Yapay zekâ tabanlı uygulamalar ve dijital asistanlar günümüz dünyasında hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Uzmanlar, hayatı kolaylaştıran dijital teknolojik ürünlerin faydalı mı, zararlı mı olacağına yine insanın kendisinin onlarla kuracağı ilişkinin karar vereceğini söylüyor.
Geçmişten günümüze birçok alanda yoğun uğraş ve emek gerektiren, birçok işin artık yapay zekâ aracılığıyla daha kolay hale geldiğini belirten uzmanlar, insanın; yapay zekâyı nasıl yönlendirirse o şekilde yönleneceğini söyleyerek, insan gücü olmadığında yapay zekânın tek başına çok fazla bir şey ifade etmediğinin altını çiziyor.
Yapay zekânın gelişmesiyle kaybolan veya azalan bazı meslek guruplarının yerine alternatif iş kollarının da oluşabileceğini belirten Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Uygulama Araştırma Müdürü Öğr. Gör. Mehmet Mehdi Karakoç, İLKHA muhabirine yapay zekânın fayda ve zaralarını kıyaslarsak, faydalarının daha çok olduğunu söyledi.
"Yapay zekâyla ilgili bazı endişeler özelikle güvenlik endişeleri var"
Öğr. Gör. Mehmet Mehdi Karakoç
Yapay zekanın olumlu ve olumsuz yönleri hakkında bilgilendirmelerde bulunan Karakoç, "Yapay zekâ, bir tür programlama tekniğidir aslında. İnsanın programlama ve problem çözme yeteneklerini taklit ederek geliştirilen programlardır kabaca. Yapay zekâyla günümüzde hemen hemen her problemimizi çözebiliyoruz. Yapay zekâ, karar verebiliyor, öğrenebiliyor, teşhis koyabiliyor, tahminde bulunabiliyor, haliyle hayatımızı gerçekten çok kolaylaştırıyor. Yalnız yapay zeka, veriye muhtaçtır. Haliyle bu verilerin toplanması, sınıflandırılması, bilgisayarın anlayacağı dile dönüştürülmesi, bilgisayarlara aktarılması halen daha çok ciddi bir şekilde insana bağlıdır. İnsan gücüne muhtaçtır. Yapay zekânın gelişmesiyle ve yapabileceklerinin artmasıyla örneğin, ödevlerimizi, resimlerimizi, şiirlerimizi de yapay zekâya yaptırabiliyoruz. Bazen çok uzun uğraşlarla yapmamız gereken işleri de yapay zekâya yaptırabiliyoruz. Bunlar da hayatımızı bir taraftan kolaylaştırırken bir taraftan da belirli bir dereceye kadar üretkenliği de köreltebilen konular. Yapay zekâyla ilgili bazı endişeler özelikle güvenlik endişeleri var. Örneğin çok yakın bir zamanda büyük bir şirket yaklaşık 25 milyon dolar DeepFace ile geliştirilen bir video sayesinde dolandırıldı. Buna benzer irili ufaklı bazı problemlerle karşılaşabiliyoruz. Daha önce hiç tanımadığınız insanlarla, hiç gitmediğiniz ortamlarda, hiç söylemediğiniz şeyleri söylemiş gibi görünen videolarla karşılaşabilirsiniz ve kendinizi aklamanız da oldukça zaman alabiliyor. Hatta bu yüzden dijital deliller asli delil olarak sayılmıyor artık, destekleyici deliller olması gerekiyor. Yapay zekâyla ciddi manada hayatımız kolaylaşabiliyor. Birçok alanda işlerimizi daha rahat yapabiliyoruz, tıpkı bilgisayarlar ilk icat edildiğinde 9 aylık bir matematik hesabını 3 ayda yapabildikleri gibi günümüzde de saatler veya günler sürebilecek hesapları yapay zekâyla çok daha kısa bir sürede yapabiliyoruz." şeklinde konuştu.
"Biz istemediğimiz sürece yapay zekâ insanlığı ele geçiremez, zarar veremez"
Yapa zekânın ilerlemesiyle ortadan kalkan bazı meslek gurupların yerine yeni meslek guruplarının oluşabileceğini söyleyen Karakoç, "Yapay zekâ bazı meslekleri ortadan kaldırsa da yeni iş kolları üretecek. Tıpkı eskiden 'Matris İnvertörlüğü' diye bir meslek varmış. Bilgisayarlardan sonra ortadan kalkmış çünkü bu hesabı bilgisayarlar yapıyor. İlerde yapay zekâ yüzünden bazı meslekler ortadan kalksa da yeni meslekler ve iş kolları da ortaya çıkacaktır. Yapay zekâ insana muhtaçtır, bir programcıya veri etiketleyicisi vb. alanlarda insana ihtiyaç duyarak çalışıyor. İnsan faktörünü ortadan kaldırdığımızda yapay zekâ da belli bir süre sonra ya yanlış çalışmaya başlar ya da tamamen duracaktır. Peki, yapay zekâ insanlığı ele geçirir mi? Programlamada 'halting problem' (durumlu problem) diye bir problem var. Bir yazılım başka bir yazılımın veya kendinin sonlanıp sonlanmayacağını kontrol edebilir mi, bunu tespit edebilir mi? Bir yazılım başka bir yazılımı girdi olarak alıp türetemez. Haliyle biz yapay zekâya söylemediğimiz sürece yapay zekâ kendi kendine 'benim şu satırımda hata var, yazılımımın bu bölümü benim daha iyi olmamı engelliyor, bu yüzden bu kodu değiştirmeliyim, yazılımımı değiştirmeliyim, kendimi güncellemeliyim' şeklinde bir şey yapamaz. Haliyle biz istemediğimiz sürece yapay zekâ insanlığı ele geçiremez, zarar veremez." ifadelerine yer verdi.
"Günümüzde yapay zekâ ile yaptığımız her işi halen kendimiz de yapabiliyoruz"
Yapay zekanın halen daha insan gücüne bağlı olduğunun altını çizen Karakoç, "Hayatımızda meydana getirdiği kolaylıklarla kıyasladığımız zaman hayatımızdan aldıkları veya hayatımıza zarar verdi diyebileceğimiz durumlar neredeyse hiç yok denilebilecek kadar az ama belirli bir ölçüde üretkenliği azaltabilir. Ünlü sanatçıların eserlerini taklit edebiliyor, hatta hassas kullanılmış bir programlama ile fırça darbelerine kadar hemen hemen hepsini taklit edebiliyor. Bunların tespiti mümkün ama çok zor, herkes anlamayabiliyor. Bu tür durumlar da söz konusu ama dediğim gibi getirdikleri ile götürdüklerini kıyaslarsak, yapay zekâ her türlü bize faydası olan bir programlama tekniğidir. Şimdi bir çok şeyi biz yapay zekâ üzerinden yapıyoruz. Hayatımızı gerçekten kolaylaştırıyor ama teknolojinin tamamı için şunu söylüyoruz; eğer o teknolojiyi hayatımızdan çıkardığımızda biz bu işi yine yapabiliyor isek problem teşkil etmez ama tamamen buna bağımlı hale geldiysek, o teknolojiyi hayatımızdan çıkardığımızda o işi artık yapamıyor isek insanlık olarak o zaman ciddi bir problem var demektir. Günümüzde yapay zekâ ile yaptığımız her işi halen kendimiz de yapabiliyoruz." dedi. (İLKHA)