Densiz DEM'li, geçmişini unuttu, HÜDA PAR'a iftiralar savurdu

Doğruhaber - Mesut Tunce

Meclise ilk girişini SHP ile yapan DEM Parti'nin kirli geçmişini ve karanlık ittifaklarını bilmeyen yoktur.

Köşeye kıstırılmış bir yılan gibi önüne gelene tıslayan DEM, yıllar yıllar önce SHP listelerinden meclise girmiş olmasının minnet borcunu hala ödeyemediğini düşünüyor olsa gerek, bugün tüm seçim bölgelerinde kendi propagandasını yapmak yerine CHP taşeronluğuna soyunmuş durumda.

Önceki seçimlerde, tabanı küçük bir Kürd köyü kadar bile olmayan Marksist-Leninist marjinal sol grupları, 'KÜRD OYLARI'yla meclise taşıyan HDP, isim değişikliğiyle girdiği 2024 yerel seçimlerinde de Kürd oylarını Kürd ve İslam düşmanlarına peşkeş çekmeye devam ediyor.

Yıllarca, Dersim'in hesabını soracağız diye Kürd oylarına talip olanlar, bugün yüzleri kızarmadan Dersim katliamının sorumlusu CHP ile el ele kol kola seçim çalışmaları yürütmekten çekinmiyor.

Kürtlerin oyuyla meclise taşınmış sonradan DEM'in eşbaşkanlığına atanmış marjinal sol gruplardan biri olan Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi(SKYP) yöneticilerinden Tülay Hatipoğulları'nın bugünkü hezeyanları, bizleri bu satırları kaleme almaya itti.

Peki ne demiş bu kadın bir bakalım: "AKP bilerek HÜDA-PAR'ı meclise taşıdı. Bu Kürt halkının içerisine kurulmuş bir zehirdir. Devlet bunu operasyonel bir taktik olarak kullanıyor. Bizler HİZBUL-KONRA'ya asla izin vermeyeceğiz."

Evet yanlış okumadınız. Kürt katilleriyle ittifak kurup seçim çalışmaları yürüten densiz DEM'li, HÜDA PAR'ı, AK Partiyle ittifak kurması üzerinden vurmaya çalışıyor. Ve bunu yüzü hiç kızarmadan yalan ve iftiralarla süslüyor.

Aslında bu zevatın, kuyruğunu kıstırmış kedi gibi tıslaması pek de kötüye yorulacak bir durum değildir kanaatindeyiz. Zira meyve veren ağaç taşlanır. HÜDA PAR'a yöneltilen iftiraların dozunun artması, Hür Dava düşmanlarının çaresizliğinin göstergesinden başka bir şey değildir. Zira Kürd ve Türk halkının sahada HÜDA PAR'a yönelen teveccühü, karşı cenahta ciddi bir panik havası oluşmasına sebep olmuştur. Panik ise analitik düşünce metotlarının tümünü rafa kaldırır. Yerini hezeyan ve iftiralara bırakır.

Peki hakikatlerle mağlup edilemeyen HÜDA PAR'ın, iftira ve karalamalarla saf dışı bırakılabilmesi gerçekten mümkün mü?

Aslında bu sorunun cevabını bulmak için seçim sonuçlarını beklemeye hiç gerek yok. Henüz üzerinden 1 yıl bile geçmemiş olan 2023 seçimlerinde biz bu senaryonun aynısını yaşamamış mıydık zaten?

HÜDA PAR'ın ittifaka dahil olmasıyla panikleyen muhalefet aynen bugünkü gibi tüm ahlak perdelerini yırtarak iftira ve saldırılara başlamış, neticesinde HÜDA PAR'lı Cumhur ittifakı, birleşen muhalefete unutamayacağı bir tokat atmıştı.

Tarih tekerrürden ibarettir derler. Tarih boyunca doğruluğu defaatle ispatlanmış olan bu söz, öyle görünüyor ki pek yakında bir kez daha kendi öz sağlamasını yapacak.