Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 2024 yılında 1 Ocak – 28 Mayıs tarihleri arasında 417 milyon dolarlık meyve sebze mamulleri ihracatına imza attığını dillendiren Uçak, yıllık bazda meyve sebze mamulleri ihracatlarının 1 milyar 21 milyon dolara ulaştığını, Türkiye ihracatından yüzde 38 pay aldıklarını dile getirdi.
Türkiye’nin yıllık 60 milyon tona ulaşan meyve sebze üretiminin yüzde 10’luk kısmını taze meyve sebze olarak ihraç ettiklerini ve yıllık 3,5 milyar dolar döviz getirisi sağladıklarını aktaran Uçak, "60 milyon tonluk rekoltenin daha katma değerli hale gelmesi için dondurarak, kurutarak, konserve yaparak değerlendiriyoruz. Turşu, salça, meyve suyu, közlenmiş sebzeler, dondurulmuş sebzeler ve meyveler şeklinde işleyen dünyanın en modern üretim tesislerine sahibiz. Amerika, İngiltere, AB ülkeleri, Uzakdoğu ve Ortadoğu ülkelerinde gücümüzü artırmak için fuarlara katılıyoruz. İhracatçı firmalarımızın kümelenerek yetkinliklerini artırdıkları ve pazarlama yaptıkları Ticaret Bakanlığımızca desteklenen UR-GE Projelerine 41 firmamızın katılımıyla Turkish Fresh and Processed Fruits and Vegetables Cluster isimli dördüncü UR-GE Projemizi başlattık. Günümüzde yıllık 200 milyon dolar seviyesinde ihracat yaptığımız Asya Pasifik pazarında 500 milyon dolarlık ihracat hacmine ulaşmayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu.
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin koordinatörlüğünü üstlendiği, Uludağ Meyve Sebze Mamülleri İhracatçıları Birliği ve İstanbul Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin paydaş olduğu "The Symphony of The Taste From Anatolia Turquality Projesi"ne 2024 yılında başlayacakları bilgisini veren Uçak;
"Ticaret Bakanlığımızın onaya sunulan proje, onay sürecinin ardından start alacak. Meyve sebze mamulleri sektöründe, Türk gıda ürünlerinin küresel mutfaklarda eşsiz bir tat sunma potansiyeline sahip olduğunu bu proje ile tüm dünyaya göstermek istiyoruz. Proje ile küresel tatların tarif ve içeriklerinin Türk meyve sebze mamulleri kullanımına olanak tanıdığı İngiltere ve Çin’de anlatılacak. Dünya genelinde sağlıklı beslenme eğiliminin yükseldiği bir dönemde, özellikle Akdeniz tarzı beslenmenin Anadolu'nun zengin kültüründen beslendiğini vurgulayacağız. Projenin temel hedefi, Türk menşeli meyve sebze mamullerinin marka değerini güçlendirmek ve Türk gıda ürünlerini Birleşik Krallık ve Çin Halk Cumhuriyeti pazarında daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlamak olacak. Bu bağlamda, gıda sektörü profesyonelleri ve sektörün çatı örgütleriyle kurulacak iş birlikleriyle marka gücünü artırmayı amaçlıyoruz. Öte yandan, Türk ürünlerinin sadece rekabetçi fiyat avantajı değil, aynı zamanda üstün kalitesi ile öne çıkmasını sağlayarak, ihracatının artırılmasını hedefliyoruz." (İLKHA)