman söylenen sözler, coşan duygular, adet halini almış ibadetler değildir. İman ancak Allah`a ve Resulüne (sav) bağlılık, Peygamberin getirdiği buyruklara-emirlere göre hareket etmektir.

Ekleme: 31.12.2014 23:50:00 / Güncelleme: 31.12.2014 23:50:00 / Doğrugenç
Destek için 

Müslümanlar her hususta Resulullah (sav)`ın emir ve önerilerini dinledikleri müddetçe başarıya layık, dinlemedikleri müddetçe de başarısızlığa mahkûmdurlar.

 

Kendisine insanların her dem galip gelmesini isteyen Rabbul Âleminin aynı zamanda bu galibiyete-zafere ulaştıracak bir ekol belirlemiştir. “De ki; eğer Allah`ı seviyorsanız bana uyun ki; Allah`da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın” (Ali İmran 31)

 

İman söylenen sözler, coşan duygular, adet halini almış ibadetler değildir. İman ancak Allah`a ve Resulüne (sav) bağlılık, Peygamberin getirdiği buyruklara-emirlere göre hareket etmektir. İbni Kesir tefsirinde Ali İmran Suresinin 31`inci ayeti hakkında diyor ki; “Bu ayeti Kerime Allah`ı sevdiğini iddia ettiği halde Muhammed (sav) ‘e tabi olmayan herkese karşı kesin bir hükümdür. Böyle bir iddiası olan kişinin tüm sözlerinde eylemlerinde Muhammed (sav)`i yaşayışı ve O`nun tebliğ ettiği dini izlemediği sürece yalancı olduğuna hükmedilir”. İslama girme, onu kabul etme, sadece Resulullah`a bağlılıktan ve Onu tanımaktan da ibaret değildir. Bunun yanısıra itaat dinin olmazsa olmazlarındandır.

 

Hz. Muhammed (sav)`e uymamız Allah`ı sevmenin alameti, ve Allah`ın bizi sevip günahlarımızı bağışlamasının sebebidir. İtaat etmek müminin özelliklerinden ve Allah`a- ahiret gününe iman etmenin gerekliliklerindendir. İtaat olmadan ne iman kamil, ne mücadele başarılı olur.

 

Yüce Allah Kuranı Kerim`de müminlerin vasıflarını sayarken; “Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emrederler, kötülükten nehyederler, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Allah ‘a, Resulüne itaat ederler. İşte Allah`ın rahmet edeceği bunlardır. Allah güçlüdür”. (Tevbe 71)

 

Bera oğlu Talha Medineye hicret ettiği bir sırada gençlik dönemini yaşamaktadır. Resulullah`ı ilk gördüğünde Onun ellerine kapanıp doyasıya öper. Bir yandan da “Emret ey Allah`ın elçisi, ne istersen yapayım” der. Resulullah “Git babanı öldür Talha” deyince Talha hemen yerinden doğrulur ve gitmeye kalkınca Resulullah “Dur Talha, ben babayla oğul arasına girmek için gönderilmedim” der.

 

Evet, onlar bu sebeple 14 asırdır örnek olarak önümüzde kaldılar. Paralarıyla makamlarıyla değil; Resulullah`a olan sevgi ve itaatleriyle dilden dile dolaştılar. Resulü her gören sahabe olsaydı Ebu Cehiller, Ebu Lehepler sahabe olurlardı. İtaatin en güzeli dil ile olanı değil, fiil ile olanıdır.

“Kim bana itaat ederse, Allah`a itaat etmiş olur. Kim de bana isyan ederse, Allah`a isyan etmiş olur”.(Buhari)

 

Yüce Allah`ın ve Resulullah`ın tüm emirlerine rağmen, dünya ve ahiret saadetlerini düşünmeyerek başını kuma gömenlerin, O`nun adıyla başa gelip makam ve mevki sahibi olduktan sonra  O`nun dalgalandırdığı sancağı al aşağı etmek isteyenlerin durumlarının çok kötü olacağı herhalde tahmin edilebiliyordur.

 

İslami bir taifenin hak üzere olabilmesinin şartı da yine ashabın Allah Resulüne itaati gibi bir itaat üzere olmasıdır. Allah Bakara suresinin 137`inci ayetinde şöyle buyuruyor “Eğer onlar, senin ve ashabının inandığı gibi inanırlarsa muhakkak hidayete ermiş olurlar. Ve eğer yüz çevirirlerse , ancak onlar haktan büyük bir ayrılık içindedirler”

 

Yani imanlarının kabulü tıpkı sizin itaat ve bağlılığınıza sahip olmalarıdır. Ebu Hureyere`den rivayet edildiğine göre Resulullah (sav) “ Ümmetimin hepsi cennete girecektir. Ancak istemeyenler giremeyeceklerdir”. Buyurunca Ashabı Kiram “Ya Resulullah, kim istemez?” diye sorar. O da “Her kim bana itaat ederse cennete girecektir. Her kim de bana karşı gelirse o da cennete girmek istemeyendir.” Buyurur.

 

Cennete girmenin yolu kayıtsız şartsız itaattır. Peki Resule itaat sadece O`nun giyindiği gibi giyinmek, yediğini yemek midir?

 

Allah`ın dini yok edilmeye çalışıldığı bu zamanda onu yeniden hakim kılmaya çalışmaktır. Allah`ın dini ayaklar altına alınmaya çalışılırken; onu alıp en üstlere çıkartmaktır.  Küçücük çocukların beyinlerine  “Please fight İslam for me” yani “Lütfen benim için İslamla savaşırmısın"ı aşılamaya çalışanlarla mücadele etmektir.