21. Yüzyılın Büyük Eksikliği: Maneviyat

Allah’ın Adıyla
Bildiğimiz gibi her gün gazete ve Tv’lerin manşet kısmında çocuk katillerine, tecavüz haberlerine, çeşitli cinayetlere denk gelerek uyanıyoruz yeni güne…  

Bizlere her türlü helal imkanı sağlayan şanı yüce Allah’ın vermiş olduklarına karşı bizleri harama yönelten nedir? Allah’ın istemediği bir hayat tarzına yönelmemiz nedendir? Bizleri çeşitli işkencelere tüylerimizi ürperten cinayetlere sürükleyen sebep nedir? Allah bizlere temiz eşler bahşetmişken onları aldatmamış öldürmemiz nedendir? Başkasının canını hiçe sayan adeta ‘benim annem ağlayacağına onun annesi ağlasın’ felsefesi gereğince cinayete sürükleyen şey nedir? Dünyanın en masumu olan daha hayatın anlamının farkında dahi olmayan çocukların kesilmesinin, işkence edilmesinin, öldürülmesinin nedeni nedir?

Evet, kardeşler tüm bunların nedeni manevi bir hayat, manevi bir yaşam tarzı elde edemeyişimizden kaynaklandığının farkına varmak gerekir… Yapılanların altında aslında bizleri yaratan Allah’ın tanınmamasından hidayet rehberi olan Kitabının okunmamasından ve yürüyen Kuran olan Rasulünün bilinmemesinden kaynaklandığının farkına varmalıyız… Belki Türkiye de ibadetlerimizi yerine getirebiliyoruz, kimseye muhtaç olmadan yaşayabiliyoruz fakat Rabbimizin bizden istediği bu değil zira Rabbimiz Ankebüt süresinin 2. Ayeti kelimesinde “İnsanlar imtihan edilmeden sadece ‘iman ettik’ demeleriyle bırakılacaklarını mı sandılar?” buyuruyor… Bu ayeti kelime gereğince durmadan çalışmamız gerekmektedir dışarıda akan kana dur dememiz gerekir, insanların bir bir cehenneme gidişini seyretmek yerine buna engel olmamız gerekir, İnsanlara Rabbimizi tanıtmamız Kitabını okutmamız Resulünü öğretmemiz gerekmektedir… Gittiğimiz her yerde gündemi İslam ile süslemeliyiz, Adeta Maddeye tapan insanlara maneviyat aşılamamız gerekir…

Yahudi bir atasözü olan ‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ sözü yerine Allah Resulünün ‘Komşusu aç iken yatan bizden değildir’ düsturuyla hareket etmeliyiz, Çevremizdekilere bir aydınlık kaynağı olmalıyız maneviyata yöneltmeliyiz, ahreti ölümü hatırlatmalıyız…  

İşlenen cinayetlere karşı Rabbimizin bize buyurduğu gibi ‘Bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüştür’ ayetini her yerde anlatmalıyız ve toplumda yayılan fitne fesadın önüne geçmeliyiz zira ecdadımız olan Osmanlı Devleti yayılan fitnenin önüne geçmek için polis teşkilatı yerine Valilik bulunan yerlere alim göndermiş ve toplumun ıslahı için çalışma yapmıştır… Bizlere Allah Resulünün mirası olan “Tebliğ” düsturuyla hareket etmeliyiz… Yaşanan zulümlerin, tecavüzlerin, işkencelerin, cinayetlerin son bulması ve manevi yaşam sürmemiz temennisiyle Allah’a emanet olun… Selam ve dua ile…

Zülfü Dinç / Elazığ (Maden)