Mısır`da tarafların anlaşmasının ardından altı ay önce Gazze`de imzalanan ve Eş-Şati Anlaşması olarak bilinen uzlaşı, Hamas açısından bir çözüm çerçevesiydi. Ancak bu bakış açısı tek taraflıydı. Çünkü Filistin Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas, Eş-Şati Anlaşması'nı ortaklığı esas alan bir çerçeve çözüm olarak görmedi. O nedenle anlaşmadan sonra Gazze halkının sıkıntıları daha önce görülmemiş şekilde arttı ve katlandı.
Rami El-Hamdallah`ın uzlaşı hükümetini kurmasının üzerinden altı ay geçti. Hükümetin önüne seçimleri yapma, kuşatmayı kaldırma, Gazze`yi imar etme gibi önemli uzlaşı dosyaları konulmuştu. Çoğu uzman ve gözlemci kurulan bu hükümete, grupların üzerinde ittifak ettiği sınırlı sorumlulukları olan bir hükümet gözüyle bakıyordu.
Uzlaşı hükümeti zikredilen dosyalardan hiçbirine ciddiyetle eğilip çözüme kavuşturmadı. Çalışmalarını Batı Yaka ile sınırlandırdı. Gazze ile hiç ilgilenmedi. Gazze`yi çok tehlikeli ve sıkıntılı bir duruma soktu. Sorumluluklarını yerine getirme konusunda yapılan çağrılardan hiçbirine olumlu yanıt vermedi. Bunun nedeni ise Filistin Yönetimi Başkanının tahakküm ettiği siyasi karardır.
Ancak her şeye rağmen hâlâ çözüm Rami El-Hamdallah hükümetindedir diyebiliriz. Hükümetin sorumluluklarını yerine getirmesi için her gün gruplar tarafından çağrılar yapılmaktadır. Gazze, Filistin Yönetimi için fazlalık değildir ki tek başına ve despotça onu atsın.
Protez çözümlerin bir faydası yoktur. Aynı şekilde çerçeve içinde kalmanın da bir faydası yok artık. Çünkü elinde çözüm anahtarı olan kişi bütün çağrılara kulaklarını kapatmış durumda. Öyleyse Filistin Parlamentosu'yla Filistinli grupların Eş-Şati Anlaşması ve El-Hamdallah hükümetinin dışında yeni bir çerçeve arayışı içine girmeleri gerekir. Parlamento ve başkanlık seçimlerine gitmek, Gazze`nin idaresi için ulusal bir heyet oluşturmak, görevini yerine getirmeyen El-Hamdallah hükümetine dava açmak bu çözümlerden bazılarıdır.
Kanaatimce bugün meclis ve grupların dışında bir çözüme sahip olanlar, güçlü bazı kartlara sahiptirler. Ancak bunlar yanlış hesaplar nedeniyle onları kullanma konusunda tereddüt ediyorlar. Evet sorun alternatif mali çözümlerdedir. Yani mala ve imkana sahip olan, aslında Gazze`nin yaşadığı acı realitenin çözümüne de sahiptir.
Tabi şu anda mal yok. Şayet olmuş olsaydı, Abbas Gazze`yi bu kadar aşağılamaya cüret etmezdi. Bununla birlikte Filistinli gruplarla Filistin Parlamentosu arasında yapılacak bir ortak çalışma ve işbirliği krize bir çıkış kapısı aralayabilir.
Filistin Yönetimi'ne verilen veya Gazze'nin imarı için mali yardımda bulunacaklarına söz veren devletlerin yapacakları yardımlar Filistin halkınındır. Bunlar belli bir grup ve zümrenin değildir. Gazze halkının bu konuda haklarını talep etmesi gayet doğaldır. Filistinli gruplarla meclisin bu hakkı seslendirmeleri gerekir.
Nehir taşmak üzere ve Gazze halkının Abbas`ın tek başına yaptığı manevralara tahammülü kalmadı. Hastanelerde ve diğer kurumlarda tehlike zilleri çoktan çalmaya başladı. Ancak mala hükmedenlerin, imkanları ellerinde bulunduranların ve karar mekanizmalarını ellerinde bulunduranların gözleri kör, kulakları sağır ve kalpleri ölü.
Bunlar Gazze halkının çektiği sıkıntılardan, acılardan ve haykırdığı imdan çığlıklarından keyif alıyorlar. Gazze halkı maalesef Zulu kabilesi veya Kızılderili muamelesi görüyor.
El-Hamdellah hükümeti hata etti. Filistin Parlamentosu'yla Filistinli grupların bu hatayı düzeltmeleri gerekir ki bütün katman ve gruplarıyla Gazze, Abbas`ın tek başına aldığı kararlar karşısında acziyet içinde kaldığı görünümü vermesin.
Dr. Yusuf Rezka / Filistin Haber