Üzerimize Farz Kılınan Oruç

Allah`ın adıyla...
Bizler için rahmet iklimi olan Ramazan ayına girmiş bulunmaktayız. Ramazan ayının en önemli iki maddesi olan Kuran ve Oruç bu ayın amacını açıkça ortaya koymaktadır buna binaen Rabbimiz Bakara Süresinin 183 ve 185.Ayeti Kerimelerinde şöyle buyuruyor: "Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır" (185) diğer ayeti kerimede ise: "Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizin üzerinize de oruç farz kılındı... Ola ki sakınıp korunursunuz"(183) Rabbimiz bu ayette bizden öncekilere de farz kılındığını bildirdikten sonra ayetin sonuna dikkat çekerek "sakınıp korunursunuz" diye bildiriyor bizler bu ilahi mesajı aldıktan sonra yapmamız gereken orucu Allah`ın isteği şekilde tutmak ve her türlü kötülüklere karşı sakınıp korunmak zorundayız eğer sakınıp korunmazsak tuttuğumuz oruç sadece aç kalmaktan ibaret olur Allah Rasulü (s.a) Buhari`nin naklettiği bir Hadis-i Şerifte bizi şöyle uyarmıştır : "Her kim yalan söylemeyi ve yalanla iş görmeyi bırakmazsa, Allah (c.c) onun yemesini, içmesini bırakmasına değer vermez" buyurarak bizlere orucun gayesini öyle güzel bildiriyor ki sadece yeme içmeyi kesmeden ibaret olmadığını gözler önüne seriyor adeta... Rahmet ayı yaz ortasına denk geldiğinden bir çok insan oruç tutmaya çare aramaktan ziyade oruç tutmamaya bahane bulamaya çalışacaktır... Bu bahanelerin başında ise hava sıcaklığı geliyor Oysa bir grup cihad edeceği sırada Allah Rasulüne (s.a) gelerek "Ey Allahın Rasulü biz bu sıcakta cihada çıkamayız" diyorlar, Allah Rasulü onlara karşılık şu cevabı veriyor: "Vallahi cehennem ateşi daha sıcaktır buyuruyor"... Bir de bizler güncel sorulardan biri olan sakız çiğnemek orucu bozar mı, bozmaz mı sorusunu araştırırken, Adeviyye meydanında yükselen bir ses bize şu soruyla haykırıyor: "Kurşun yemek orucu bozar mı?" ... Öte yandan ise imsak-iftar saati tartışmalarıyla uğraşırken, Açlıkla imtihan olan bir kardeşimiz şu soruyu soruyor: " Bizler yemek bulamadığımızdan sahur yapamıyoruz orucumuz kabul olur mu?" diyor...
İslam ümmeti olarak bir Ramazan ayını daha idrak edeceğiz inşallah, bu ayla birlikte berekette yağacak. Ümmet bu ayda kazanmış olduğu zaferleri hatırlayacak diğer yandan ise ümmetin kimi kesimleri halen imtihanın, felaketin ve dramın değişik boyutlarını yaşıyorlar ve bu rahmet ayının başlarına gelen felaketlerin giderilmesini ümit ediyorlar fakat Müslüman coğrafyasında kan bir türlü bitmek bilmiyor bir yandan kardeşlerimizin düştüğü fitne ateşi almış başını gidiyor ve bu fitne ateşinin sönmesi için tam manada bir adım atıldığını göremiyoruz, diğer yandan ise ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa işgal altında ve kardeşlerimiz halen yahudi zulmü altında, Mısır`da medreseyi yusufta bulunan kardeşlerimiz Sisinin zulmüne maruz kalıyor, Çeçenistan`da Rusya zulmü, Arakanda Budist zulmü ve nice kadeşlerimiz bitmek bilmeyen zulümler altında... Rabbimiz inşallah bu rahmet ayı ile esaret altında olan kardeşlerimize özgürlüğü tattır ve bizlere Mescid-i Aksada kardeşlerimizle iftar açmayı nasip eder ... Selam ve dua ile...

Zülfü Dinç / Elazığ (Maden) – Yaş: 20