31 Mart Yerel Seçim çalışmaları kapsamında yurtiçi gezilerine devam eden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Kocaeli'de gerçekleştirdiği basın toplantısının ardından Başiskele Vanlılar Derneği'ne de bir ziyaret gerçekleştirdi.
Kocaeli'deki Vanlılar ile bir araya gelen Yapıcıoğlu, burada yaptığı konuşmada, 81 ilden aday çıkardıklarına dikkat çekerek milletin teveccüh göstermesi halinde hem belediyelerde hem de belediye meclis üyeliklerinde üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için çaba sarf edeceklerinin altını çizdi.
Vanlılara Kürtçe hitap eden Yapıcıoğlu, "2014 yılındaki seçimlerde, sadece 11 ilde seçime katıldık. Bunlar Siirt, Batman, Elâzığ, Adıyaman, Mardin, Şırnak, Şanlıurfa, Diyarbakır, Bitlis, Bingöl ve Van illerimizdi. Yani genel olarak Doğu ve Güneydoğu'da seçime katıldık. 2019 yılında yerel seçimlere katılmadık. Bu seçimde ise 81 ilden de aday çıkardık. Bizler milletimize hizmet etmeye talibiz. Milletimiz bizlere teveccüh ederse ve bizlere oyunu verirse, bizler de hem belediyelerde hem de belediye meclis üyeliklerinde üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek için çalışacağız ve bunun için bu yola girdik. Seçimlere girecek olan toplam 35 siyasi parti var, lakin televizyonlarda izlediğimiz vakit sanki 2 parti seçime giriyormuş gibi bir hava var. Bizler de kendimizi tanıtmak için şehir şehir, STK STK dolaşıyoruz. Bazen bazı televizyon kanallarına da çıkıyoruz ki sesimizi daha fazla milletimize ulaştıralım. Bizler istiyoruz ki yüz yüze görüşüp davamızı anlatalım. Bugün de nasibimiz buradaymış, Vanlı kardeşlerimizi ziyaret edelim, dedik." ifadelerini kullandı.
"İlk prensibimiz adalettir"
Belediyelerde hizmet verirken hiç kimsenin siyasi görüşüne ve ideolojisine bakmayacaklarına vurgu yapan Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:
"Seçimlerle alakalı olarak bizim görüşümüz ve yaklaşımımız; kime oy vermiş olursa olsun ister bize ister başkasına oy vermiş olsun fark etmez, bizler bütün halkımıza hizmet edeceğiz. Hizmeti verirken siyasi parti görüşüne ya da ideolojisine bakmayız. Bizim bir hedefimiz ve söylemimiz var. Biz, 'Önce İnsan, Öncelik Adalet' diyoruz. Bizler adaletten şaşmayacağız ve Allah'tan dileğimiz de budur ki bizleri bir adım bile adaletten uzaklaştırmasın. Bizlerin tek bir amacı vardır o da Rıza-i İlahiye kavuşmaktır. Rabbimiz de ancak adaletten razı olur. Bundan dolayı diyoruz ki ilk prensibimiz adalettir. İkincisi ise emanettir."
"Adalet tesis edildiğinde bu dünya hepimize yeter"
Konuşmasında, Belçika'da bir arada yaşama kültürünü örnek veren Yapıcıoğlu, dünyanın herkesin bir arada yaşayabileceği kadar geniş olduğu kadar içindeki nimetlerin de herkese yetecek kadar bol olduğuna vurgu yaptı.
Yapıcıoğlu, "Belçika'ya gittiğiniz vakit, bazı mahallelerinde kendinizi Diyarbakır'da, Van'da hissedersiniz, bazı mahallelere gittiğinizde kendinizi Kayseri'de, Sivas'ta, Çorum'da hissedersiniz, bazı yerlere gittiğinizde de kendinizi Afrika'da, Cezayir'de, Gana'da, Çad'da hissedersiniz. Yani insanların bir arada yaşadığı bir ortam. Dünya büyüktür, bizler için geniştir. Mesela Van Gölü'nün üzerine bir platform kurulsa ve orada bir miting düzenlense 8 milyar insan orada toplanabilir, oraya sığabilir. Dünya işte bu kadar geniştir. Ama insanlar dünyayı birbirlerine daraltıyorlar. Gerçekten adalet tesis edildiğinde bu dünya hepimize yeter. Yeryüzündeki nimetler de herkese yetecek kadardır. Lakin bazı insanların, bu nimetlerin paylaşımında gözleri doymuyor, kendi hakkına razı olmayarak başkalarının hakkına da göz dikiyor. Böyle olunca da her şey karmaşıklaşıyor. Şayet herkes hakkına razı olursa -ki adalet de budur- kimse kimseye haksızlık etmez ya da güç ve imkân sahipleri, bir başkasının; zayıf, güçsüz, korumasız ve zavallı insanlara zulmetmesine izin vermez. Eğer bir memlekette yaşayan zayıf bir insan, kendinden zengin ve güçlü olandan korkmadan hakkını isteyip alamıyorsa orada huzur ve saadet olmaz. Bundan dolayı herkesin hakkına ulaşması lazım ve adaletin tesis edilmesi lazım. Bizler de o adaleti tesis etmek için gündüz dahi olsa elimizde el feneri ile dolaşıp onu bulmak için çalışacağız. Öyle ki kurt ile kuzunun birlikte yaşayacağı bir adalet ortamı oluşsun. Biz böyle bir adalet arıyoruz işte." değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)