Arjantin ekonomisi şokta; IMF'den yeni kredi istediler

Latin Amerika ülkesi Arjantin, IMF'den istediği yeni krediler gelmeden 44 milyar dolar borçlandı.

Ekleme: 01.03.2024 17:12:18 / Güncelleme: 01.03.2024 17:12:18 / Dünya
Destek için 

Arjantin, sermaye kontrollerinden çıkma sürecini hızlandırmak için tasarlanan yeni bir yardım programı konusunda IMF ile görüşüyor.

Bloomberg'e konuşan adı açıklanmayan bir yetkili, IMF'nin hükümeti ülkenin para biriminin daha hızlı değer kaybetmesine izin vermesi ve faiz oranlarını yükselen enflasyonun üzerinde tutması konusunda baskı yaptığını söyledi.

Devlet Başkanı Javier Milei, Arjantinlilerin para birimi kısıtlamalarını ifade etmek için kullandıkları 'cepo' kelimesini yıl sonundan önce ortadan kaldıracağına söz verdi.

44 MİLYAR DOLAR BORÇ

Arjantin'in halihazırda IMF'ye 44 milyar dolar borcu var. Ocak ayında IMF, Buenos Aires'in milyarlarca milyarlık kredi programıyla ilgili hedefleri kaçırmış olmasına rağmen, yeniden borç yapılandırma planının bir parçası olarak 4,7 milyar doların ek kredi açmayı kabul etti.

Latin Amerika'nın üçüncü büyük ekonomisi olan Arjantin, onlarca yıldır süren borç ve kötü mali yönetimin ardından ciddi bir ekonomik krizin yükünü çekiyor.

Arjantinlilerin yaklaşık yüzde 40'ı yoksulluk içinde yaşıyor. Ülkenin yıllık enflasyon oranı yaklaşık %250 ile dünyadaki en yüksek oranlar arasında yer alıyor.

"ŞOK TERAPİSİ"

Hükümetin Milei'nin sözde 'şok terapisi' kapsamında pesoyu %50'nin üzerinde değer kaybetmesinin ardından önümüzdeki aylarda daha hızlı artması bekleniyor.

Kendini 'anarko-kapitalist' olarak tanımlayan Milei, Aralık ayında göreve başladıktan kısa bir süre sonra işleri tersine çevirerek dramatik bir maliyet düşürme hamlesine girişti.

Reformların yanı sıra işçi haklarını korumalarını azalttı, sanayideki kuralları kaldırttı ve enerji ve ulaşım sübvansiyonlarını kesti. İşçi sendikalarının sert eleştirilerine ve protestolarına rağmen Milei şu ana kadar yeni politikalarının arkasında duruyor.

Milei, yeni uygulamaların sonuçlarının görülmesinin zaman alacağı ve işlerin iyileşmeden önce daha da kötüleşebileceği konusunda uyarıda bulundu.