Doç. Dr. Ünalan: İslam'ın doğru ilkeleri, CHP'nin inandığından farklıdır

"CHP'nin inandığı İslam, Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi Vesellem)'in bize bildirdiği, tebliğ ettiği, uyguladığı İslam değildir," diyerek Erbaş'ın Diyanet İşleri Başkanı olarak İslam'ı ve onun ilkelerini anlatmakla görevli olduğunu vurgulayan Siirt Üniversitesi İslami Bilimler Bölümü Başkanı Doç. Dr. Abdullah Ünalan, Erbaş'ın doğruyu söylediğini, ancak meselenin Erbaş değil, İslam olduğunu ifade etti.

CHP zihniyetinin tarih boyunca İslam'a karşı net bir tavır sergilediğini ifade eden Ünalan, "Kur'an'ı yasaklayan, ezanları susturan CHP zihniyetidir. Ayrıca, İslam'da örtünmenin nasıl olması gerektiğine dair normlar alimler ve müçtehitler tarafından belirlenmiştir ve bu konu CHP Sözcüsü Yücel'in uzmanlık alanı değildir," dedi.

"Eğer İslam'a inanıyorsan bu şekilde kabul etmek zorundasın. Aksi halde başka bir dine veya şeye inanıyorsun, bu da senin özgürlüğündür," diyen Ünalan, başörtüsünü inkar etmenin İslam'ı inkar etmek anlamına geldiğini vurguladı.

"İslam'da örtünme konusu CHP sözcüsünün uzmanlık alanı değildir"

Doç. Dr. Abdullah Ünalan

Ünalan, "Ali Erbaş bugün Diyanet İşleri Başkanı, onun birinci görevi İslam'ı ve ilkelerini anlatmak. Allah ve Resulü ne diyorsa onları anlatmak. Çünkü Diyanet İşleri Başkanıdır. Allah ve Resulünün emirleri ve yasakları dışında zaten başka bir şey söyleyemez. Ali Erbaş doğru söylemiş ama mesele Ali Erbaş değil, mesele İslam meselesidir. İslam'a inanıyor musunuz, inanmıyor musunuz? Doğru İslam'a inanmak önemli. CHP'nin inandığı İslam, Allah Resulü'nün bize bildirdiği, tebliğ ettiği, uyguladığı İslam değildir. Şimdi Allah ve Resulü ne diyor? Kadınların nasıl örtünmeleri gerektiği konusunda Kur'an-ı Kerim'de ayetler var. Nasıl emretmiş, bunu da sahabelerin hayatında, uygulamalarında görüyoruz. İbn-i Kesir, ünlü tefsirinde, sahabe hanımlarının bir gözleri hariç bütün vücutlarını örttüğünü belirtmiştir," ifadelerini kullandı.

"CHP zihniyeti tarih boyunca İslam'a karşı tavır sergiledi"

İslam'da örtünmenin nasıl olacağına, ne şekilde olacağına ya da var olup olmadığına karar vermenin CHP sözcüsünün işi olmadığını söyleyen Ünalan, "Alimlerimiz ve müçtehitler, ayet ve hadisleri değerlendirmiş ve kadına kılık kıyafet normunu belirlemişlerdir. Çünkü o müçtehitler İslam'a tamamen hakim, uzman kişilerdir. Bir CHP sözcüsünün işi değil İslam'da örtünme nasıl olur, ne şekilde olur veya var mı, yok mu? Onun uzmanlık alanı değildir. Onu uzmanlarına bırakacaksınız. Gözüm ağrıyorsa diş doktoruna gitmiyorum. Ali Erbaş, 'Türkiye'de kanunlar böyledir' demiyor, 'İslam'da böyledir' diyor. Sen kabul edersin veya etmezsin, itiraz edersin veya etmezsin. Eğer İslam'a inanıyorsan bu şekilde kabul etmek zorundasın. Eğer o şekilde de kabul etmiyorsan, o zaman başka bir dine veya şeye inanıyorsun ve bu da senin özgürlüğündür. İnanabilirsin, inanmayabilirsin de. Başörtüsünü inkar küfürdür. Kur'an ile hadisle sabittir. Bunu inkar etmek insanı dinden çıkarır," diye belirtti.

"Bu ülkede Kur'an'ı yasaklayan, ezanları susturan CHP zihniyetidir"

Bu ülkede Kur'an'ı yasaklayan, ezanları susturanın CHP zihniyeti olduğunu belirten Ünalan, "Halk arasında yaygın bir terim var: 'CHP zihniyeti.' Tırnak içerisinde gösterilir. Ta kuruluşundan beri CHP zihniyetini biliyoruz. Şeriatı kaldıran, Kur'an'ı yasaklayan, ezanları susturan, Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile İslam'ı kökünden söküp atan CHP zihniyetidir. Bu, kendi zihniyetleridir. Bu, İslam'a karşı alınan bir tavırdır. Şapka Devrimi'nden tutun, kılık kıyafet devrimine kadar her şeyi onlar yaptı. Bir Müslüman ülkede ezanın susturulması ne demek? 500 sene İslam dünyasına hakimlik yapan, hilafet makamını temsil eden bir ülkede ezan yasaklandı. Allah'u Ekber demek yasaklandı. Ben mi yasakladım? CHP yasakladı. İşte bu zihniyetten vazgeçilmiyor. Siyaseten bir takım yumuşama olsa da CHP sözcüsünden anlaşılıyor ki bu zihniyet aynen devam ediyor," dedi. (İLKHA)