Malatya İnönü Üniversitesi öğrenci toplulukları, soykırımın ilk günlerden itibaren düzenledikleri eylem etkinliklerine yenisini katarak Gazze ve Kudüs bilincini yaymak amacıyla soykırım sona erene kadar "Kampüs İntifadası" sloganıyla üniversite de kurdukları çadırlarda nöbet tutmaya devam ediyor.
Öğrenci toplulukları, cuma namazı sonrası üniversitede kurdukları çadırların bulunduğu alanda bazı basın açıklaması düzenledi.
Topluluk adına basın açıklamasını okuyan öğrencilerden İngilizce Öğretmenliği Birinci Sınıf Öğrencisi Rukiye Bağan, dünyanın özgür insanlarının dört bir yandan hakkı haykırdıklarını, Gazze'nin sesinin bir çığ gibi büyüdüğünü ve küresel intifadanın devam ettiğini söyledi.
"Siyonist rejimin sivillere yönelik saldırıları, eşi benzeri görülmemiş bir insani felakete yol açıyor"
İşgalci siyonist rejimin 76 yıldır ve 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana, başta Gazze şeridi olmak üzere Filistin’de masum sivillere yönelik gerçekleştirdiği saldırıların, eşi benzeri görülmemiş bir insani felakete yol açtığına dikkat çeken Bağan, "Uluslararası insan hakları ilkeleri ihlal edilerek bölgede; hastanelere, sivil yerleşim yerlerine, ibadethanelere, uluslararası yardım kuruluşlarının bulunduğu bölgelere yönelik havadan ve karadan saldırılar neticesinde çoğu kadın ve çocuk olmak üzere binlerce masum sivil hayatını kaybetmiştir. Siyonistlerin tüm tepkilere rağmen Filistin halkına yönelik sistematik bir şekilde devam eden ağır ve insanlık dışı saldırıları, geniş çapta yıkım ve yerinden etme politikaları açıkça soykırım ve insanlığa karşı suçlarının bir göstergesidir" dedi.
"Gazze'nin sesi bir çığ gibi büyüyor ve küresel intifada devam ediyor"
Gazze’de aylardır katledilen insanların sayısının 36 bini aştığını ve bunların 15 bininin çocuk olduğuna vurgu yapan Bağan, "Dünya aylardır her gün katledilen insanlara, çocuklara, kadınlara şahit oluyor. Dünyanın özgür insanları dört bir yandan hakkı haykırıyorlar. Gazze'nin sesi bir çığ gibi büyüyor ve küresel intifada devam ediyor. Ölüme meydan okuyan insanlar mücadele etmeye devam ederken dolara endeksli kravatlı beyler üç maymunu oynamaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.
"Katledilen masum kadın ve çocuklar onları bu uykularından uyandıramadı!"
Sözde İslam devleti liderleri ve Müslüman halkın ise derin bir uykuda olduğunu kaydeden Bağan, şöyle devam etti:
"Katledilen masum kadın ve çocuklar, onları bu uykularından uyandıramadı. Daha dün Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'nın avlusunda Peygamber efendimize yapılan hakaretler onları bu uykularından uyandıramadı. Acaba uyanmak için daha neyi bekliyoruz. Kâbe'ye saldırmalarını mı? Çünkü sadece Mescidi Haram ve Mescid-i Nebevîmiz kaldı izzeti çiğnenmeyen. Ama umutsuzluğa düşmeyeceğiz çünkü Gazze şanlı bir direnişi ateşledi. Gazze tarihe damgasını vurdu. Gazze Müslüman yürekleri uyandırdı. Gazze direnişe aşık gençler yetiştirdi. Gazze tanımlanamayan özgürlüğün somutlaşmış halini tüm dünyaya gösterdi. Batı bu zulmü kabullenemeyip küresel intifadayı başlattı ama zulme alışmış İslam Coğrafyası, yıllardır ezik psikolojisi ile büyümüş İslam Coğrafyasının insanları hala gerekli tepkiyi gösteremiyor. Parçalanan insanların acısı birkaç dakikalığına sığdırılıyor kalplere. Şu kadar insan katledildi deniliyor haberlerde. Onlar sadece sayılardan mı ibaret? Yıllar sonra tarih kitaplarında bunca acı sadece birkaç sayfaya mı sığdırılacak? Ne zaman uyanacaksınız. Daha ne kadar acı görmeniz gerekiyor ekranlardan. Daha ne kadar mazlum parçalanmalı. Ne kadar anne haykırmalı gökyüzüne. Ne kadar çocuk anne diye ağlamalı korkudan. O kadar mı işledi zihinlerinize dünya sevgisi, siyonizm korkusu o kadar mı sardı bedeninizi."
"Nehirden denize özgür Filistin kurulana kadar mücadelemize devam edeceğiz"
Bağan son olarak, "Ama bizler 'umutlarımızı çaldılar' diyerek geldikleri topraklarda çaldıkları hayatları unutmayacağız. Koca bir şehrin etrafını çevirerek yaşattığınız soykırımı unutmayacağız. Evladının parçalanan bedenini poşetle toplayan babayı unutmayacağız. Şifa Hastanesinde işlenen zulümlerin tek bir zerresini bile unutmayacağız. Yandaşlarını ve sessizliği ile zulümlerine ortak olanları unutmayacağız. Bizler sadece zulmeden siyonistleri değil suskun, hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam eden Müslümanları da unutmayacağız. Uyuyan çocukların bombalar ile uyanamadığı sabahları unutmayacağız. Ve asla hakkı haykırmaktan vazgeçmeyecek, özgürlük için mücadele edeceğiz. Esen rüzgar Gazze diye haykırırken, güneş Gazze diye yakarken, gökyüzündeki bulutlar Gazze'nin gözyaşlarını taşırken, ateş zalim siyonistlere cehennemi yaşatırken susmak haddimize mi? Bizler dünyanın özgür insanları olarak buradan bir kere daha haykırıyoruz. Nehirden denize özgür Filistin kurulana kadar ve dünya Müslümanları özgürleşinceye kadar mücadelemize devam edeceğiz" dedi. (İLKHA)