Kirlenmiş Çağa Erdemliler Hareketi

Ekleme: 12.12.2013 09:39:00 / Güncelleme: 12.12.2013 09:39:00 / Doğrugenç
Destek için 
Zaman en vahşet en gaddar günleri görmekteydi. Çirkeflikte geçmişti hayvanı beşer, zulüm yapanın yanına kar kalıyordu. Zalim kanı emdikçe gaddarlaşıyor mazlum daha da çok eziliyordu.

Bu böyle gitmemeliydi kirlenmiş çağa erdemliler gerekiyordu, mazlumun hamisi. Yüzyıllar geçmişti zulüm hiç bitmedi zalimler hiç tükenmedi aksine globalleştiler kavramları tekelleştirip zulümlerine süslü kılıflar giydirdiler. Hem göze kulağa hoş geliyordu bu kavramlar lakin yine de kan kusturuyordu ulaştığı yerlere. Haykırıyordu mazlumlar iki arada sıkışıp kalmışlardı onlar adına konuşanlar(!) onlar için düşünen(!) yaratıklar türemişti dedim ya zulümlere arttık güzel(!) kavramlarla kılıf yapılmıştı. Yine çağ kirlenmişti lekelenmişti haykırışlar ihtiraslara kurban, çığlıklar kahkahalar da eritilmişti. Hem çağ yine erdemlilere hasret kalmış, mazlumlar hamilerini beklemekteydi. İslamla aziz kılınmıştı. Lakin aradan geçen yüzyıllar İslam dan uzak durmalar getirmişti şu perişan hali. Hem öyle çok bir şey yapmak gerekmiyordu zaten malzemesi kutlu nebiden kalma hem davanın yolu şehidlerin kanlarıyla sulanmıştı, sadece ayağa kalkıp silkelenmek yetecekti. Bir olmanın beraberlikten kuvvet doğacağının şuurunda olmak yeterliydi. Hem yemini bile değiştirmeye gerek yoktu çünkü kutlu nebinin dilinden dökülmüştü o sözcükler sadece kirlenmiş çağa değil çağlara hitap etmekteydi. “Allah’a yemin ederiz ki, zulme uğrayanın yanında, zalim olanın karşısında yer alacağız. Mazlumun hakkını zalimden alma konusunda hepimiz birlik ve beraberlik içinde olacağız. Bu birlik ve beraberlik, denizin bir kılı aşındırıp yok etmesine, Hira ve Sahir dağlarının yeryüzünden yok olmasına kadar devam edecek; herkes verdiği söze yaptığı yemine sadık kalacak (İbni Hişam)”

Aslında her şey hazırdı dedim ya sadece kalkmak hareket etmek yeterdi hem bu harekette mazlumlar olacak şuurlu insanlar olacak, bir iki kendini bilmezin sözüne kırılıpta susmayan erdemliler bulunacak. Hem İslam çağının buhranlı döneminde sancılar çeksek te bize destek çağlar ötesinden kutlu nebiden hareketin doğduğu yerden “Ben Abdullah bin cüdan’ın evinde öyle bir anlaşmaya dahil oldum ki, onu en güzel kızıl develere dahi değişmem. İslam çağında dahi böyle bir anlaşmaya çağrılsam tereddüt etmeden kabul ederim (Müsned)”

Sözcükleri güzel yapan dağarcığı değil esinlendikleri kelimelerdir tıpkı hareketlerde olduğu gibi onu da güzelleştiren hayat kaynağı İslamdır.
 
Can Çapakçur / Bingöl - Yaş: 20