Astım hastalığının solunum sıkıntısı, öksürük gibi belirtilerle kronik bir rahatsızlık olduğunu vurgulayan Sezgin, hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyen önemli faktörler arasında sigara içme, tozlu ortamlarda bulunma, düşük hava kalitesi ve polenlerin olduğu alanlarda bulunmanın geldiğini belirtti.
Astımın aileden gelen genetik bir hastalık olduğunun altını çizen Sezgin, "Eğer anne veya babada astım varsa, diğer aile bireylerinde görülme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca çevresel faktörler, astım atağının sıklığını belirleyen önemli unsurlardır." şeklinde konuştu.
"Çocuklarda astım belirtileri ve çevresel faktörler hakkında da konuşan Sezgin, "Astım çocuklarda öksürük, hırıltılı solunum ve nefes darlığı gibi belirtilerle ortaya çıkar. Bu hastalık genetik özelliklerin yanı sıra çevresel faktörlere de bağlıdır. Çocuklar için tozlu ortamlardan uzak durmak, sigara içmemek ve hava kalitesini artırmak önemlidir." şeklinde özetledi.
Astımın belirli ortamlarda bulunan her insanda ortaya çıkmayacağına dikkat çeken Sezgin, insanların bu hastalığa yatkın olması için genetik bir yatkınlığın bulunması gerektiğini vurguladı.
"Ağır seyirli astım, ilerleyen solunum yetmezliğine ve hatta ölüme yol açabilir"
Sigara içen, egzoz dumanına maruz kalan ve tozlu ortamlarda bulunan insanlarda astım atağı geçirme olasılığının daha yüksek olduğunu belirten Sezgin, "Bazı viral hastalıkların da bu atağı tetikleme potansiyeli bulunmaktadır. Astım her bireyde aynı derecede yoğun ve sıkıntılı geçmez. Kimisi hafif atlatırken, kimisi orta düzeyde ve kimisi de ağır şekilde yaşayabilir. Ağır vakalarda solunum yetmezliği riski vardır ve bu hastaların hastaneye yatırılarak tedavi edilmeleri gerekebilir. Ağır seyirli astım ölüme yol açabilir. Ancak bunlar nispeten nadirdir." şeklinde konuştu.
"Astım, tedavilerle kontrol altına alınabilen bir hastalıktır"
Astım hastalığının tedavilerle kontrol altına alınabilen bir hastalık olduğunu ifade eden Sezgin, "Toplumda fısfıs olarak bilinen ilaçlar, astım atağı olduğu dönemde kullanılarak kontrol altına alınabilir. Atak sayısını azaltmak için bazı ilaç grupları daha uzun süre kullanılırken, bazı hastalara hap tedavisi de uygulanabilir. Astımla yaşamaya çalışan vatandaşlarımızın hayat kalitesi genellikle fazla azalmaz. Düzenli tedavi ve sağlıklarına dikkat eden bireylerde atak sayısı oldukça düşüktür, bu nedenle hayat kalitesini belirgin bir şekilde etkilemez. Ancak tedavi uyumsuzluğu olan ve uygun olmayan çevresel koşullara maruz kalan kişilerde, maalesef bu ataklar hayat kalitesini düşürebilir." ifadelerini kullandı.
Çocuklarda astım belirtileri ve çevresel faktörler:
Çocuklarda astım belirtileri ve çevresel faktörler hakkında da konuşan Sezgin, "Astım çocuklarda öksürük, hırıltılı solunum ile daha çok belli eder. Atak geçiren kişide nefes darlığı belirtilerine sebep olabilir. Balgam miktarında bazen artış görülse de, çocuklarda hırıltılı solunum daha belirgin bir belirtidir. Aynı zamanda öksürük de sıkça görülebilir. Astım genetik özellikleri olan kronik bir hastalıktır. Ancak astım atağının sıklığı, kişinin bulunduğu çevrenin uygunluğuna bağlıdır. Çevresel faktörleri kontrol edebilmemiz için, tozlu ortamlardan uzak durmalı, sigara içmemeli, dumanlı ortamlarda bulunmamalı ve mümkün olduğunca hava kalitesini artırmaya yönelik önlemler almalıyız. Bu şekilde astım ile baş edebiliriz," şeklinde konuştu. (İLKHA)